Milliyet yazarı Melih Aşık, Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan kararnamelerle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin sembolik hâle geldiğini muhalefetin demeç vermek dışında faaliyet alanı kalmadığını savundu. Aşık, "Herhalde TBMM artık çoğunlukla Beştepe’den gelecek talepler doğrultusunda yasa yapacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Meclis'te yemin etmesiyle birlikte devletin yapısı Cumhurbaşkanlığı tarafından çıkarılan kararnâmelerle düzenlenmişti. Kararnâmelerin Anayasa'ya aykırılığı kamuoyunun tartıştığı konular arasında yer alyor.
Aşık'ın "Zor dostum zor!" başlığıyla (14 Temmuz 2018) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
CHP İstanbul Milletvekili ve Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu, CHP grubuna yeni anayasa uygulamaları konusunda konuşma yapmış:
- Temel hak ve hürriyetler konusunda kararname yayınlanamaz ancak yapılan düzenlemelerde yetki aşımı var, demiş...
/* */
Can alıcı soru burada ortaya çıkıyor...
Cumhurbaşkanı kararnameleri Anayasa’ya aykırılık arz ederse ne olur?
CHP teorik olarak Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilir...
Başvurdu diyelim... Acaba sadece 192 sayfalık “1” no.lu kararnameyi Anayasa Mahkemesi kaç ayda inceler, ne ölçüde bağımsız karar verebilir? 15 üyesinden 12’si Cumhurbaşkanı’nca atanan bir mahkemeden söz ediyoruz...
Özetle... CHP’nin kararnameleri iptal ettirmesi pratikte pek mümkün değildir. Anayasa’ya göre TBMM aynı konuda kanun çıkarırsa CBK hükümsüz hale gelir. Gelir de... Cumhurbaşkanı’nın partisi ve ortağı çoğunluktayken Meclis’in böyle bir yasa yapması mümkün mü?
Herhalde TBMM artık çoğunlukla Beştepe’den gelecek talepler doğrultusunda yasa yapacaktır. Bu yasalar da torba yasa şeklinde çıkacak, muhalefetin kürsüden konuşma olanakları sınırlanacaktır. CHP’nin araştırma önergeleri iktidarca kabul görmeyecektir...
Başkanlık Anayasası TBMM’yi sembolik hale getirdi. Muhalefete ise demeç vermek dışında faaliyet alanı bırakmadı.
TBMM için uyku vaktidir...