Gündem

'Bazı gazeteler FEMEN haberlerini çıplak kadın ambargosu yüzünden mi görmedi'

Faruk Bildirici, kadın cinselliğinin üzerine yakın dönem basın tarihini değerlendirdi

04 Kasım 2013 16:54

Hürriyet 'in Okur Temsilcisi Faruk Bildirici, bugünkü yazısında 1960'lardan günümüze medyanın kadının cinselliğine bakış açısını örnekler vererek değerlendirdi. Günümüz medyası için kullandığı örnek ise Femen-Türkiye'nin kurulması. Bildirici, 'Göğüsleri çıplak Türk kadın eylemci fotoğrafı olmadan kullanmak mümkün değildi bu haberi. Nitekim Hürriyet, ilk sayfadan fotoğraflı olarak verdi bu gelişmeyi. Doğrusu da buydu. 26 Ekim günü Hürriyet’in yanı sıra Posta, Sözcü, Milliyet, Habertürk, Vatan, Cumhuriyet ve Radikal de kullandı bu haber ve fotoğrafı. Acaba diğer gazeteler haber değeri görmedikleri için mi kullanmamışlardı Femen haberini, yoksa çıplak kadın fotoğraflarına ambargo uyguladıkları için mi?' dedi.

Faruk Bildirici'nin ''Kadın Çıplaklığından Korkmak' (3 Kasım 2013) başlıklı yazısının konuyla ilgili kısmı şöyle;

 

Kadın çıplaklığından korkmak

 

Türkiye basın tarihi, bir de kadın fotoğraflarının kullanımı açısından incelenip yazılsa... Eminim çok renkli olmakla kalmaz, çok da öğretici olurdu.

Yakın tarihe hızlı bir bakış bile medyanın kadın cinselliğine yaklaşım açısından evriminin ne denli çarpıcı olduğunu ortaya koymaya yeterli. 1960’lara varana değin mayolu kadın fotoğraflarını mahcup bir edayla kullanan basının, 1970’lerde çıplaklığı göğüslere konulan küçük siyah bantlarla örtülmeye çalışılmış fotoğraflarla sergilemeye başlaması büyük bir dönüşüme işaret ediyordu. Elbette kadın cinselliğinin tiraja katkısının fark edilmesi bir etkendi, ama ülkedeki genel siyasi ve sosyal atmosferle de yakından ilgiliydi çıplaklığın normalleşmesi.

1980’lerde ise ölçü iyice kaçtı diyebilirim; Yeşilçam’da seks filmleri furyasının da başladığı günlerdi o dönem. 12 Eylül’de askeri rejimin yasaklarından bunalan basın için magazin tam bir sığınak oldu; kadın cinselliği metalaştırıldı. İngiltere’de Sun gazetesinin başlattığı “Üçüncü sayfa güzeli” modeli de o zamanlar örnek alındı Türkiye’de. 80’lerin sonuna doğru önce üçüncü sayfada başladı, sonra arka sayfaya taşındı yarı çıplak kadın fotoğrafları.

Gerçi hiçbir zaman Sun’daki kadar göğüslerin uluorta sergilendiği manken fotoğrafları kullanılmadı; hatta siyah bantlar da uzun süre devam etti. Ama bizdekiler de aynı mantıkla hazırlanan, sırf “görsellik” uğruna ilgisiz ya da asparagas metinler yazılarak kullanılan erotik fotoğraflardı.

Hürriyet’in arşivinde bulduğum başlıklardan ikisini aktarayım; “Bu kız muzır mı?” (4 Aralık 1986), “Rambo’nun eski karısı utanmak bilmiyor” (5 Aralık 1987). Hürriyet de “Arka sayfa güzeli” kullanan gazetelerden biriydi.

Neyse ki, “Arka sayfa güzeli” son yıllarda önce örtündü; sonra da pek görülmez oldu. Hürriyet’te hem azaldı, hem de kapandı “Arka sayfa güzeli”. Sadece Hürriyet’te de değil, medyada genel olarak kadın fotoğraflarında bir örtünme hali olduğu dikkatimi çekiyor. Bu değişim, gazeteciliğin kadın cinselliğinin istismar edilmemesi duyarlılığına ulaşmasının sonucu ise bundan mutluluk duyarım. Fakat böyle olduğundan emin değilim. Çünkü kadın haberlerinde paralel bir evrim gözlenmiyor. Hâlâ cinsiyetçi dil, erkek bakışı egemen bu haberlerde.

Çıplak kadın fotoğraflarının azalmasında siyasi iklimin etkili olduğundan endişe ediyorum ben. Bir gazete, “Ne olursa olsun çıplak kadın fotoğrafı kullanmam” mı diyor; yoksa “Çıplak kadın fotoğrafını haber değeri olması halinde kullanırım” mı? “Asla” diyen “gazetecilik”, ne kadar “Kadın bedeni üzerinden gazetecilik yapmayız” kılıfına girse de evrensel gazetecilik değerleri açısından sorunlu bir yaklaşımdır. Kadın çıplaklığından korkarak, her çıplak fotoğrafı porno sanarak gazetecilik yapılmaz.

Gazetecilik, haber değeri olması halinde çıplak fotoğrafların kullanılmasını gerektirir. Bu sanatsal bir fotoğraf da olabilir, bir olay fotoğrafı da. Son örnek Femen-Türkiye’nin kurulması. Göğüsleri çıplak Türk kadın eylemci fotoğrafı olmadan kullanmak mümkün değildi bu haberi. Nitekim Hürriyet, ilk sayfadan fotoğraflı olarak verdi bu gelişmeyi. Doğrusu da buydu.

26 Ekim günü Hürriyet’in yanı sıra Posta, Sözcü, Milliyet, Habertürk, Vatan, Cumhuriyet ve Radikal de kullandı bu haber ve fotoğrafı. Acaba diğer gazeteler haber değeri görmedikleri için mi kullanmamışlardı Femen haberini, yoksa çıplak kadın fotoğraflarına ambargo uyguladıkları için mi? Temel kaygımız gazetecilik ise yanıtlanması gereken soru bu.

Yazının tamamı için tıklayın