BBC çalışanları, Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle Londra'daki merkez binalarının önünde bir eylem gerçekleştirdi.
Eylemde İran devletinin BBC'nin Farsça Servisi çalışanlarına yönelik baskılarını durdurması çağrısı yinelendi.
Bu hafta içerisinde Afganistan'da düzenlenen silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren BBC Afganca Servisi çalışanı Ahmed Şah için de saygı duruşu yapıldı.
BBC Haber Daireleri Başkanı Fran Unsworth, törende yaptığı konuşmada, İran devletinin Farsça Servisi çalışanlarına yönelik baskılarından dolayı ilk kez Birleşmiş Milletler'e (BM) başvurduğunu söyledi.
Fran Unsworth, BBC'nin bu baskıların durdurulması yönündeki çağrısını yineledi.
BBC, Mart ayı başında Farsça Servisi çalışanlarına yönelik baskı ve tehditleri, Cenevre'de bulunan BM İnsan Hakları Konseyi'ne taşımıştı.
BBC, İran devletinin Farsça Servisi çalışanları ve aileleri üzerinde tehdit, akrabalarının tutuklanması, seyahat kısıtlaması ve malvarlıklarının dondurulması gibi farklı yöntemlerle baskı kurduğunu söylüyor.
İran devleti ise bu iddiaların doğru olmadığını savunuyor ve BBC Farsça Servisi'ni rejimi değiştirmek amacıyla yanlış bilgi yaymakla suçluyor.
Başta Londra olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde bulunan BBC Farsça Servisi çalışanları, uzun yıllardır tutuklanma endişesi nedeniyle ülkelerine seyahat edemiyor.
Geçen Ekim ayında bir BBC Farsça çalışanının babası vefat etti ve bu kişi normal şartlar altında yapılacağı gibi, ilk uçakla ülkesine gidemedi.
Ancak Londra'da diğer çalışanlarla birlikte babası için düzenlenen anma törenine katılabildi.
Böyle hikayeler çok da istisna değil. Son 10 yıl içerisinde 30'dan fazla BBC Farsça Servisi çalışanı anne ya da babasını kaybetmiş olmalarına karşın cenazelerinde hazır bulunamadı.
Bir başka BBC Farsça Servisi çalışanının da 27 yaşındaki kız kardeşi tutuklandı ve ardından zorlu koşullarıyla bilinen Evin Cezaevi'ne götürüldü.
Bu kişiyle Skype üzerinden temasa geçen bazı kişiler, kardeşinin serbest bırakılması karşılığında BBC Farsça'daki görevinden ayrılması ya da diğer çalışanlar hakkında casusluk yapmasını istedi.
BBC çalışanı, "Tekliflerini kabul etmedim ve kız kardeşimi 17 gün boyunca tek kişilik hücrede tecritte tuttular" dedi.
Ayrıca 20'den fazla BBC Farsça Servisi çalışanı ölüm tehdidi aldığını bildirdi ve İngiltere'deki güvenlik güçlerine ihbarda bulundu. Bazı kişilerin ailelerine koruma tahsis edildi.
İran devleti, BBC Farsça'nın eski ve mevcut 152 çalışanı hakkında "ulusal güvenliğe karşı komplo kurmak" suçlamasıyla soruşturma açtı ve malvarlıklarını dondurdu.
İran, BBC'nin ülkedeki yayınlarını yasaklamış durumda. Ancak BBC'nin İran'daki izleyici ve okurlarının sayısı 13 milyona yakın.
BBC Farsça Servisi'ne 100'den fazla gazeteci kadrolu ya da bağımsız olarak katkıda bulunuyor. Bu çalışanlardan bir bölümü, hem İran hem de İngiltere vatandaşı.
Servis sürekli yenilenen internet sitesinin yanı sıra günde 8 saat televizyon, 2 saat de radyo yayını yapıyor.
ABD merkezli düşünce kuruluşu Freedom House'a göre ise İran'da medya "özgür değil".
Kuruluşun Aralık 2016'da yayımlanan raporuna göre, İran'da birçok gazeteci keyfi olarak gözaltına alınıyor, tutuklanıyor veya tutuksuz yargılanıyor. Bu gazetecilerin önemli bir bölümünün ülkesinde çalışması kısıtlanıyor.
