Bebekken Kızılay’dan verilen kan yüzünden HIV virüsü kapan 19 yaşındaki Y.O., yaşadıklarını ‘Benden Öyküler’ isimli kitap ile anlatacak. Y.O.’nun aktardığına göre, erken doğumla dünyaya geldiğinde trombosit ihtiyacı yüzünden kan aldığı zaman vücuduna HIV bulaştı. Hastane, Y.O.’ya trombosit veren kişinin hastaneye sürekli bağış yaptığı için tahlil yapmaya gerek görülmediği açıklaması yapıldı. Y.O., ilişkilerinde kırılacağını ve üzüleceğini bildiğini söylerken, “Asla aşık olmayacağım” dedi.
Habertürk’ten Melis Apaydın’ın haberine göre Y.O., “Trombositini aldıkları kişi Yeşilyurt Devlet Hastanesi’ne sık sık kan bağışı yapan biri olduğundan Kızılay tahlil yapmaya gerek görmemiş. Hayata gelişimin 30. gününde bana o kanın verilmemesini isterdim. Belki o zaman her şey bambaşka olurdu. İnsanlara bu kadar kırılmaz, bu kadar yalnız kalmazdım” dedi.
HIV pozitif olduğu anlaşılınca anne ve babasının Kızılay’a açtıkları davayı 1997’de kazandıklarını, Sağlık Bakanlığı’na açılan davanın ise kendisi 15 yaşına geldiğinde sonuçlandığını söyleyen Y. O., “2011’de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 378 bin Euro tazminat belirleyip tedavimin ömür boyu devlet tarafından bedava sağlanmasına hükmetti. Ama yaşananların bende bıraktığı yarayı tedavi etmek ne yazık ki bu kadar kolay olmadı. Tedavim hâlâ da devam ediyor” dedi. Ege Üniversitesi öncülüğünde diğer HIV pozitif kişilerle buluştuklarını belirten Y. O., psikolojik destek aldığını, kendisine sürekli yardımcı olan yaşam koçu olduğunu ifade etti.
‘İnsanlardan kaçıyorum’
“Yaşadıklarıma insanların verdikleri tepkiler HIV pozitif olmaktan çok daha zordu” diyen Y. O. şöyle devam etti: “HIV’le yaşayabileceğimi kabullendim. Bende asıl travmayı insanlar yarattı. Okul yıllarımda hep dışlandım. Kimse benimle arkadaşlık etmek istemedi. Bana her an onlara hastalık bulaştırabilecek biri gözüyle baktılar. Bir türlü onlara kendimi anlatamadım ve küstüm. Artık ben de kimseyi istemiyorum. İnsanlardan kaçıyorum.”
İlkokula başladığında basında çıkan haberlerden dolayı herkesin kendisini tanıdığını belirten Y., “Arkadaşlarımın velileri beni okuldan göndermek için imza topladılar. Çocuklarını okula yollamayanlar bile oldu. Hastalığımın yan yana durarak bulaşacağını zannediyorlardı. Öyle olmadığını anlamadılar. Bu yüzden okul değiştirmek zorunda kaldım. Lise yıllarında dışlama daha da acımasızlaştı. Hiç arkadaşım olmadı. Liseyi yeni bitirdim. Fakat üniversiteye gitmekten korkuyorum. Yine aynı şeyleri yaşayacak olmak beni korkutuyor. Tüm bunlara rağmen en büyük hayalim gazeteci olmak” dedi.
Asla aşık olmayacağım
HIV pozitif birinin aşk hikâyesini anlatan ‘İncir Reçeli’ filmini izledikten sonra âşık olmakla ilgili çok düşündüğünü belirten Y. O., “Asla âşık olmayacağım. Çünkü üzüleceğimi, kırılacağımı biliyorum. Belki bir gün yurtdışına gidip beni bilmeyen, tanımayan, olduğum gibi kabullenen biriyle tanışırım. Bir çocuğum olmasını isterdim” dedi.
Kitapla yanıt verecek
Hayatını anlatan bir kitap yazmaya başladığını belirten Y. O., “İsmi ‘Benden Öyküler’ olacak. Uzun zamandır günlük olarak notlar alıyorum. Bunları derleyip toparlamayı planlıyorum. Henüz başlangıç aşamasındayım. Beni yaralayanların hepsine bu kitapla yanıt vereceğim. Kitabımın ilk cümlesi; ‘Beni anlayın’ olacak” diye konuştu.