Gündem

Bekir Ağırdır: Erdoğan'ın, DEM'in oyuna falan ihtiyacı yok; herkes kabullendi, erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey yeniden aday olacak

07 Mart 2025 10:38

Güncelleme: 07 Mart 2025 11:12

Veri Enstitüsü'nün kurucusu araştırmacı-yazar Bekir Ağırdır, Abdullah Öcalan’ın PKK’ya silah bırakma ve kendini feshetme çağrısından sonra toplumun durumu sessizce izlediğini belirterek, “Ne ıslıklıyorlar ne de alkışlıyorlar. Çelme takan yok, şimdilik bu kadarı yeterli. Ama sürecin zamanla toplumsallaşması şart” dedi. Ağırdır, "İktidar, Erdoğan’ın adaylığının yolunu açacak anayasa değişikliği için yeterli milletvekili sayısını bulmak için süreci başlattı" şeklindeki yorumlara ilişkin olarak ise "Bunun için artık Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in. Artık 'Cumhurbaşkanı üçüncü kere aday olamaz' lafı yok. Herkes kabullendi. AK Parti o kararı meclise getirecek ve ne gün ihtiyaç duyarsa CHP dahil herkes elini kaldıracak. Erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey de aday olacak" ifadelerini kullandı. 

Gazete Oksijen'den İlke Gürsoy'a konuşan Bekir Ağırdır, "Bu tür süreçlerin hemen tümünde bir yerden sonra daha aktif katılma ihtiyacı, yani meselenin toplumsallaşması ihtiyacı var" diyerek, şöyle devam etti:

"Çünkü sadece kurumları ve kuralları tanzim etmeniz değil, hem toplumsal yaşamda hem yönetim katmanında zihniyeti değiştirmeniz gerekiyor. İçselleştirilmesi, her kesimin ve her aktörün en azından kendi pozisyonunda kendi tutum ve davranışında gerekli değişiklikleri yapması lazım. Herkese bütün bu sürecin vaadinin, kazanımının ne olacağının doğru anlatılması gerek. Siyasetin anlatması gereken o kısım anlatılmadıkça, o vaat toplumsallaşmadıkça, insanlar 'yine bir şey çıkmayacak' diye yeniden kabuğuna doğru büzülmeye başlıyor."

"Bahçeli'nin telefonları sembolik olarak çok önemli"

Toplumun şu anda süreci sessizce izlediğini kaydeden Ağırdır, "Islıklamıyor da, alkışlamıyor da. Önemli olan o. Zaten başlarken de ihtiyacınız olan önce bu. Islıklayan, çelme takan olacak mı? Çelme takmaya çalışan büyük bir küme yok" ifadelerini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ağzından ve 'Abdullah Öcalan Meclis’e gelsin konuşsun' gibi uç bir öneriden başlandığı için şaşkınlığın büyük olduğunu belirten Ağırdır, "O şaşkınlığı hızlıca geçiren şey de Devlet Bey’in bu konuda ısrarla devam eden söylemiydi. Geçen hafta da hem Dem Parti yetkililerini araması hem Selahattin Demirtaş’la telefonda konuşması, toplumsal barış açısından sembolik olarak çok önemli. Bu sürecin başarıya ulaşma ihtimalini güçlendiren unsurlar" dedi. Ağırdır, devamında şunları söyledi:

"Dolayısıyla geliştikçe süreç gerçekten o iyimserliğe doğru dönüşmeye başladı. Ama şu anda en azından doğrudan işin tarafı olan Kürt yurttaşlar açısından baktığın zaman pik (doruk) noktası şu: Bu kadar televizyon kanalında, canlı yayında 'Önder' diye tanımladıkları birisinin siyasi mektubu kendi ana dillerinden okundu. 'Bu toplumda ben de varım'ın bir kere daha kabulü açısından, psikolojik bir eşik açısından bile çok değerliydi, önemliydi. Bunun doğal olarak bütün beklentilere, ruh haline de olumlu anlamda yansıması beklenir."

"Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in"

Ağırdır, "İktidar, Erdoğan’ın adaylığının yolunu açacak anayasa değişikliği için yeterli milletvekili sayısını bulmak için süreci başlattı" şeklindeki yorumlara ilişkin olarak, şunları söyledi:

"Ülke içindeki bir kesimin iddia ettiği gibi de bütün bu hikayenin, Cumhurbaşkanı’nın yeniden aday olması ve seçimi kazanması için yapıldığı ve Dem Parti’nin 40 milletvekilinin oyunu almak için düşünülen göstermelik bir hamle olduğu gibi yaklaşımlar meseleyi çok hafife alıyor. Anayasa değişikliği zaten ülkenin demokratikleşmesi, parlamenter sisteme geri dönülmesi ya da denge denetleme mekanizmalarının inşa edilmesi, şeffaflık, hesap verebilirlik ya da toplumsal barış, huzur için konuşulmuyordu ki. Cumhurbaşkanının bir kere daha aday olabilmesi ve bu merkezi yönetimin sürdürülmesi, hatta daha da güçlendirilmesi için konuşuluyordu. Bunun için artık Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in. Artık 'Cumhurbaşkanı üçüncü kere aday olamaz' lafı yok. Herkes kabullendi. Bunun olabilmesinin yolu, Meclis’in bir erken seçim kararı vermesi ve o erken seçimle beraber cumhurbaşkanlığının da düşüyor olup yeniden seçim yapılma imkanı. Şimdi bu fikri CHP dahil bütün muhalefet partileri de kabullendi. AK Parti o kararı meclise getirecek ve ne gün ihtiyaç duyarsa CHP dahil herkes elini kaldıracak. Erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey de aday olacak. Seçimi kazanıp kazanamayacağı ayrı bir şey. Ama bunun için anayasayı zorlamaya falan gerek kalmadı."