Antarktika… Dünyanın en soğuk, en rüzgarlı, en yüksek kıtası ve en büyük çölü... Bu zorlu şartlara rağmen burada sıra dışı bir doğal hayat hassas bir denge ile devam ediyor. Hayatta kalma stratejilerindeki en küçük bir değişimin bile yıkıcı etkilerinin olabileceği bu beyaz kıtada, buzlu manzaranın değişmeye başlaması bilim insanlarının İmparator penguenlerin neslinin bu yüzyılın sonunda tükenmeye başlayacağı yönündeki endişesini tırmandırıyor.
Yeni Zelanda'dan Antarktika'ya yolculuğumuz beş saat sürüyor.
Antarktika'da kalıcı insan yerleşimi olmasa da beyaz kıta hayatta kalmamızın anahtarı olabilir.
Antarktika’nın buzulları dünyanın temiz su kaynağının dörtte üçünü bünyesinde barındırıyor ve onu çevreleyen okyanuslar da dünyanın uzun süreli iklimini kontrol eden önemli bir etken. Ancak kıtanın buzullarının varlığı hassas bir dengeye bağlı.
Buzullar aşağıdan yukarı eriyor
Yeni Zelanda'nın Wellington kentinde bulunan Victoria Üniversitesi'nden jeolog Tim Naish “Isınan okyanus suyu buzları eritiyor ve bu yüzden buzullar tepeden aşağı değil, aşağıdan yukarı doğru eriyor” açıklamasını yapıyor.
Naish Antarktika'da ANDRILL adında bir sondaj projesinin liderliğini yürütüyor. Proje, bundan yaklaşık 5 ila 2 milyon yıl öncesinde yaşanan ve havanın günümüze göre üç derece daha sıcak olduğu pliyosen jeolojik çağı ile ilgili daha fazla bilgi edinmeyi hedefliyor:
Naish “Üç milyon yıl öncesine baktığımız zaman dünyanın günümüzde yaşadığı ve önümüzdeki yıllarda da yaşayacağı gibi bir iklim görüyoruz. Buna göre gelecek on yıllar içinde hava sıcaklığı üç ila dört derece artış gösterecek. ANDRILL projesi çerçevesinde yaptığımız araştırmalar Batı Antarktika buz tabakasını kaybedeceğimizi gösteriyor. Dolayısıyla sorulması gereken soru bu tabakayı kaybedip etmeyeceğimizden ziyade, onu hangi hızla kaybedeceğimiz” diyor.
Birçok canlı türünü etkiliyor
Yeni Zelanda Antarktika Enstitüsü'ne bağlı Scott üssünden Gary Wilson, buz tabakasını kaybetmenin yalnızca deniz seviyesinin yükselmesiyle sonuçlanmayacağını, burada yaşayan birçok canlı türünü de etkileyeceğini belirtiyor.
Buzullardaki değişimlerden en çok etkilenecek türlerden bir tanesi de Weddell fokları. Antarktika’nın canlı çeşitliliğini inceleyen biyolog Regina Eisert “Weddell fokları buz altında yaşayan tek tür. Onlarla ilgili bildiğimiz tek şey fokların belli bir dengeye ihtiyaç duyduğu. Üreme sezonunun başlangıcında buzdan çokça faydalanıyorlar çünkü yavruları için güvenli bir platforma ihtiyaçları oluyor ve Weddell fokları dışında başka hiçbir deniz memelisi buzun altında girmiyor. Sonrasında ise buzun erimesinden ve oluşan çatlaklardan faydalanarak beslenme kaynaklarını daha etkin biçimde kullanıyorlar” şeklinde konuşuyor.
Tükenme tehlikesiyle karşı karşıyalar
İmparator penguenlerin yaşam döngüsü ise deniz buzulunun yıllık donma ve erime sürecine dayanıyor. Antarktika'nın Adelie Bölgesinde İmparator penguenleri inceleyen Stephanie Jenouvrier, bu canlıların neslinin de iklim değişikliği nedeniyle tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekiyor. Jenouvrier “Yüzyılın sonuna kadar İmparator penguenlerin nüfusunun üçte ikisi yok olma tehdidi altında. Buzun bu hızla erimesi halinde İmparator penguenlerin nesli tükenecektir” diyor.
İmparator penguenlerin yaşam alanlarındaki değişimlerin evrimden daha hızlı gerçekleştiğini kaydeden Jenouvrier bu nedenle penguenlerin iklim değişikliğinin tehdidi altındaki bir tür olarak sınıflandırılması gerektiği görüşünde.
©Deutche Welle Türkçe
Veronika Meduna