4 Aralık Çarşamba sabah 06:46’da New York’un göbeğinde 54'üncü caddedeki Hilton Midtown Oteli önünde işlenen bir cinayet ve sonrasında ortaya çıkan detaylar ABD’de deyim yerindeyse deprem yarattı.
Silahlı saldırı kurbanı Brian Thompson (50), Forbes’un 2024 yılı şirketler listesinde yıllık 380 milyar dolarlık satışla Amerika’nın 10'uncu, dünyanın 20'nci en büyük şirketi olan UnitedHealth Group bünyesindeki sağlık sigortası şirketi UnitedHealthcare’in CEO’su idi.
Thompson, şirketin hissedar toplantısının yapılacağı Hilton Midtown’a doğru yürürken kimliği henüz belirlenemeyen ancak profesyonel olduğu düşünülen bir saldırgan tarafından susturucu takılmış bir silahla vuruldu.
Hastaneye kaldırılan Thompson maalesef kurtarılamadı. Saldırgan ise bisiklete binerek Central Park'a doğru kaçtı ve hâlâ aranıyor.
Saldırının amacı henüz belli olmasa da saldırganın geride bıraktığı mermi kovanlarına kazıdığı bir mesaj, ülkede hastalığından kar etmekle suçlanan sağlık sistemi ve özellikle sigorta sektörüne karşı yapılan intikam çağrılarının vücut bulmuş hali gibi.
Zengin ülkenin sağlık güvencesiz insanları
Uzmanlar ABD’de sağlığın pahalı, karmaşık, işlevsiz ve bozuk bir sistem üzerine kurulu olduğu konusunda hemfikirler.
Görünüşte 350 milyonluk nüfusun yüzde 92’si, yani 305 milyon kişi yılın tümü veya en azından bir kısmında geçerli bir çeşit sigorta koruması altında. Bunların içinde emeklilere yönelik Medicare ve dezavantajlı grupları kapsayan Medicaid denilen iki ana program bulunuyor.
Ancak evrensel sağlık güvencesinin olmadığı ülkede poliçelerin yüzde 65 gibi büyük bir kısmı UnitedHealthcare gibi özel sektörde faaliyet gösteren sigorta şirketlerine ait. Bu şirketi büyüklük sıralamasına göre Anthem, Kaiser Permanente, Ambetter ve Humana takip ediyor.
Ayrıca sigorta garantisine sahip olsalar da halkın dörtte birinin “yetersiz garanti kapsamı” diye tanımlanan bir statüde olduğu varsayılıyor. Bu da sigorta sahiplerinin bazen hayat kurtaracak sağlık hizmetine gereksinim duydukları zaman bu tedavilerin kapsam dışı sayılması, kapsam içinde olsa bile hastaların yüksek kesinti payı veya katkı payı ile yüz yüze gelmeleri ve bu nedenle sigortalarının hep yetersiz kalması anlamına geliyor.
Mermi kovanı ile mesaj: Ertele, inkar et, savun
Bir diğer konu da kişilerin aldığı sağlık hizmetinin bedelinin sigorta tarafından karşılanmasında şirketlerin isteksiz davrandıkları ile ilgili halkta kalıplaşmış ön yargılar.
Thompson’ı öldüren saldırganın silahından çıkan mermi kovanlarına kazıdığı “deny” (inkar et), “defend” (savun) ve “depose” (mahrum et) kelimeleri dikkat çekiyor.
Bu kelimeler 2010 tarihinde çıkan ve sağlık sigortası şirketlerinin halkı sömürmek için kullandığı taktikleri anlatan “Delay, Deny, Defend” (Ertele, İnkar Et, Savun) adlı çok popüler bir kitabın da başlığı.
Saldırganın mermilere bu kelimeleri kazıyarak şirketlerin bu taktiklerine atıfta bulunduğu düşünülüyor.
New York polisi şehirdeki binlerce kamerayı tarayıp saldırganın olay yerinden kaçarken tanınmamak için taşıdığı sırt çantasını Central Park’ta ormanlık bir yere attığını, oradan taksiye binip şehirlerarası otobüs garajına giderek otobüse bindiğini tahmin ediyor. Tüm bunlar hepi topu 45 dakika içinde oluyor. Polis saldırganın muhtemelen New York’tan çoktan ayrıldığını düşünüyor.
Brian Thompson kimdir?
Minnesota merkezli UnitedHealthcare’in CEO’su Thompson 2021 yılının Nisan ayında bu göreve getirilmişti. Tam 20 yıldır şirketin en alttan en üst basamağına dek her kademesinde çalışan Thompson bir zamanlar şirketin Medicare ve Medicaid gibi hükümet programlarının başı olarak milyonlarca Amerikalı’nın sigortasından sorumluydu.
Son olarak şirketin iş geliştirmesinden sorumlu Thompson’ın başına gelenler aslında oldukça trajik. Onu tanıyanlar kar değil, hasta odaklı, çalışkan ve alçakgönüllü bir profil çiziyorlar.
Geçtiğimiz yıl bir yatırımcı toplantısında, UnitedHealth'in "değer temelli bakıma" geçişini, yani bireyleri hastalandıklarında tedavi etmeye odaklanmak yerine, onların sağlıklı kalmaları için doktorlara ve diğer sağlık paydaşlarına ödeme yapmayı ana hatlarıyla açıklamıştı.
Thompson o zamanlar "Sağlık hizmeti insanlar için daha kolay olmalı. Zorlukların farkındayız. Ancak değer temelli bakımla bir geleceği yönlendirmek, ailenin kendi başına karar vermek zorunda kalmayacağı bir durumun kilidini açar."
|