İstanbul, 3 Temmuz (DHA) - Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) tarafından hazırlanan Enflasyon ve Hayat Pahalılığı Haziran 2018 Dönem Raporu’nun sonuçlarına göre, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan ve yıllık bazda yüzde 15.39’a ulaşan enflasyon, \"yoksulu ve emekliyi daha çok etkiledi.\"
BİSAM tarafından hazırlanan raporda yaptığı harcamaya göre fiyat artışlarını en çok hisseden grupların;
- yüzde 16.54 ile ücretsiz aile işçilerinin,
- yüzde 16.04 ile kendi hesabına çalışanların olduğu belirtilerek, şöyle denildi:
\"Enflasyon sebzede yüzde 60, süt, peynir ve yumurta grubunda yüzde 30 olarak gerçekleşti.
\"Asgari ücretli süt, peynir ve yumurta karşısında yüzde 12, sebze karşısında yüzde 28 daha yoksul hale geldi.
\"Aylık olarak TÜFE’deki artış 2.61 olurken,
- nitelikli tarım, ormancılık ve su ürünleri çalışanları için bu artış yüzde 2.93,
- emekli aylığı ile geçinenlerde yüzde 2.65 olarak gerçekleşti.
\"En yoksul yüzde 20’lik kesim için haziran ayı enflasyonu yüzde 2.74 olarak gerçekleşirken, en zengin yüzde 20’lik kesim için yüzde 2.25 oldu.\"
\"Araba fiyatı sepette ekmeğin üç katı ağırlığa sahip\"
Enflasyon sepetinde en fazla ağırlığa sahip olan ürünün \"yüzde 6.6 ile araç alımı\" olduğuna dikkat çekilen BİSAM raporunda, \"Buna karşın ekmeğin enflasyon sepetindeki ağırlığı ise yüzde 2.1. En varsıl yüzde 20’lik dilim için araç alımı ve işletiminin sepetteki ağırlığı yüzde 18.1 iken, en yoksul için bu oran yüzde 7.5\" denildi ve şu saptamalara yer verildi:
\"Enflasyon toplumun her kesimini yaptıkları harcamalara göre farklı olarak yansıyor; örneğin, gıda fiyatlarındaki artış dar gelirliyi daha fazla etkiliyor.
\"Nitekim farklı gelir gruplarına ve statüye sahip olan kesimler, fiyat atışlarını farklı düzeylerde hissediyor.
\"Tüm gelir grupları için tek bir Tüketici Fiyat Endeksi açıklanıyor.
\"Bunun bir sonucu olarak yaşadığımız enflasyon resmi enflasyon ile uyumsuzluk gösteriyor.\"
\"Farklı gelir grupları için farklı enflyasyon\"
\"Haziran 2003-Haziran 2018 dönemleri arasında;
- genel TÜFE yüzde 257 artış gösterirken bu oran,
- düzenli ücretlilerde yüzde 281,
- yevmiyeli çalışanlar için yüzde 295,
- amekli aylığı ile geçinenlerde yüzde 288,
- nüfusun en yoksul yüzde 20’lik kesiminde yüzde 290 oldu.
- en zengin yüzde 20’lik dilim için ise enflasyon yüzde 277.5 olarak gerçekleşti.
\"Bu hesaplamalara göre enflasyon yoksulu daha da yoksullaştırmış oldu.\"
\"Gizli yoksullaşma oranları\"
BİSAM tarafından Haziran 2003-Haziran 2018 dönemlerine göre gizli yoksullaşma oranları da hesaplandı:
\"Gizli yoksullaşma genel enflasyon rakamları ile farklı gelir gruplarının enflasyonlarının arasındaki farktan kaynaklanan ve kayıtlara yansımayan yoksullaşma düzeyini ortaya koyuyor.
\"Buna göre son 15 yıllık dönemde gizli yoksullaşmayı en yoğun olarak yaşayanlar;
- işteki duruma göre yüzde 10.7 ile yevmiyeliler,
- temel gelir kaynağına göre yüzde 10.5 ile diğer transferlerle geçinenler oldu.
\"Enflasyon nedeniyle yaşanan gizli yoksullaşma, en yoksul yüzde 20 için yüzde 9.3 seviyesinde gerçekleşti.
\"Buna karşın en zengin yüzde 20 için gizli yoksullaşma yüzde 5.7 oldu.
\"Asgari ücret süt ve süt ürünleri karşısında eridi\"
BİSAM raporunda, \"Haziran ayı için asgari ücret bir önceki yılın aynı ayına göre özellikle süt ve süt ürünlerinde ve sebzede çarpıcı bir biçimde alım gücünü kaybetti\"gine dikkat çekilere, şöyle denildi:
\"Süt, peynir ve yumurtada enflasyon ortalama yüzde 30 olurken, sebzede yüzde 60’a ulaştı.
\"Asgari ücretli geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre süt, peynir ve yumurta karşısında yüzde 12, sebze karşısında yüzde 28 yoksullaştı.
\"Sağlıklı beslenmek için yapılması gereken gıda harcamalarında süt ve süt ürünleri birinci sırada geliyor.
\"Enflasyondaki hareketler doğrudan doğruya alım gücüne etki eden bir role sahip.
\"Kişinin kendi yaptığı harcama kalemlerindeki fiyat artışları (enflasyonu) ile resmi TÜFE arasındaki fark istatistiklere yansımayan bir yoksulluğa neden oluyor.
\"Aynı zamanda sepete her yıl müdahaleye olanak tanıyan yöntem, sonuçların güvenilirliği açısından soru işaretlerine neden olmaktadır.
\"Dar gelirli için ağırlığı son derece önemli olan kira ve gıdanın, sepetteki ağırlığının sistematik olarak azalması enflasyon verileri üzerinden yaşanan tartışmaları artırıyor.\"
BİSAM raporunda enflasyon hesaplamaları için de şu öneriler yapıldı:
\"Ücret artışlarında dar gelirlileri dikkate alınacak ayrı bir endeks oluşturulmalıdır.
\"Toplum tarafından yaygın olarak kullanılmadığı halde, yüksek değer taşıdığı için enflasyonu önemi oranda etkileyen ürünlerin mal sepetindeki ağırlığı gözden geçirilmeli, teknolojik gelişmeye koşut olarak fiyatları sürekli olarak gerileyen ürünler gelir gruplarının tüketim ölçütleri üzerinden ele alınmalıdır.
\"Her türlü sübjektif müdahaleye açık olan yıllık sepet değişiminden vaz geçilmeli. Sepetteki değişiklikler 3’er yıllık dönemler halinde gerçekleştirilmelidir.
\"İstatistik konseyinin kapsamı genişletilerek emek örgütlerinin katılımı ve denetimi sağlanmalıdır.
\"Hükümetin TÜİK’e müdahalesi anlamına gelecek yaklaşımlardan ve söylemlerden uzak durulmalıdır.
\"Enflasyon hesaplamasında araştırma kapsamında belirtilen unsurlardan kaynaklı olarak yaşanan gelir kayıpları giderilmelidir.\"