Ekonomi

Bölge ekonomisi dibe vurdu

Diyarbakır’ın 2015’teki ihracat kaybı 120 milyon TL’ye ulaştı.

27 Ocak 2016 19:14

Diyarbakır’ın Sur, Silvan, Mardin’in Nusaybin, Dargeçit, Şırnak’ın Cizre ve Silopi ilçelerinde uygulanan uzun süreli sokağa çıkma yasakları ve yaşanan çatışmalar, ölüm ve yıkımın yanı sıra ekonomiye de ciddi darbe vurdu. 2015’te sadece Diyarbakır’ın ihracat kaybı yaklaşık 120 milyon TL.

Türkiye’de aylık Türkçe ve Kürtçe yayınlanan Abori Dergisi, bu ayki sayısında sokağa çıkma yasakları ve çatışmaların ekonomiye yansımasını irdeledi. Abori’ye konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Ahmet Sayar, son iki yılda kurulan dış kaynaklı 50 firmanın  ticaretten çekildiğini, on binlerce kişinin işini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Sayar, inşaat sektörünün durduğunu, işletmelerin maaş, vergi, sigorta primlerini ödeyemez noktaya geldiğini vurguladı. Sayar, “GÖÇ- DER rakamlarına göre sokağa çıkma yasağı olan bölgelerde 200 bin, Sur’dan 20 bin kişi göç etti. İhracatı 120 milyon TL’lik kayıpla kapatıyoruz” dedi.

 

“Domino etkisi yaşanacak”

 

Diyarbakır ve bölge genelindeki esnaf odalarını temsil eden Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı (DESOB) ve TESK Yönetim Kurulu Üyesi Alican Ebedinoğlu’nun verdiği bilgiler de içler acısı tabloyu gözler önüne seriyor. Çatışmalı sürecin bölge ekonomisinde domino etkisi yaratacağını ifade eden Ebedinoğlu, “Örneğin Sur’daki Vakıflar Hanı’nı örnek vereyim. Toptancılarımız var. Bunların yüzde 90’ı Mardin ve Şırnakla çalışıyor. Diyarbakır bir lojistik merkezidir. Dolayısıyla çatışmalardan hepsi etkileniyor. Çatışmalar bölge ekonomisinde domino etkisi yaratacak. Bu nedenle sadece sokağa çıkma yasağının uygulandığı yerler değil bölgenin tamamı afet kapsamına alınmalıdır” dedi.

 

“Ayrımcılık yapılıyor”

 

Yaşanan ölüm ve yıkımlar nedeniyle temsil ettikleri kesimin sorunlarını gündeme getiremediklerini anlatan Ebedinoğlu, “Bu konu önceliğimiz de değildir. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz ki barış olmadan huzur ve istikrar olamaz. Bankalarla görüşmeler yaptık. Ankara’da ilgili bakanlıklarla görüştük. Çözüm sürecine geri dönüldükten sonra savaşın yaşadığı yerlerin afet kapsamına alınmasını istedik. Reyhanlı’daki bombalı saldırı, Soma’daki maden faciası, Karadeniz’deki sel felaketi sonrası esnafa ve küçük işletmelere çeşitli kolaylıklar getirildi. En son Ankara’da bir yangın çıktı. 250 işyeri yandı. Başbakan hemen ertesi gün çıktı ve işletme başına 30 bin TL’lik hibe talimatı verdi. Bu noktada kaygımız şu; Biz de bu ülkenin vatandaşları olarak aynı şartlarda bir yaşam standardı istiyoruz. Gerçekten belki ağır gelecek ama bir ayrımcılık yapılıyor. Reyhanlı’da bir bomba patladı afet kapsamına alındı ancak burada her gün patlıyor, siviller artık evlerinde ölüyor. Bizim tablomuz daha ağır. Neden afet kapsamına alınmıyor? Bunun yanıtı yok…”