Alman kara birliklerinin Suriye'deki bir BM misyonuna katılması yönündeki tartışmalar aslında soyut bir tartışma. Çünkü şu anda böyle bir misyon mevcut değil. Eski NATO Askeri Komitesi Başkanı General Klaus Naumann, yakın gelecekte de BM‘nin Suriye‘de kara operasyonu yönünde bir karar alacağını düşünmüyor: “Böyle bir misyon olmayacak çünkü Rusya ve Çin, geçen üç yıl içinde Suriye'yi ilgilendiren her şeyi sürekli veto etti. Bunun değişeceği yönünde bir emare yok. Böyle bir mucize olursa, bana göre, öncelikle bölgedeki ülkelerde kara birlikleriyle orada mücadele etmesi istenecektir. Söz konusu olan onların güvenliği, onları bölgesi. Yani şu demek istiyorum. Bizler Arap dünyasında da sürekli dışarıdan Arapları bir şeyler yapmaya zorluyormuş izlenimi vermemek için dikkatli ve çekimser davranırsak, doğrusunu yapmış oluruz."
Özellikle Alman basınında terör örgütü IŞİD ile mücadele konusunda yapılan yorumlarda, çözümün ana kaynağı olarak genelde Türkiye gösteriliyor. Türkiye'nin önemli rolünü yadsımayan Klaus Naumann'a göre, bu konuda Türkiye'ye herhangi bir baskı uygulamak için Almanya gerekli araçlara sahip değil.
Naumann, “Türkiye'ye çevrenin güvenliği konusunda sorumluluk taşıyan bir NATO üyesi olarak sorumluluğunun çok açık bir şekilde hatırlatılıp hatırlatılmaması gerektiği kesinlikle düşünülüp değerlendirilmesi gerek. Baskı uygulanırsa, o zaman eldeki baskı araçlarının neler olduğu düşünülmeli. Burada Almanya'nın olasılıklarının çok sınırlı olduğu kanısındayım. Türkiye'nin AB üyeliği konusunda daha açık bir pozisyona sahip olmamız iyi olurdu ama yok. Hükümet bu konuda bölünmüş durumda. Bu nedenle nüfuz olanaklarımız kısıtlı“ diyor.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande Paris'te yaptığı açıklamada Kobani'deki Suriyeli Kürtlere yardım edilebilmesi için “Türkiye muhakkak sınırı açmalı” şeklinde konuştu. Ülkesinin “terörizme” karşı savaşanlarla dayanışma içinde olacağını belirten Hollande, IŞİD'e karşı uluslararası koalisyona katılan tüm ülkelerden ılımlı Suriyeli muhaliflere silah göndermelerini istedi. Naumann da Türkiye'nin İncirlik Havaalanı'nı ABD'nin kullanımına açması gerektiği görüşünü savunuyor: “ Eğer Türk müttefiklerimize herhangi bir tavsiyede bulunabilseydim, onlara ABD'ye İncirlik’teki havaalanını kullanmaları olasılığını vermelerini söylerdim. Türkiye'nin bu tutumunu anlamak benim için çok zor.“
Bölgedeki durum oldukça karmaşık. Ankara, tek başına bir kara harekâtına karşı çıktığı gibi, operasyonların Esad rejimine yönelik olarak genişletilmesini de şart koşuyor. Batılı ülkeler ise öncelikle IŞİD'le mücadelede ısrarlılar. Naumann ise kara birlikleri gönderilecekse bunu bölgedeki ülkelerin yapması gerektiğini kaydediyor: “Kara birlikleri kesinlikle gerekli. Çünkü birliklerin hâlihazırda evden eve çatışmaların yapıldığı bir durumda sadece havadan saldırı ortamı temizlemeyecektir. Ancak bunu bölgedeki insanlar yapmalı. Doğal olarak Suudi Arabistan bu işi yapabilir. Tabii ki Kuveyt ve Türkiye de orada harekete geçecek durumda. Ancak Avrupalılar ve Amerikalılar işin içine karışmamak için çekimser kalmalı.“
