Ekonomi

Boyner Grup’tan 8 Mart kampanyası: “Kadına Şiddete Seyirci Kalmıyoruz, Adalet İçin Vazgeçmiyoruz”

06 Mart 2024 12:22

Boyner Grup, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için hazırladığı yeni kampanyasında ‘Kadına şiddeti görmezden gelmiyoruz, adalet için vazgeçmiyoruz’ sloganıyla Türkiye’de artarak devam eden kadına şiddet konusunda farkındalığı arttırmaya çalışıyor. Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, “Yaşananlar televizyon ekranlarında olsa ceza alıyor, gerçeklere ise seyirci kalınıyor, kadına adalet için vazgeçmiyoruz”  ifadelerini kullandı.

Boyner Grup,  bu yıl ‘Kadına şiddeti görmezden gelmiyoruz, adalet için vazgeçmiyoruz’ sloganıyla hazırlanan filmlerde Boyner Grup, Türkiye’de çok tartışılan ve sayısı her geçen gün artan kadına şiddet vakalarına yer verdi. 

 "Takipsizlik Kararı" ve "Küçüğün Rızası" ve "Camdan Düşen Kız",  isimleriyle yayına giren, dizi fragmanı konseptinde çekilen filmler, seçilen başlıklarla kadın ve kız çocuklarını odağına alırken, yine son günlerde televizyon ekranlarına yansıyan dizilerdeki kadın meseleleri üzerinden oluşan gündeme de kritik bir eleştiri getiriyor. 

”Yaşananlar televizyon ekranlarında olsa ceza alıyor, gerçeklere ise seyirci kalınıyor” diyen Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, “Sadece son 1 yılda, 2023’te, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) raporuna göre 315 kadın erkekler tarafından öldürüldü; 248 kadın ise şüpheli şekilde ölü bulundu. Günde neredeyse 2 kadının öldürüldüğü, sayısını tam olarak raporlayamadığımız, Türkiye’nin her yerinde, her gün ve her saat yaşanan kadına şiddete seyirci kalmıyoruz.” dedi. 

“Eşitlik için farkındalık yaratmayı sorumluluk olarak görüyoruz”

2009 yılından bu yana her 8 Mart’ta Türkiye’de kadınların maruz kaldığı sorunları yüksek sesle dile getiren kampanyalar gerçekleştirdiklerini söyleyen Ümit Boyner şunları söyledi: “Boyner Grup’un DNA’sında eşitlik var ancak şunu unutmayalım ki toplumsal cinsiyet eşitliği meselesini sadece kendi kapımızın önünü süpürerek halledemeyiz. Bu yüzden biz eşitlik için farkındalık sağlamayı sorumluluk olarak görüyoruz. Tam da bu yüzden toplumsal cinsiyet eşitsizliğini, kadına ve çocuğa şiddeti daha önce bakılmayan bir pencereden göstermek istedik. Kadına şiddet her yerde, her alanda, her koşulda, evde, sokakta, iş yerinde. Oysa biz, kadın ve erkeğin insan haklarında, hukukun önünde, eğitim ve iş yaşamında eşit olduğu bir Türkiye’nin hayalini kuruyoruz. Kadına şiddeti görmezden gelmiyoruz, adalet için vazgeçmiyoruz. Çünkü biz sadece izlemeye devam ettiğimiz takdirde, bu film bu şekilde devam edecek.”