Politika

BTP'li Baş'tan iktidar ve muhalefete "Öcalan" tepkisi: Devleti bölme hususunda iş birliği yapmış vaziyetteler

04 Kasım 2024 16:04

T24 Haber Merkezi

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin Karabük İl Kongresi’nde iktidarın ve muhalefetin "devlet hassasiyetinin kalmadığını" ifade ederek, "Devleti yaşatmak gibi bir derdi olmayan insanlar…. Hatta adamlar devleti bölme hususunda iş birliği yapmış vaziyette" dedi.

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin Karabük İl Kongresi’ne katıldı. Bu ülkenin gerçek sorunun açlık ve sefalet olduğunu ancak iktidar ve muhalefetin bu sorunları unutturmak için "saçma sapan sorunlar" servis ettiğini ifade etti. Ülkede yoksulluk sınırının 66 bin olduğu halde asgari ücretin 17 bin lira olduğunu hatırlatan Baş, halkın kendisine en az parayı verene oy vermesini şu sözlerle eleştirdi: O yüzden, ‘Asgari ücreti artırmayalım, düşürelim’ diyorum. Bugün o büyük ekonomistler de çıkıp, ‘Asgari ücret artarsa ekonominin dengesi bozuluyor, enflasyon oluyor’ demiyor mu? Hükümet de ‘Asgari ücret artarsa batarız’ diyor. O zaman düşürelim, niye artırıyoruz? Mesela 15 bin yapalım. Neymiş efendim, EYT çıkınca ülke batmış. Eğer EYT’yi çıkardın diye ekonomi battıysa en düşük emekli maaşı şu anda 12 bin 500 lira ve sen emekli maaşını arttırınca bütçe yapamıyorsan, ülke batıyorsa emekli maaşını da ben teklif ediyorum bir dahaki sene 5 bin lira yapalım.

“Devleti bölme hususunda iş birliği yapmış vaziyetteler”

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın ‘Cumhuriyet Halk Partisi'nin altı okundan bir tanesi milliyetçiliktir. Ben de Atatürk milliyetçisiyim. Bazıları bunu unutuyorlar’ sözünü hatırlatan Baş, Yavaş'ın haklı olduğunu ancak Yavaş'ın göderme yaptığı "bazılarının" devletçilik ilkesini de unuttuğunu ifade ederek şunları söyledi: Devlet diye bir kavram var ve şu anda hem iktidar olanların, hem iktidara namzet olanların devlet diye bir hassasiyeti kalmamış durumda. Devleti yaşatmak gibi bir derdi olmayan insanlar…. Hatta adamlar devleti bölme hususunda iş birliği yapmış vaziyette. Bu ülkede deprem oldu, 11 şehir yerle bir oldu bu konuda ittifak edemeyen siyasiler Apo ile görüşme söz konusu olunca ittifak ettiler.

Özgür Özel’e Atatürk ve Avrupa Birliği cevabı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'in , Atatürk'ün, "Biz ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine yükselteceğiz" sözünü yanlış anladığını ifade eden Baş, Özel'in AB hedefinin Atatürk'ün hedefiyle uyuşmadığını şu sözlerle dile getirdi: Yahu kardeşim, Atatürk Avrupa Birliği dediğin ülkelerle savaşarak yaptı bunu, onunla birlik olarak değil. Bir türlü anlatamadık; bu ülkenin tarımı bitti, hayvancılığı bitti, sanayisi bitti, ekonomisi bitti, eğitimi bitti. Niye bitti? Avrupa Birliği'ne gireceğiz diye bitti. Haberiniz var mı? Avrupa Birliği’ne gireceğiz diye ‘tarım yapamazsın’ dediler yapmadık, ‘hayvancılık yapamazsın’ dediler yapmadık, ‘sanayiye yatırım yapamazsın’ dediler yapmadık. Çünkü biz Avrupa Birliği'ne girmek istedik. Size çok net bir şey söyleyeyim; Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak sizleri Avrupa Birliği kapılarında süründürmeyecek tek partiyiz. Benden bir iktidar projesi istiyorsanız size şunu rahatlıkla söyleyebilirim; sizi o kapılarda süründürmeyeceğiz, yolumuza bakacağız, geleceğimize bakacağız, gençlerimize bakacağız.

"Uluslararası dilencilik yapılıyor"

Şimdi çıkmışlar Sayın Mehmet Şimşek bakanımız, bir öncekinin gözünden ışık çıkıyordu bunun her yerinden ışık fışkırıyor maşallah ışıl ışıl. ABD ile IMF ile görüşüyor bilmem nerede kimle görüşüyor. Ne diyoruz biz buna; uluslararası dilencilik. Ben başka bir ülkenin maliye bakanını sağda solda böyle turlarken hiç görmedim anca bizimkiler bu işi yapıyor, sağda solda turluyor.

“Topraklarımıza olan aidiyetlerimiz yok edilmeye çalışılıyor”

Şimdi öyle bir durumdayız ki mühendis Avrupa'ya gidiyor, iş insanı Avrupa'ya gidiyor, işsiz Avrupa'ya gidiyor. Herkes Avrupa'ya gitmenin peşinde. Herkes Avrupa'ya gittiği zaman bu ülkede kim kalacak? Hiç kimse kalmayacak. Yani bu da aslında bu ülkeyi bölmek isteyen iradenin oynadığı oyunun bir parçasıdır. Topraklarımıza olan aidiyetlerimiz de yok edilmeye çalışılıyor. Nasıl yok edecekler? Eğer bir zenginlik olursa biz ülkemizden, toprağımızdan vazgeçer miyiz? Hayır! Sefalet içinde, açlık içinde bizi bırakıyorlar ki biz bir yerlere kaçalım, bir yerlere gidelim, hayatımızı orada kuralım! Bakın ülkeden o kadar çok insan gitti ki bunların 50 sene, 100 sene sonraki nesilleri Türkçe bilmeyecek. Bugün Avrupa'da vefat eden Türk kardeşlerimizden bazıları oradaki gayrimüslimlerin mezarlarına defnediliyor, durum buna gelmiş.

“Aidiyetlerimiz elimizden alınınca ülke bölünmeye müsait hale gelecek”

Şimdi bizim bu aidiyetlerimiz elimizden alınınca artık ülke bölünmeye ve parçalanmaya çok müsait hale gelecek. Şimdi bize düşen buna bir dur demektir. Biz yarın çocuklarımız rahat etsin istiyorsak bugün biraz rahatsız olmak zorundayız. Çalışacağız, çabalayacağız, gayret göstereceğiz ve kötü gidişata dur diyeceğiz. Eğer biz bu kötü gidişata dur demezsek yemin ediyorum bu ülkede buna dur diyecek hiçbir irade ne yazık ki yok arkadaşlar" (ANKA)

Ne olmuştu?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim'de partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Bugün kitabın ortasından hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım" diyerek, PKK lideri Abdullah Öcalan'la ilgili çağrı yaptı ve "Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiği, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığını gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı’dan DEM‘e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız. Vatan, millet, devlet, bayrak, ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye sonuna kadar hazırız" ifadelerini kullandı. Bahçeli'nin sözleri siyaset kulislerini hareketlendirirken, 1 Ekim'de Meclis'in yeni yasama yılı açılışında DEM Parti'lilerle tokalaşmanın ardından gündeme gelen "yeni bir çözüm süreci mi başlıyor" sorusu daha güçlü şekilde tartışılmaya başladı. 


GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI 

Öcalan'ın tahliyesi için tek maddelik değişiklik yeterli: Bahçeli'nin sürpriz skandalıyla gündeme gelen “umut hakkı” nedir?

Bahçeli'nin Öcalan'ı TBMM'ye çağırması hangi sonuçları doğurabilir, 'Çözüm Süreci'nden fark ne, kulislerde neler konuşuluyor, neler olabilir?


MURAT SABUNCU'NUN YAZI DİZİSİ

Diyarbakır’da Bahçeli konuşurken açılan televizyonlar ve altı çizilen yorum: ‘Devlet’ Öcalan ile belli bir noktaya ulaşmasaydı hareket etmezdi

Teröre rağmen barışın peşini bırakmama mesajı veren üç farklı isim: Bahçeli, Demirtaş, Özel…


CANDAN YILDIZ YAZDI

Bahçeli'nin Öcalan'a TBMM davetine DEM'den ilk değerlendirme Sırrı Sakık'tan geldi: Hiç şaşırmadım, daha önemli gelişmeler olabilme ihtimali yüksek


TIKLAYIN - Bahçeli'den Öcalan çağrısı: TBMM'de konuşulun, terörün bittiğini, burada lağvedildiğini haykırın!

TIKLAYIN - MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, "Türk siyasetinde 22 Ekim bir milattır" diyerek "umut hakkını" anlattı

TIKLAYIN - DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları: Tecrit kalksın, Sayın Öcalan konuşsun

TIKLAYIN - Bahçeli'nin Öcalan için "Meclis'te konuşması" gündeme bomba gibi düştü

TIKLAYIN - Özel, "el yükseltti": Ben de Kürtlere devlet teklifleri veriyorum; Türkiye'nin sahibi olmaya davet ediyorum

TIKLAYIN - Bahçeli'nin Öcalan çağrısı sonrası Erdoğan: Açtığımız tarihi fırsat penceresi, hırsa kurban edilmemeli

TIKLAYIN - Demirtaş: Diyalog arayışlarını kanla kesmeye çalışan anlayış bilmeli ki Öcalan bir inisiyatif alırsa tüm gücümüzle arkasında olacağız; barış sesinin bu defa bastırılmasına izin vermeyeceğiz!

TIKLAYIN - Abdullah Öcalan'dan Bahçeli'nin çağrısına ilk yanıt: Koşullar oluşursa teorik ve pratik güce sahibim


DEM Partililerle tokalaşma ve "yeni çözüm süreci" iddiası

İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'nin ardından Lübnan'a yönelik kara harekatına girişmesiyle başlayan operasyon, İran ile İsrail arasında yaşanan gerginlik ve bölgesel savaş söylemleri, siyaset kulislerini harekete geçirdi.

Erdoğan: İsrail'in bir sonraki hedefi Türkiye

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ekim'de TBMM'nin yeni yasama sürecinde yaptığı konuşmada, İsrail - Hamas savaşı ve Lübnan'a sıçrayan saldırılarla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, "İsrail'in Gazze'de yürüttüğü soykırım bugünlerde Lübnan'a uzandı. Dün. İsrail'in bir sonraki hedefi Türkiye'dir ve Lübnan topraklarına karadan girdiğini  duyurmuştur .

"İç cephe" vurgusu

Erdoğan, aynı konuşmasında "iç cephe" su yaparak, "Fitne girişimlerine karşı millet olarak, 85 milyon olarak 'iç cephemizi' sağlam çaba sarf ediyoruz. Bugün İsrail'in saldırganlığı karşılanıyor, içsel ve çatışmasız çatışma çözülmüyor, çözümün ortaya çıkması gerekiyor”  ifadeleri kullanıldı.

Bahçeli'den DEM Parti ile tokalaşma

Erdoğan'ın açıklamalarına paralel olarak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yeni yasama paketinde sürpriz bir hamlede bulundu ve DEM Parti sıralarına giderek milletvekilleri ile selamlaştı.  Bahçeli  , DEM Parti'li vekillerin elini sıkmasıyla ilgili, " Yeni bir dönemde giriyoruz. Biz gelişi güzel keyfe keder, hayatta kalmaktan kaçışlarla dümenden el uzatmayız.Biz durduk yere el vermeyiz. Öylesine yerimizde yoğunlaşıp da el sıkmaya teşebbüs etmeyiz. değerlendirmeleridir"  açıklamasında bulundu.

DEM Parti'den açıklama

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise Bahçeli'nin tokalaşma jestini ve açıklamalarını, "Bu parçaların atılacak adımlarda biz de iz sürmeye hep beraber. Sorun zincirinin çözümüne yönelik sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması gerekiyor"  şeklinde değerlendirildi. 

TIKLAYIN - Devlet Bahçeli yeni yasama sürümünde DEM Partililerle tokalaştı

TIKLAYIN - Bahçeli'den, DEM Parti'yle tokalaşmasına ilişkin açıklama: Yeni bir döneme giriyoruz, günümüze barışı sağlamak lazım

TIKLAYIN -  Bahçeli'den DEM Parti'ye "Türkiye partisi olma" çağrısı: Uzattığım el, milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır

TIKLAYIN - Bahçeli'nin son çağının ardından DEM kulisleri: Şartlar olgunlaşırsa müzakereye hazırız

TIKLAYIN- Yeni "çözüm süreci" mi geliyor? | AKP'li isimlerden peş peşe açıklamaları

TIKLAYIN –  Murat Sabuncu'nun yazısı: 'Devlet desteğinde-bilgisinde' çözüm mü, Hakan Fidan yine devrede mi, hemen önemsizleştirilmeli mi?

TIKLAYIN -  Candan Yıldız'ın röportajı | DEM Partisi Milletvekili Sırrı Sakık: Bahçeli'nin 'Ülkemizde barışı sağlamak lazım' sözlerini önemsiyoruz, Bahçeli ile tokalaşmamızı eleştiren troller umurumuzda değil

TIKLAYIN - Bahçeli'nin DEM Parti'lilerle tokalaşmasında "Dolmabahçe mutabakatı" detayı

TIKLAYIN - Mehmet Y. Yılmaz yazdı: Kürt siyaseti aynı suda ikinci kez yıkanır mı?

TIKLAYIN - Yalçın Doğan yazdı: Bahçeli DEM'e çiçek attı ama...