IŞİD'in saldırısı altındaki Kobanê'de yaşananlara dikkat çekmek isteyen Mert Fırat, Ahmet Ümit ve Caner Cindoruk, Füsun Demirel gibi sanatçılar, hükümetin bölgeye yardım eli uzatması
Evrensel gazetesinden Ayşen Güven ve Ezgi Görgü'ye konuşan sanatçıların Kobanê'de yaşananlara ilişkin yorumları şöyle:
Caner Cindoruk (Oyuncu):
Orada insanlar ölüyor, burada insanlar sokağa çıkıyor. Bütün bu olup bitenler daha çok ciddiye alınmalı. Ayrıca basının da daha duyarlı olması gerektiği günlerden geçtiğimizi düşünüyorum. Her gün insanlar ölüyor, sokağa çıkma yasağı... İçimiz acıyor elbette. Bazen sözler anlamsız gibi geliyor her birimize. Her şey birbirine karıştı, ne olup ne bittiğini de anlamaya çalışıyoruz bir taraftan. Bu kadar acı ne için yaşanıyor? Ama en acil olanı o insanlara acil ve daha güçlü destek olunabilmesi. Hükümetin ertelemeksizin yardım elini uzatması gerekiyor. Şu an en acil gündem bu olmalı.
Füsun Demirel (Oyuncu):
ABD ve AKP iktidarı, Türkiye sınırında özerk bir Kürt oluşumuna sıcak bakmadığından, Kobanê’de soykırıma benzer saldırı karşısında hâlâ kara müdahalesine girişmedi. İnsanlar çoluk çocuk katledilirken, Türkiye’deki Aleviler, Kürtler ve Türkler de protestolar düzenleyerek tepkilerini ortaya koymaktalar. Pek çok provokasyona rağmen, Türkiyelilerin sağduyuyla tepkilerini göstermeye devam edeceklerini düşünüyorum.
Levent Üzümcü (Oyuncu):
Kobanê, Misak-ı Milli sınırları içinde kalan Kürtler ile ilgili 1930’lardan beri sonu kanlı bir tarih yaşamakta Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Artık bu sorunun kanla çözülemeyeceği anlaşıldı, ancak; çözüm süreci, rejimini dayatan siyasi erkin yaptıklarına onay veren Kürtlerin oyalanma taktiği ile talebinde ısrarcı Kürtlerin beklentileri arasına sıkıştı. Kobanê, bir şanstı, bütün bunları gerçekten düzeltebilmenin bir şansıydı. Çözümü gerçekten isteyenlerin en büyük samimiyet sınavıydı. Olmadı.
Mert Fırat (Oyuncu):
Orada yaşananlar hepimizin ezberlediği şeyler. Din, dil, ırk ayırmadan orada bir insanlık ayıbı yaşanıyor. Bugüne Kürt meselesiyle ilgili her süreçte işçi sınıfından yöneticilere kadar toplumun her katmanıyla bir şekilde birlik olundu. Aynı şekilde Kobanê halkıyla da, içimizde yaşayan Kürtlerle de dayanışma içinde olmamız lazım. Şu an halk üzerinde oynanan en büyük oyun bu birlikteliğin dağıtılması üzerine kurulu. Bu kışkırtmaya, halk üzerinden oynanan oyunlara gelmemeliyiz. Belirli yerleri tutmak, belirli iktidarları korumak için, göz göre göre halklar birbirine düşmanlaştırılıp telef ediliyor.
Bu yaşananların siyasi bir araç olarak kullanmasıysa hem çok çirkin hem de insanlıktan çıkmaktan başka bir şey değil. “Madem destekliyorsunuz Kobanê’ye gidin” diyenler de haksızlık ediyor. Elbette Gazze’ye, Mısır’a nasıl destek olduysak, Kobanê için de bir söz söyleyip, elimizden geldiğince destek olacağız.
Ahmet Ümit (Yazar):
Kobanê’deki durum büyük bir insanlık trajedisi, aynı zamanda insanlık için bir utanç! Çünkü Kobanê’de acımasız vahşi bir gruba, barbar bir gruba karşı bir halk direniyor ve onlara insanlık yardım eli uzatmıyor. Bu utanç verici, ama her şeyden önemlisi hükümetin tutumu. Türkiye’nin sınırındaki, hem de komşu halka, kardeş halka yardım etmesi gerekirdi. Ne yazık ki, Türkiye de gerekli yardımı yapmıyor. Birleşmiş Milletler’e üye tüm ülkelerin, Türkiye’nin, yani tüm insanlığın hızlı bir şekilde Kobane’ye yardım götürmesi ve vahşilerin elinden kurtarması lazım.
Emin Alper (Yönetmen):
Şu an HDP’nin istediği neyse, ben de onu savunuyorum. Kantonların arasında derhal insani ve askeri yardım koridorunun açılmasını istiyoruz. Bölge halklarına soykırım uygulayan ve onları binlerce yıldır yaşadıkları yerlerden eden IŞİD tehlikesine karşı, Türkiye’nin üzerine düşeni yapmasını ve Kürt halkının yanında olmasını bekliyoruz.