Gündem

"Burada bir cinayet işlendi" Grand İsias davasında acılı aileler adalet peşinde

04 Haziran 2024 10:20

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Adıyaman’daki Grand İsias Otel’de konaklayan aralarında voleybol turnuvası için kentte bulunan Kuzey Kıbrıslı öğrencilerin de olduğu 72 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin davalar görülmeye devam ediyor.

Kıbrıs’tan gelen 39 kişinin 35’inin hayatını kaybettiği depremde Grand İsias Otel davasında ikinci duruşma 26 Nisan tarihinde görülürken acılı aileler bir kez daha adalet için ses yükseltti.

Duruşmada, Ankara Gazi Üniversitesi’nin hazırladığı bilirkişi raporunda çelişkili ifadeler olduğu gerekçesiyle Dokuz Eylül Üniversitesi’nden yeni bir bilirkişi raporu talep edilirken Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya davada gelinen son noktaya ilişkin konuştu.

Yeni raporun davanın seyrine olumlu yönde değiştireceğine inandıklarını belirten Karakaya, “Burada bir emsal karar çıkacaktır ve Türkiye’de bazı şeyler değişecektir” dedi.

“Bu raporda gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyoruz”

Grand İsias Davası’yla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karakaya, yeni bilirkişi raporunda gerçeklerin bir kez daha ortaya çıkacağını belirterek şunları kaydetti:

“Son duruşmamız 26 Nisan tarihinde gerçekleşti. O duruşmada mahkeme heyeti yeni bir bilirkişi raporu alınması yönünde karar verdi. Sonrasında da tutuklu sorumluların tutuklulukların devamına ve adli kontrolle serbest olanların da adli kontrol şartıyla serbest kalmalarının devamına karar verildi. Gelinen aşamada alınacak olan bilirkişi raporunun çok büyük önemi var. Çünkü son duruşmada biz müştekiler olarak avukatlarımızla birlikte kendi uzman görüşlerimizi mahkemeye sunduk. Bu uzman görüşlerinde de bilimin gösterdiği gerçekler ortaya çıktı. Grand İsias denilen otel yani katil bina 16 saniyede çökmüştür. 16 saniyede 59 kolon çöktü. Bize, çocuklarımıza, sevdiklerimize Grand İsias Oteli mezar oldu. Biz mahkemede bunu herkese gösterdik. İlk alınan bir katu raporu vardı. Katu raporunda da gerçekler ortadaydı. İkinci alınan bilirkişi raporunda da büyük eksiklikler vardı. Bu eksiklikler mahkemeye sunulduğunda yeni bir bilirkişi raporunun Dokuz Eylül Üniversitesi’ne gönderilmesine karar verildi. Bir sonraki duruşmamız 12 Haziran’da. O duruşmada yeni bilirkişi raporunun hazır olması beklenmiyor. Büyük ihtimalle adli tatilden sonraki yeni duruşmaya kalacak.

Biz aileler olarak 26 Nisan’da da tüm kamuoyuna ilk günden beri söylediğimizi söyledik. Orada bir cinayet işlendiğini söyledik. ‘Gerçekler bilimle gelecek’ dedik. Gerçekler ortadadır. 16 saniyede bir binanın 59 kolonu çöktüyse ve çocuklarımıza mezar olduysa nefessiz kalmalarına, ölümlerine neden olduysa bu gerçekler bilimsel raporlarla ortaya çıkacaktır. Avukatlarımızın bize söylediği ve bizim de anladığımız kadarıyla karar aşamasına çok kısa bir süre kaldı. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin vereceği rapora, profesörlerimize ve bilime inanıyoruz. Bu raporda gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyoruz. Mahkeme heyeti de bunu görecektir.”

“Bu insanların da yargılanıp ceza alacaklarına inanıyoruz”

Davada, Grand İsias Otel’in yapım ve ruhsat aşamasında imzası olan belediye görevlilerine yönelik soruşturma izninin çıktığını söyleyen Karakaya, “İsias davasında son gelinen aşamada bu yapının oluşumunda imzası olan belediye görevlilerine soruşturma izni çıktı. Bu büyük bir gelişmedir bizim için. Çünkü biz ilk günden beri bu davanın iki ceza bacağı olduğunu söylüyoruz. Birincisi yani otelin sahiplerine fenni mesullere karşı olan bacağı. İkinci bacağı olan belediyedeki kamu görevlilerine soruşturma izninin çıkması çok büyük bir gelişmedir. Bu binanın yapımında parmağı ve imzası olan tüm sorumluların yargılanmasını istiyoruz. Soruşturma izninin sonunda da bu kişilere yönelik bir iddianame yazılacağına eminiz. Bu insanların da yargılanıp ceza alacaklarına inanıyoruz. Bunun peşini hiçbir zaman bırakmayacağız” ifadelerini kullandı.

“Mahkemenin kararına da atacağı adıma da büyük bir etkisi olacaktır”

Dokuz Eylül Üniversitesi’nden alınacak bilirkişi raporunun davanın seyrine olumlu etkisi olacağına inandıklarını kaydeden Karakaya, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bizler müşteki taraflar olarak mahkemeye üç farklı rapor sunduk. Here bir rapor birbirini destekliyor. Dolayısıyla Türkiye mahkemelerinde gördüğümüz kadarıyla üniversitelerden alınan bilirkişi raporları göz önünde bulunduruluyor. Ve dokuz Eylül Üniversitesi’nde oluşan heyet de bu gerçeklere sessiz kalmayacaktır. Bizim sunduğumuz bilirkişi raporları ve kendi yapacakları testlerle birlikte gerçekleri onlar da ortaya serecektir. Bu mahkemenin kararına da atacağı adıma da büyük bir etkisi olacaktır.”

“Türkiye’de artık başka çocuklar ölmeyecek”

Grand İsias Otel davasından çıkacak sonucundan emsal teşkil edeceğinin altını çizen Karakaya, şunları söyledi:

“Binlerce can gitti. Bu insanlar deprem yüzünden değil, yanlış yapılan binalar yüzünden öldüler. Biz Kıbrıslı aileler olarak sadece kendi dosyamızı değil tüm deprem dosyasını takip ediyoruz. Biz biliyoruz ki Grand İsias Otel’de suçlular olası kastla yargılanıp olası kasttan ceza almalılardır. Kaybedilen 72 can için… Burada 11-16 yaş arası çocuklardan, geleceği çok parlak olan öğretim görevlilerinden, arkadaşlarımızdan bahsediyoruz. Diğer tüm Türkiye’de böyle sorumsuz yapılan binalar yüzünden canını kaybeden insanların davalarını da takip ediyoruz. Grand İsias Otel davasının onlar için de emsal dava olacağına inanıyoruz. Burada bir emsal karar çıkacaktır ve Türkiye’de bazı şeyler değişecektir. Bizler tüm aileler olarak acımızı 16 aydır bir kenara gömdük. Çok büyük bir mücadele veriyoruz. Bu davadan bir emsal karar çıkması gerekiyor ki artık başka çocuklar ölmesin.

Bizler çocuklarımızı kaybettik. Artık geri gelmeyecekler. Ama bu davada bu sorumsuzca iş yapan insanların rant uğruna, para uğruna yapı ruhsatı veren herkesin, Grand İsias Otel yapımında parmağı olan herkes cezalandırıldığı anda bu emsal bir dava olacak ve Türkiye’de artık başka çocuklar ölmeyecek. Biz bunun olmasını istiyoruz. Adalet bilimle gelecek, İsias ortak davamız. Bunun için son nefesimize kadar mücadele edeceğiz yılmayacağız. Bu davanın peşini bırakmayacağız.”