Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, buzdolabı ve fırın açıklamasının ardından tartışmalara neden olan bir yeni açıklama daha yaptı. İstanbul'u 2 buçuk milyar dolar borçla aldığını söyleyen Erdoğan, " Göreve başladığımzıda doğalgazın ulaştığı yer 50 bin aileye dağıtım vardı. Ben görevden ayrıldığımda 1 milyon 250 bine çıkmıştı. Çöp dağları ortadan kalktı, su sorunu ortadan kalktı. Vatandaş bidonlarla küveti dolduruyordu" dedi.
Erdoğan, İstanbul Yeni Havalimanı'nda gerçekleştirilen A Haber - ATV ortak yayını "Cumhurbaşkanı İle Gündem Özel" programında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Yeni sistem demokrasinin ve Cumhuriyetin temel niteliği olan güçler ayrılığını zayıflatmıyor, güçlendiriyor, parlamenter sistemde hükümet meclisi çokluğundan çıktığı için aynı gücün kontrolünün de oluyordu. Hükümetten gelmeyen tasarı Meclis Genel Kurulundan geçme şansı yoktu. Hükümetle Meclisin irtibatını kopartıyoruz. Yeni sistemde bütçe dışında kanun tasarısı gönderme yetkisi bulunmuyor. Yasa teklifi yetkisi sadece milletvekillerine ait, milletvekilleri ilk defa yasama çalışması yapacak. Meclisin hükümeti denetim araçları daha da güçlendirildi. Çok daha sağlıklı bir imkan bulacak. Cumhurbaşkanı ile Meclis arasında dağıtılmış olması bu dengeyi güçlendiriyor. Yeni sistemde herkes kendi işini yapacak."
"Bürokratik oligarşi hantallığı önümüze engel olarak çıktı"
“Mevcut yapının zorlukları nedeniyle çalışmaları önemli bir bölümünü istediğimiz zamanda hayata geçiremedik. Bürokratik oligarşi hantallığı önümüze engel olarak çıktı.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle bu engelleri ortadan kaldıracağız. Çözüm üreten, sonuç üreten devlete ve sonuç odaklı devlet olarak çalışacağız. Daha hızlı karar alıp tüm hizmetlerde sonuç odaklı olacağız. Tüm süreçlerde verim odaklı çalışacağız ve yeniliklere hızla adapte olacağız. Patenti bana ait, bundan dolayı eleştiri aldım. Adeta anonim şirket gibi devleti yönetme kabiliyeti, aynı şekilde devleti yönetelim ki hızla mesafe alalım."
Üçüncü Havalimanı
"Heyecan doluyuz coşku doluyuz. Öncelikle bu beş firmamıza çok teşekkür ederim. Kolay bir eser değil. Arazi olarak devasal bir arazi 76.5 milyon metrekarelik alanda böyle bir havalimanı tesis ediliyor."
"100 bin kişi istihdam edilecek"
"29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda da açılışını yapacağız. Dünya'nın ilkleri arasına girecek. 2023'ten itibaren de dünyada belki de bir numara olacak. 150 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak. Bu havalimanı açıldığında burada 100 bin insan istidamı gerçekleştirilecek."
"Bunlar hiçbir zaman yatırım taraftarı olmaz"
(Bu havalimanına neden karşı çıkıyorlar?) "Dünyada siyasi tarihe baktığımızda, özellikle bu komünist rejim mensupları veya heveslileri, hiçbir zaman bu tür yatırımlara taraftar olmazlar. Sonlara doğru onlar bile aslında bu işe alıştılar. Çok ideal yatırımları, altyapıda yaptılar. Örneğin SSCB'nin altyapı yatırımları, gerçekten çok muhteşemdir. Oralarda 4 gidiş, 4 geliş yollar görürsünüz. Havalimanları öyle. Ama bizdekiler, onlar gibi dahi olamadılar. Onları dahi yakalayamadılar. Bay Kemal konuşuyor. Sabiha Gökçen ile alakalı konuşuyor. Sabiha Gökçen'i, bizden önceki iktidar yaptı. Ellerine sağlık ama işletemedi. O, ona bile karşı çıkıyor. Teşekkür et be. Biz geldik, Sabiha Gökçen'i biz işlettik. Sonra ne oldu? Sabiha Gökçen, ihtiyaca cevap veremez hale geldi. Veremez hale gelince, biz yeni bir terminal binası daha yaptık. Şimdi yeni bir pist daha yapıyoruz. Sabiha Gökçen ihtiyaca cevap veremez durumda olmanın yanında, terminallerle de güçlendirildi. Ama şu anda sorun Bay Kemal'e 'Sabiha Gökçen'de ne yapılıyor?' diye, haberi yoktur."
"O gezici takımlar var ya..."
"O meydanlardaki o gezici takımlar var ya bunların hali bu. Bir dikili ağacınız, bir dikili taşınız olsun. Yok bunlarda böyle bir şey. Şu altında bulunduğumuz çatıda şu ana kadar çalıştırılan insan sayısı 32 bin kişi. Tam manasıyla işletmeye girdiği andan itibaren burada istihdam edilecek insan sayısı 100 bin. Niye bu insanların ekmeğine karşı çıkıyorsunuz?"
İstanbul Yeni Havalimanı 29 Ekim'de işletmeye açıldığı andan itibaren Atatürk Havalimanı'nı Millet Bahçesi'ne dönüştürmek için çalışmaya başlayacağız.
"Biz artık çevreci ve devrimci bir ruha sahibiz"
Bu konuyla ilgili olarak da biz artık çevreci, bu noktada da devrimci bir ruha sahibiz. Bununla beraber biz tüm dünyaya bir mesaj vereceğiz. Biz aynı zamanda çevreciyiz. Biz aynı zamanda yeşili şehrin içine işliyoruz. Bütün bunlarla beraber, orada müze noktasında bunları da gerçekleştireceğiz. Havalimanımızı da en güzel şekliyle tüm dünyanın ve insanlığın hizmetine sunacağız."
ABD'ye F-35 mesajı
"Biz bununla ilgili alternatifleri de üretiriz ama Türkiye senin NATO'da stratejik müttefikin, stratejik ortağın olan Türkiye'ye karşı bu tür bir yanlışa Amerika'nın tevessül etmesi, bir defa Amerika'nın kaybınadır. Biz Türkiye olarak şu ana kadar kararlılığımız neyse bundan sonra da bu kararlılığımızı gösteririz. Oradan olmazsa bir başka yerden olur, daha da olmazsa biz kendi uçağımızı üretir hale de geleceğiz. Şu anda onun da çalışmalarını yapıyoruz. 4.5 ton ağırlığında ve 1.5 ton bomba taşıyabilecek olan bir uçak üretiyoruz. Buraya geldik. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı."
"Biz bunları aşacağız. Bizim TİKA, buna hakaret ediyor. Uluslararası vedari iftarımız. TİKA gibi kuruluşumuza saygısızlık yapacaksın. Oldu olacak Kızılay'ı da kapat. Bu nasıl bir mantıktır. Hızlı treni Sivas'a sokmayacakmış. Hızlı tren göçü hızlandırırmış. Sivaslı kardeşim neden bunun lüksünden istifade etmesin. Güya Sivaslısın."
Kandil açıklaması
"Bakın şu anda bizim güney bölgemizde, Fırat'ın batısı ve doğusu, iki operasyon ağımız var. Fırat'ın batısında bu işleri ağırlıklı Rusya'yla yürütüyoruz, doğusunda ise ağırlıklı olarak koalisyon güçleriyle yürütürüz ama batıda İran da zaman zaman bizimle beraber bu çalışmaların içerisinde bulunuyor. Bir hafta olmadı daha, 20 uçakla 10 noktayı istihbaratımızın verdiği koordinatlar çerçevesinde vurduk. Başarılı bir operasyondu ama Temel Efendi 'Boş dağları vuruyorsunuz, vuracaksın...' Geçen yeni bir operasyon yaptık. Bu operasyonda da istihbaratımız bunların lider kadrolarını toplantı halinde oluşlarının bilgisini verdi ve onları toplantı halinde uçaklarımız vurdu ve 35 lider kadrodan bunların adamı öldü, etkisiz hale geldi. Arada bir tane daha oldu operasyon ve bu operasyonlar devam ediyor. Bay Muharrem biz bununla ilgili ne İran'dan izin aldık ne ABD'den izin aldık, biz kendi göbeğimizi kendimiz kesiyoruz, kaldı ki bir çok yerde de İran ile zaten ortak hareket ediyoruz. "
“Vatandaş bidonlarla küvet dolduruyordu”
"Haliç'ten geçmek mümkün değildi. CHPnin belediye başkanı olan Ümraniye'de çöplük patlamış, 39 vatandaşımız ölmüştü. Hangi yüzle vatandaşın karşısına çıkıyorlar. Dağları deldik, İstanbul'a su getirdik. Göreve başladığımzıda doğalgazın ulaştığı yer 50 bin aileye dağıtım vardı. Ben görevden ayrıldığımda 1 milyon 250 bine çıkmıştı. Çöp dağları ortadan kalktı, su sorunu ortadan kalktı. Vatandaş bidonlarla küveti dolduruyordu. 2 buçuk milyar dolar borçla aldım İstanbul'u"