HDP'nin Ekonomiden sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, partisinin bütçe kanununda değişiklik öngören kanun teklifini anlattı. Hükümetin son yıllarda çıkardığı bütçelerdeki harcama tercihlerinin Cumhurbaşkanlığı konutlarına, belirli şirketlere verilen proje ihalelerine ve güvenlik politikalarını kapsadığını ifade den Paylan, kendilerinin getirdiği değişiklik teklifinin halkı ve halkın sağlığını öncelediğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 100 bin lira maaş aldığını ve bürokratların lüks harcamalar yaptığını dile getiren Paylan, “Asgari ücret 2 bin 300 lira iken bir milletvekili 23 bin lira alamaz. Önce siyasetçiler fedakarlık yapmalı. Vekil maaşlarının yarıya düşürülmesini önerdik” dedi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, HDP'nin önerdiği bütçe yasasında değişikliğin ayrıntılarını, kabul edilmesi halinde topluma nasıl yansıyacağını ve partisinin ekonomi politikaları hakkındaki görüşlerini Şirin Payzın’a anlattı.
Yeni tip Koronavirüs nedeniyle özellikle günü birlik çalışan milyonlarca insanın bütün gelirlerinin kesildiğini belirten Paylan, hükümetin “vatandaşa para dağıtması gerekirken, IBAN göndererek vatandaştan para istediğini” söyledi. HDP’nin getirdiği bütçe kanununda değişiklik teklifinin ayrıntılarını paylaşan Paylan, bütçedeki harcama tercihlerini değiştirerek 200 milyar TL elde edileceğini ve bununla işsiz kalanlara, iş yeri kapanan esnafa ve çiftçilere 6 aylık gelir desteği sağlayabileceklerini bunun yanı sıra öğrencilerin KYK borçlarının da kapatılacağını söyledi. Paylan teklifin elektrik, su, doğalgaz ve internetin ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmasını da içerdiğini belirtti.
Siyasetçilerin ve bürokratların lüks araçlara bindiğini bakanların ulaşımını özel uçaklarla yaptığını hatırlatan Paylan, “Burada lüks araba saltanatı var. O uçaklar satılmalı ve bu sayede elde edilen kaynaklar yoksul halka verilmeli. Hükümet bütçe tercihlerini bu şekilde değiştirirse bütün vatandaşlarımızı güvence altına alabiliyoruz. Kaynak var sorun Saray’ın tercihlerinde” diye konuştu.
İktidarın bütçeyi güvenlik bir bakış açısıyla hazırladığını dile getiren Paylan, “2014 yılında barış süreci sürerken MİT, polis, asker bütün güvenlik harcamalarının toplamı 50 milyar TL iken 2020 yılına geldiğimizde 200 milyar TL oldu. Biz diyoruz ki parayla güvenlik olmaz. Barışçı politikalara dönersek bu güvenlik harcamaları düşer dedik ama maalesef iktidar tercihini yeniden Suriye’deki Libya’daki maceraların peşinde kullandı. Daha çok öğretmen daha çok sağlık emekçisi yerine daha çok polis ve bekçi istihdam etti. Bu tercihleri ile de maalesef bütçe kaynaklarını tüketti. Bir devlet sosyal devlet olup olmadığını böyle pandemi günlerinde yani kriz dönemlerinde belli eder” dedi.
Ücretsiz izin için verilen 1170 lira için ‘sefalet ücreti’ ifadesini kullanan Paylan, ücretsiz izne çıkarılanların da işsiz sayılması gerektiğini sözlerine ekledi.
