30 Ocak 2023 11:03
T24 Haber Merkezi
Altılı Masa'yı oluşturan siyasi partilerin genel başkanları, seçim beyannamesi niteliğindeki, devlet yönetimindeki hedefleri, reformları, politikaları, projeleri içeren Ortak Politikalar Mutabakat Metni'ni açıkladı. Adalet sisteminden, kamu yönetimine; ekonomiden sektörel politikalara; eğitim ve sosyal politikalardan dış politikaya 9 başlık 240 sayfadan oluşan metinle birlikte Millet İttifakı'nın yol haritası belirlendi.
Yeni bir Meclis iç tüzüğü hazırlaması, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nu kaldırılması, seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi, siyasi partilere kapatma davası açılması için TBMM’nin izninin zorunlu hale getirilmesi, bazı bakanların yeniden düzenlenmesi, Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya Köşkü'ne taşınması, Liselere Geçiş Sınavı’nın ve YÖK’ün kaldırılması, Kanal İstanbul projesinin iptali, Atatürk Havalimanı'nı yeniden uçuşa uygun hale getirilmesi, asgari ücret tespitinde ILO Sözleşmesi’nin uygulanması gibi vaatler yol haritasında dikkat çekti.
MUTABAKAT METNİNİN TAMAMI İÇİN TIKLAYIN.
Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal salona geldi.
6 lider salona birlikte geldi
Ortak Mutabakat metni 9 ana başlık altında 2 binin üzerinde yeni düzenlemeyi içeriyor. Metin, “Hukuk Adalet ve Yargı”, “Kamu Yönetimi”, “Yolsuzlukla Mücadele, Şeffaflık ve Denetim”, “Ekonomi, Finans ve İstihdam”, “Bilim, AR-GE, Yenilikçilik, Girişimcilik ve Dijital Dönüşüm”, “Sektörel Politikalar”, “Eğitim ve Öğretim”, “Sosyal Politikalar”, “Dış Politika, Savunma, Güvenlik ve Göç Politikaları” başlıklarında oluştu.
Toplantı öncesinde hazırlanan “Ortak Politikalar Mutabakat Metni” kitapçığı salondakilere dağıtıldı. 240 sayfalık ana başlık, 75 alt başlık, 2300'den fazla somut hedef yer alıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Faik Öztrak, “Millet İttifakı kuvvetler ayrılığını tesis eden, özgürlükçü, adil parlamenter sistem diyor. Onun için Millet İttifakı etkin, katılımcı yasama, istikrarlı, şeffaf, hesap verir yürütme, bağımsız ve tarafsız yargı diyor. Yasama reformuyla Meclis’in faaliyetlerine çoğulculuğu sağlayacak, yeni bir Meclis iç tüzüğü hazırlayacağız” dedi.
Öztrak konuşmasını şöyle sürdürdü:
Kanun yapım süreçlerini demokratikleştireceğiz. Meclis’te istişare ve müzakereyi etkisizleştiren torba kanun uygulamasına son vereceğiz. Milletlerarası sözleşmesinden çekilme yetkisini sadece TBMM’de olmasını anayasal güvence altına alacağız. Meclis’in yürütme organını millet adına denetleme yetkisini güçlendireceğiz.
Bütçe hakkı TBMM’nin devredilmez bir yetkisi ve denetim aracı olacak. Meclis’te Kesin Hesap Komisyonu’nu kuracağız. Komisyon başkanı ana muhalefet milletvekilleri arasından seçilecek.
Yürütme reformuyla cumhurbaşkanını 7 yıl için sadece bir dönem seçilmesi kuralı getirerek tarafsızlığını güvence altına alacağız. Cumhurbaşkanı, 85 milyonun cumhurbaşkanı olacak."
Başbakanı, bakanları yönetimde etkin hale getireceğiz. OHAL yasasından kaynaklanan tüm işlem ve eylemlerin yargı denetimine tabi olmasını sağlayacağız.
Yargı reformuyla bağımsız ve tarafsız yargı için Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nu kaldıracağız, yerine Hâkimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki kurul kuracağız. Adalet Bakanı ve müsteşarı Hâkimler Kurulu’nda yer almayacak.
Hâkimler idari görevleri bakımından Adalet Bakanlığı’na bağlı olmayacak. Özel yargılama usüllerine ve özel yetkili mahkemelere son vereceğiz. Görevini kötüye kullanarak AYM veya AİHM’in hak ihlali kararına yol açan hâkim ve savcılara neden oldukları tazminat ve zararın rücu edilmesini sağlayacağız. Tutuklamanın istisna olması ilkesinin titizlikle uygulanması için gerekli tedbirleri alacağız. Savunma mesleğini anayasal güvenceye kavuşturacağız.
Ceza yargılamalarında, duruşma salonlarında iddia ve savunmanın fiziki olarak eşit konumda olmasını sağlayacağız. Kadınlar için adli yardımın ve zorunlu müdafiliğin kapsamını genişleteceğiz.
AYM üyeliklerine hülle yöntemiyle atama yapılmasını önleyeceğiz. Seçim ve siyasi partiler mevzuatında millet iradesinin TBMM’ye en geniş, en demokratik biçimde yansımasını sağlayacak düzenlemeleri yapacağız.
Seçim barajını yüzde 3’e düşüreceğiz. Siyasi partilere kapatma davası açılması için TBMM’nin iznini zorunlu hale getireceğiz.
Basın özgürlüğünü sağlayacağız. İnternet mevzuatını ifade özgürlüğünü kısıtlamayacak ve kişilik haklarını ihlal etmeyecek şekilde yeniden düzenleyeceğiz.
Kamu yönetimini, hukuka uygunluk, şeffaflık, tarafsızlık, liyakat ilkelerine göre yeniden düzenleyeceğiz. Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki kurulları ve ofisleri lağvedeceğiz.
Bunların görev ve yetkilerini ilgili bakanlıklara devredeceğiz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı olarak; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı İklim, Çevre ve Orman Bakanlığı olarak; Ticaret Bakanlığı’nı Esnaf ve Ticaret Bakanlığı olarak yapılandıracağız.
Hazineyi Maliye Bakanlığı’ndan ayıracak ve ayrı bir bakanlık şeklinde yeniden yapılandıracağız. Şehircilik ve Afet Yönetimi, Bilişim ve Yenilikçilik Bakanlıklarını kuracağız. Bakan yardımcılıklarını kaldırıp liyakate dayalı müsteşarlık sistemini kuracağız. Strateji ve Planlama Teşkilatı’nı kuracağız. Yerel yönetimler reformunu hayata geçireceğiz. Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki vesayetine son vereceğiz.
Seçimle gelenin seçimle gitmesini güvence altına alacağız. Belediyelerin aldığı payları artıracağız Muhtarlık temel kanununu çıkaracağız. Kamuya personel alımında mülakat uygulamasına son vereceğiz. Liyakat ve eşitlik ilkelerini hâkim kılacağız. Üst düzey görevlerdeki kadın yöneticilerin sayısını artıracağız. Kamu çalışanaları arasında maaş adaletini sağlayacağız. TBMM’de Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu’nu kuracağız.
Rüşvet ve yolsuzluk suçlarında yargılama süreçlerini hızlandıracağız, zaman aşımını kaldıracağız. Bu suçlar af kapsamına alınmayacak."
DEVA Partili İbrahim Çanakçı, “Altı parti olarak tam bir mutabakatla hazırladığımız Ortak Politikalar metnimizde kapsayıcılığı merkezine alan yeni nesil bir kalkınma stratejisi ortaya koyuyoruz.” dedi.
Çanakçı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Temel ekonomik hedeflerimiz kapsamında enflasyonu iki yıl içinde kalıcı olarak tek haneye indireceğiz, hayat pahalılığını sonlandıracağız. Enflasyonla mücadeleyi tavizsiz bir biçimde sürdürürken ortalama büyüme hızını yüzde 5'in üzerine çıkaracak, dolar cinsinden kişi başına milli gelirimizi 5 yılın sonunda en az 2 katına yükselteceğiz. 5 yılda en az 5 milyon yeni iş yaratacağız. Ucube sistem sonrasında yeniden gündeme gelen aşırı yoksulluğu sıfırlayacağız.
Merkez Bankası'na fiyat ve finansal istikrarı sağlama dışında sorumluluklar yüklemeyeceğiz. Banka üst yönetiminin kendi kanunu dışında görevden alınmasını önleyeceğiz.
Bankanın İstanbul'daki birimlerini en kısa sürede başkentimiz Ankara'ya geri taşıyacağız.
Kamuoyunda 128 milyar dolar olarak bilinen arka kapı döviz satışlarındaki hukuksuzlukların takipçisi olacak, yeni dönemde rezerv yönetimini tam bir şeffaflık içinde yürüteceğiz. Kur korumalı mevduatta yeni hesap açmayacak, mevcut hesapları vadelerinin sonunda kapatacağız.
Hükümet bir yandan ülkemizin kaynaklarını şatafat ve gösteriş için israf ederken, diğer yandan oluşan kamu açıklarını ve hasarları halının altına süpürerek gizlemeye çalışmaktadır. Bu nedenle iktidara gelir gelmez, Cumhurbaşkanı’na bağlı deneyimli denetim uzmanlarından oluşan durum ve hasar tespit komitesi oluşturacağız. İtibar gerekçesine sığınılarak yapılan tüm gereksiz harcamalara son vereceğiz.
Cumhurbaşkanlığı’nı Çankaya Köşkü'ne taşıyacağız. Cumhurbaşkanı’na tahsisli saray ve köşkleri halkın kullanımına açacağız.
Cumhurbaşkanlığı envanterindeki uçakları satıp yerine orman yangını söndürme uçakları alacağız. Kamu görevlilerinin birden fazla yerden maaş almasına son vereceğiz. Ülkemizin kaynaklarını Kanal İstanbul gibi rant projeleri yerine tarımsal sulama projeleri için kullanacağız. İşyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız.
İstanbul’u finans merkezi haline getireceğiz. İstihdam teşviklerini sadeleştireceğiz. Gençlerimiz için garantili yetenek programları başlatacağız. İşsizlik fonunu amacı dışında kullanılmasını önleyeceğiz.
Demokrat Partili Bülent Şahinalp, “Seçimlerden sonra uygulayacağımız bilim politikası ile Türk bilim dünyasının kaybettirilen ulusal yetkinliğini ve uluslararası saygınlığını cumhuriyetimizin kuruluşundaki bilimsel atılım felsefesine uygun şekilde yeniden tesis edecek, Türkiye’yi bilimsel ve teknolojik cazibe merkezi haline getireceğiz." dedi.
Şahinalp şu ifadeleri kullandı:
"Bilim politikamızı insan, özgürlük, demokratik eğitim, bilimsel düşünme, girişimcilik ve teknoloji üretimi odaklı bir anlayışla yürüteceğiz. Beyin göçünü engellemek ve tersine beyin göçünü gerçekleştirmek için eğitim sistemimizi özgürlükçü ve yenilikçi müfredatla donatacak, gerekli özgür düşünce ve çalışma ortamını oluşturacağız.
Tüm Türkiye'yi "teknopark" yapacağız. Bilgisayar, tablet, telefon gibi dijital cihazlar üzerindeki vergi yükünü azaltacağız.
6-25 yaş arasındaki tüm öğrencilerimize ve gençlere aylık 5 GB internete bedava erişim hizmeti sağlayacağız.
Meydanlar, kütüphaneler gibi ortak kullanım alanlarında kesintisiz ve ücretsiz internet hizmetini vereceğiz. Eğitimi yeniden yapılandıracağız. Devlet okullarındaki öğrencilerimize ücretsiz süt, su ve öğlen yemeği vereceğiz.
Sınav güvenliğini kamu vicdanında hiçbir tereddüt oluşturmayacak şekilde mutlaka sağlayacağız. Orta öğrenime geçişlerde sınav odaklı değil süreç odaklı bir sistemi geliştireceğiz.
LGS’yi süreç içinde tamamen kaldıracağız. Üniversiteye girişte yılda bir kere yapılan sınav yerine çoklu sınav imkanı sunacağız. Zorunlu eğitimi 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız. YÖK’ü kaldıracağız. Öğretmen atamalarında mülakatı kaldıracağız."
Gelecek Partili Feridun Bilgin, “Tarım ve Orman Bakanlığı’nı, Tarım ve Gıda Güvenliği Bakanlığı olarak yeniden yapılandıracağız. Tarım Kanunu’nda öngörülmesine rağmen, bugüne kadar hiç uyulmayan tarımsal destekleri, gayrisafi millî hasılanın yüzde birinden az olamayacak şekilde verecek, havza bazlı, sürdürülebilir ve etkin bir biçimde uygulayacağız. “ diye konuştu. Bilgin konuşmasında şunları dile getirdi:
“Tarımda indirimli elektrik tarifesi uygulayacak, sulama ve elektrik faturalarının hasattan sonra tahsil edilmesini sağlayacağız. Tarım ürünlerinde taban fiyatları; maliyet, kur, enflasyon ve insan onuruna yaraşır gelir sağlayacak şekilde belirleyeceğiz. Parite uygulaması getirerek, süt ve et üreticilerini yem fiyatlarındaki artışlara karşı koruyacağız.
Mazot, gübre, yem ve tohum gibi girdi desteklerini; çiftçi tarlasını sürmeden, süt sağılmadan, besi hayvanı kesime gitmeden önce verecek, diğer destek ödemelerini, üretim sonrası 90 gün içinde ödeyeceğiz.
Ziraat Bankası’nı tekrar çiftçinin bankası yapacağız. Üreticiden tüketiciye kadar pazarlama zincirini kısaltacak, üretici örgütlerinin lojistik kapasitelerinin artırılmasına yönelik destek sağlayacağız.
Hasat dönemi öncesi ve hasat döneminde, ithalata izin vermeyeceğiz.
Topraktan sofraya gıda güvenliğini sağlayacak, doğru ve güncel bilgileri toplumla paylaşacağız. Zirai ilaç ve gübre kullanımının takibini kontrol altına alarak, kalıntı oranını uluslararası normların altına düşüreceğiz. Sanayi üretimi ve ihracatını ileri teknolojiye dayanan, yüksek katma değerli yapıya dönüştürecek, ihracatta yüksek teknoloji ürünlerinin payını yüzde 10’lara, orta-yüksek teknoloji yoğunluğunu yüzde 40’lara taşıyacağız.
Savunma sanayimizi çok daha ileri bir noktaya taşıyarak, ülkemizin savunma sanayii alanındaki dışa bağımlılığını azaltacak, çift kullanımlı ileri endüstriyel teknolojilerin gelişimine öncülük yapacak bir ekosistem oluşturacak, silahlı kuvvetlerimizin operasyonel gücünü ve caydırıcılığını artıracağız.
KOSGEB tarafından KOBİ'lere verilen faizsiz kredi desteğini objektif kriterlere bağlayarak şeffaf hale getirecek, hibe desteklerini artıracağız.
Ticaret Bakanlığı'nı, Esnaf ve Ticaret Bakanlığı şeklinde yeniden yapılandıracağız. Esnafımızın salgın sürecinde kullandığı kredilerin faizleri ile BAĞ-KUR ve vergi borçlarının faizlerini silecek, kalan anaparanın uygun vadede ödenmesini sağlayacağız. Esnafımıza emekli olabilmesi için, geriye doğru borçlanma hakkı tanıyacağız. Esnafımızın, kısa çalışma ödeneği gibi gelir kaybını telafi edecek uygulamalardan faydalanmasını sağlayacağız. Küçük esnafımızı zincir marketler, büyük marketler, AVM’ler karşısında korumak ve haksız rekabeti önlemek amacıyla, gerekli düzenlemeleri hızla hayata geçireceğiz.
Elektrik Piyasası, Doğalgaz Piyasası, Petrol Piyasası gibi temel kanunlardaki rekabete aykırı imtiyazları yeniden düzenleyeceğiz. Yeşil enerji dönüşümünü dikkate alarak, yenilenebilir enerjiye sağlanacak teşvikleri düzenleyeceğiz. Rüzgâr enerjisinde; yatay, dikey, kara ve deniz üstü olmak üzere tüm alternatifleri değerlendirecek, AR-GE ve yatırım faaliyetlerini destekleyeceğiz. Yüksek fiyatlı mevcut doğal gaz anlaşmalarını yeniden müzakere edeceğiz.
Akkuyu Nükleer Santral Projesi’nin mevcut durumunu ve sözleşme detaylarını, anlaşma dışında verilmiş olan hakları ve üstlenilen yükümlülükleri, gözden geçireceğiz. Türkiye’nin sahip olduğu maden kaynaklarının aranmasına hız verecek, sektörün milli gelirdeki payını artıracağız. Üretilen madenleri yarı mamul veya mamul ürün haline getirecek yatırımları teşvik edecek, Türkiye’yi hammadde ihraç edip, yarı mamul ve mamul ürün ithal eden ülke olmaktan kurtaracağız.
Kanal İstanbul projesini göreve başladığımız gün iptal edecek, bugüne kadar yapılan iş ve işlemleri hukuki, ekonomik, ekolojik ve teknik olarak incelemeye alacağız. Ulaşım modları arasındaki eksik bağlantıları ve darboğaz oluşturan noktaları gidereceğiz. Şehir içi ve şehirlerarası yolcu ve yük taşımacılığında; başta modern raylı sistemler, metro, demiryolu, deniz yolu ve iç su yolları olmak üzere, alternatif ulaşım türleri ve sistemlerini devreye sokacağız.
Akıllı yollar projesini pilot olarak başlatacak, geleceğin otonom yollarına ilişkin bilgi ve tecrübe birikiminin oluşmasını sağlayacağız.
Araç muayene istasyonu sayısını artıracak ve rekabete açacağız. Atatürk Havalimanı'nı yeniden uçuşa uygun hale getireceğiz. Liman ve tüm kıyı tesislerinin bütüncül bir yaklaşımla kuruluş, işletme ve idamesinde temel yaklaşım ve ilkeleri ortaya koyacak, Kıyı Politika Belgesi ve Kıyı Master Planını hazırlayacağız. Türk sahipli gemi filosunun rekabet gücünü artıracak, kendi yüklerimizi kendimizin taşımasını sağlayacak adımları atacağız. Karayolu, demiryolu, deniz ve hava taşımacılığını entegre olarak dikkate alan intermodal lojistik merkezlerini gerçekleştirecek bir yaklaşımla, Türkiye Lojistik Master Planı’nı yeniden hazırlayacağız.
Sanatçıların bir araya geleceği, konaklama, sağlık ve bakım hizmetlerinin verileceği, Sanatçı Dayanışma Merkezleri kuracağız. Kütüphaneleri yaşayan mekanlar haline getirecek, 7/24 Kütüphaneleri teknolojik altyapı destekleri ile yaygınlaştıracağız.
Yeni bir İklim, Çevre ve Orman Bakanlığı kuracağız. Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum sağlamak için, Yeşil Ekonomiye Geçiş Programı'nı yürürlüğe koyacağız. Yurt içinde kuracağımız karbon fiyatlama sistemlerinden elde edilecek gelirlerle, sektörlerin dönüşümünü finanse edecek ”Yeşil Dönüşüm Fonu”nu kuracağız. Çevre İhtisas Mahkemeleri kuracak, Türk Ceza Kanunu’ndaki çevre suçlarının kapsamını genişletip, cezalarını artıracağız. Tek kullanımlık plastikleri, kademeli olarak hayatımızdan çıkartacağız. Siyanür, sülfürik asit, silika gibi zehirli toksik kimyasal maddelerin kullanımını içeren ayrıştırma tekniklerini yasaklayacağız. Yeni termik santral yapmayacağız. Cumhurbaşkanı’na ormanlık alanın vasfını değiştirme yetkisi veren Orman Kanunundaki maddeyi yürürlükten kaldıracağız.
Orman köylülerinin gelirini artıracak alternatif geçim kaynakları oluşturacak, gerekli destek ve teşvikleri sağlayacağız. Ormanlar ile nitelikli doğa, tarım, korunan ve sulak alanlarda, çevreye zarar veren tesislere izin vermeyeceğiz. Yanan orman alanlarına verilen yasaya aykırı imar izinlerini iptal edeceğiz. Su havzalarını, sulak alanları ve su varlığımızı koruyacak, herkesin ücretsiz, güvenilir suya erişim hakkını yasal güvenceye kavuşturacak bir Su Kanunu çıkaracağız.
Sanayi başta olmak üzere her alanda, “Su Ayak İzi” hesaplamalarını dikkate alan projeleri destekleyeceğiz. Göl ve nehirlerimiz için risk haritaları oluşturacak, çölleşmekte olan göl ve nehirlerimiz için acil eylem planlarını uygulamaya koyacağız.
Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı kuracağız. Hem merkezi yönetimin hem de yerel yönetimlerin imar planı çalışmalarında, ilgili tüm paydaşlara danışılmasını zorunlu hale getireceğiz. İmar planı değişikliklerini parsel bazlı olmaktan çıkararak, bölge bazlı hale getirecek, bölgede yaşayanların büyük kısmını etkileyecek projeleri halk oylamasına sunacağız. Merkezi ve yerel yönetim iş birliğinin sağlanacağı, mülkiyet hakkının ihlal edilmeyeceği bir Kentsel Dönüşüm Yasası çıkaracak, deprem ve sel açısından en riskli bölgelerden başlamak üzere, bir kentsel dönüşüm programını derhal uygulamaya koyacağız. Afet Çerçeve Kanunu çıkartarak, afetler ile ilgili mevzuatı ve kurumsal yapılanmayı tüm yönleriyle yeniden düzenleyeceğiz. Afet yönetimini etkisizleştiren imar afları çıkarılmasına son vereceğiz. Toplanan afet vergilerinin, afetin zararlarını azaltacak tedbirler ve afet- sonrasındaki rehabilitasyon çalışmaları için harcanmasını sağlayacağız. DASK’ı tüm afet türlerini ve konut harici yapıları da kapsayacak şekilde geliştireceğiz."
İyi Partili Ümit Özlale, “Maalesef bu ülkede yoksulluğu azaltmayı değil onu yönetmeyi tercih eden bir iktidar var. Peki biz ne yapacağız? Yoksulluğu, fırsat eşitsizliğini, açlığı bu ülkenin hafızasından sileceğiz.” değerlendirmesini yaptı.
Özlale şunları kaydetti:
“Bu ülkenin giderek ağırlaşan çocuk yoksulluğu sorunu var. 7 milyon yoksul çocuğumuz var. Bu çocuklar karınlarını doyurabilme kaygısı yaşıyorlar. Biz bu çocuklarımıza çocukluklarını yaşamayı vaat ediyoruz. Nasıl mı? İlk projemiz devlet okullarında okuyan bütün çocuklarımıza bedava kahvaltı ve öğle yemeği vereceğiz. İktidarımızda hiçbir çocuk aç kalmayacak. Hiçbir anne ve baba çocuğunun cebine harçlık koyma kaygısı taşımayacak.
Yoksul ailelere başta süt ve bebek maması olmak üzere gıda ve hijyen desteği vereceğiz. Ulusal ebeveynlik programını hayata geçireceğiz. Nasıl çocuk yetiştirileceğini bütün vatandaşlarımıza anlatacağız. Çocukların şiddet, cinsel istismar ve sömrüsüne karşı her türlü tedbiri alacağız. Sokakta yaşamak zorunda bırakılan, çalıştırılan, dilendirilen bütün yavrularımızı koruma altına alacağız.
Vatandaşla hak temelli ilişki kuracağız. Geliri belirli bir düzeyin altındaki ailelere insan onuruna yakışır bir yaşam desteği sağlayacağız.
Emekliler için ne yapacağız? Daha uzun süre çalışanın daha fazla emekli aylığı almasını sağlayarak hakkaniyet ilkesini gözeteceğiz. Emekli aylıklarının artışında sadece enflasyonu değil büyümeden kaynaklı refah artışını da hesaba katacağız.
İsteğe bağlı sigorta ile emeklilik hakkı bulunan ev kadınlarının borçlanma hususunda iyileştirme sağlayacağız.
Bugün Türkiye bir kayıtdışı cenneti. Düzensiz göçle bilerek hendek haline getirdikleri ülkemizde çalışma hayatı olabildiğince kuralsız. Her 4 çalışandan biri güvencesiz. Artık ülkemizde kaçak yabancı işçi çalışmayacak. Türkiye’yi yol geçen hanına dönüştüren vize rejimini yeniden düzelteceğiz. Çocuk işçi çalıştırılmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Çocuk sömürüsüne dur diyeceğiz.
Asgari ücret tespitinde ILO Sözleşmesi’ni onaylayacağız. Ülkemizin konut sorununu da çözeceğiz. TOKİ asıl görevine geri dönüp sadece sosyal konut ödeyecek. Dar gelirli ailelere peşin para vermeden kira öder gibi konut sahibi olacak.
Üniversite öğrencilerimizin barınma sorununu çözeceğiz. Öğrencilerimiz modern ve üniversitesine yakın devlet yurtlarında kalacak. Öğrencilerimizin ne olduğu belirsiz vakıfların, derneklerin yurtlarında kalmaya mecbur bırakmayacağız.Üniversite öğrencilerimizin barınma sorununu çözeceğiz. Öğrencilerimiz modern ve üniversitesine yakın devlet yurtlarında kalacak. Öğrencilerimizin ne olduğu belirsiz vakıfların, derneklerin yurtlarında kalmaya mecbur bırakmayacağız.
Yabancıların gayrimenkul alarak vatandaş olmalarının önüne geçeceğiz. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı doktorlarına giderse gitsinler demeyecek. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı sağlık çalışanlarını ülkemize nasıl döndürürüm diye endişe edecek.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı doktorlarına giderse gitsinler demeyecek. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı sağlık çalışanlarını ülkemize nasıl döndürürüm diye endişe edecek. İlaç krizine son vereceğiz"
Tüm şehirlerimizi engelli dostu şehirler olarak tasarlayacağız. Geçtiğimiz yıl Türkiye 334 kadın kadın cinayetine kurban gitti. Aileyi koruyacağız diye ailenin üstünde tepinen iktidar kadınları şiddet karşısında korumasız bıraktı. Kendisi gibi düşünmeyelere sürtük diyen şahıs kadınların onurunu ayaklar altına aldı.
Biz kadını aşağılayan ve eve hapseden zihniyeti değiştireceğiz. İstanbul Sözleşmesi yaşatır!
Türkiye’yi bir narkodevlet olmaktan kurtaracağız. İktidarımızda çetelerle boy boy fotoğraf çektiren bir İçişleri Bakanı olmayacak.
Saadet Partili Sabri Tekir, “Dış politikada ideolojik yaklaşımlara dayalı uygulamalara meydan vermeyeceğiz. Dış politikanın kendine bağımsız bir sürekliliği vardır. Başka kurumların müdahalesiyle değiştirilmesi söz konusu olmamalıdır. Dışişleri Bakanlığı’na eleman alımını biraz önce görselde belirtildiği gibi objektif, güvenilir, siyasi tercihlerden uzak, liyakate dayalı, kapsamlı bir sınav sistemi ile yapacağız. Bakanlığa alacağımız personele, kuracağımız Diplomasi Akademesi’nde üst düzey bir formasyon sağlayacağız.” açıklamasını yaptı.
Tekir, "Türkiye ile AB’nin sığınmacılar konusunda ortak sorumluluk ve külfet paylaşımını sağlamaya çalışacağız. AİHM kararlarını uygulayacağız. Ortadoğu Bölgesindeki ülkelerinin bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüklerine saygı duyacak, iç işlerine karışmayacak, aralarındaki sorunlarda 'taraf tutan' değil 'çözümleri kolaylaştıran' olacağız. Askeri liseleri, harp akademilerini açacağız. Güvenlik şûrası düzenleyeceğiz. Teröristle mücadeleyi kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz." diye konuştu.
© Tüm hakları saklıdır.