Ekonomi

Uğur Gürses: 2001 krizinden sonraki en büyük ve yıkıcı enflasyonu yaşıyoruz, önümüzdeki aylarda yavaşlayan bir ekonomi göreceğiz

T24 ekonomi yazarı Uğur Gürses, Murat Sabuncu'ya yorumladı

03 Ocak 2022 11:13

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumlayan T24 ekonomi yazarı Uğur Gürses, Türkiye'nin 2001 krizinden sonraki en büyük ve yıkıcı enflasyonunu yaşadığını söyledi.  "2001 krizinden sonraki en büyük enflasyon bu, göstere göstere geldi" diyen Gürses, metropollerde yaşayan beyaz yakalılar ve asgari ücretlilerin alım gücünün daha çok düşeceğini belirterek önümüzdeki aylarda ekonominin de giderek yavaşlayacağını dile getirdi.  

"İstihdamın arttığı doğru değil"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın  istihdam artışı yaşandığına ilişkin açıklamasını da değerlendiren Gürses, "Haftada 1 saat bile çalışsa işgücünde sayılan kesim 1 milyonu aştı. Örtülü işsizler istihdamı arttırmış gibi görünüyor ama aslında orada da bir illüzyon var. İstihdamın arttığı doğru değil" ifadelerini kullandı. 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) aralık ayına ilişkin enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre enflasyon aralıkta aylık bazda yüzde 13,58 oranında artış gösterdi. Yıllık enflasyon ise yüzde 36,08'e yükseldi. Üretici enflasyonu ise aralıkta aylık bazda yüzde 19,08, yıllık bazda ise yüzde 79,89'a çıktı. Söz konusu enflasyon ise beklentilerin üzerinde gerçekleşti. 

T24 ekonomi yazarı Uğur Gürses, TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarını, enflasyon rakamlarının ne anlama geldiğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ekonomiye ilişkin açıklamalarını Murat Sabuncu'ya yorumladı.

“Filmin bitmediğini görüyoruz”

Açıklanan enflasyon rakamlarının yaşananlara bakıldığında öngörülebilir olduğunu belirten Gürses, Merkez Bankası başkanlarının değişmesi, siyasi direktifle yapılan faiz indirimlerinin yarattığı sonuçların enflasyon rakamlarında açık bir şekilde göründüğünü söyledi. Üretici fiyatları endeksindeki tablo için de ‘korkunç’ ifadesini kullanan Gürses, “Örneğin ara malı fiyat artışı yüzde 92. Yüzde 80’lik bir üretici maliyet artışı da var. Böyle bakınca daha filmin bitmediğini görüyoruz. Şubat-Mart aylarında bunun yansımalarını göreceğiz” dedi. 

“Faiz indirme takıntısı sebep, enflasyon sonuç”

2002 yılında yüzde 35’lik bir enflasyon hedefi konulduğunu yıl sonunda yüzde 29,7 enflasyon yaşandığını belirten Gürses, “Özeti şu; 2001 krizinden sonraki en büyük enflasyon bu. Bu zaten göstere göstere gelen bir şeydir. Ben bunu ağır çekimde bir tren kazası olarak niteliyordum. Faiz indirimleri geldiği zaman yapmayın etmeyin böyle bir kuram yok diyen iktisatçıları Cumhurbaşkanı Erdoğan,  mandacı iktisatçılar olarak tanımlamıştı. Şimdi büyük bir facia var. Buradan görüyoruz ki faiz indirme takıntısı sebep enflasyon sonuç” diye konuştu. 

"Yüzde 36 bile düşük hesaplanmış bir sonuç"

Enflasyon rakamlarını yorumlayan Gürses, “TÜİK’e göre mal fiyatları yüzde 41 artmış, hizmet fiyatı ise yüzde yüzde 22 artmış. Benim de gördüğüm gıda ve enerji gibi fiyat dalgalanması yüksek olan ürünleri dışarda bırakırsak çekirdek enflasyon kabaca yüzde 37-38 civarında bir rakam çıkıyor. Bu şunu gösteriyor, aslında yüzde 36 bile düşük hesaplanmış bir sonuç” dedi. 

Yaşanan enflasyonun yıkıcı olduğunu söyleyen Gürses, zamlar ve enflasyonun alım gücüne etkisini şöyle anlattı:

"Asgari ücretlinin satın alma gücü sıfırlanmış olacak"

“2020 sonundan 2021 sonuna gelene kadar enflasyon yüzde 36 oldu. TL’den tasarruf edeyim diyen vatandaş neyle karşılaştı? Vatandaşın TL mevduat hesabına alacağı faiz yüzde 17 olsun, karşılaştığı  enflasyon yüze 36 neredeyse yarı yarıya. O yüzden yıkıcı diyorum. İkincisi de düşük gelirliler var. Sadece mal grubundaki fiyat artışı yüzde 41, daha bu bitmedi Ocak ve Şubat ayı da var. Ayın 31’inden sonra gelecek zamlar da var. Bu zamlar asgari ücrete gelen zammın büyük bölümünü yiyecek. 1430 lira asgari ücret artışı var. Sadece elektrik masrafından dolayı kabaca 80 lirası o zamma gidiyor. Diğer alanları da hesaplarsak zaten satın alma gücü baya baya sıfırlanmış olacak asgari ücretlinin” 

“Ankara’nın tek anladığı şey yasaklamak veya kısıtlamak”

Ankara’nın ekonomi yönetimden kısa vadeli çözümlerle zaman kazanmaya çalıştığını söyleyen Gürses, “Ankara’nın tek anladığı şey yasaklamak veya kısıtlamak” dedi. 

Yaşanan krizin Türkiye’yi 1990’larda yaşanan enflasyon devalüasyon döngüsüne sokabileceğini ifade eden Gürses, “Filmin sonuna geldiğimizi görüyoruz artık bu yalanlar, hukuksuzluklar hepsi dökülüyor, elimizde kalıyor. Umarım biran önce sandık gelir ve bunu çözecek bir iktidar gelir diye düşüyorum. Çünkü bu haliyle kısa dönemde çok sancılı olacağı çok açık” diye konuştu.