13 Şubat 2025 06:53
Güncelleme: 13 Şubat 2025 07:03
Çanakkale Kaz Dağları’ndaki maden sahasını 10 katına çıkarıp bir milyonun üzerinde ağaç kesen Cengiz Holding, şimdi de Antalya’daki Gidengelmez Dağları’nda boksit madeni çıkarmak istiyor. Mehmet Cengiz, ÇED raporu ve gerekli izinleri alırsa sahayı 1700 kat genişleterek maden arayacak. Gidengelmez Dağları’ndaki dört köy ve doğal yaşam risk altına girecek.
Danıştay’ın, Kaz Dağları Halilağa Bakır Madeni için yapılan ÇED onayının yürütmeyi durdurma başvurusunu önceki gün reddetmesi, Gidengelmez için mücadele veren Akseki halkında hayal kırıklığı yarattı. Genişletilmek istenen maden alanı Değirmenlik ve Salihli Köyü arasında bulunuyor. Bu izin verilirse maden işletmesinin sınırı Değirmenlik Köyü’ne dayanacak ve köyün 300 metre yakınında dinamitler patlatılacak, ağaçlar kesilecek.
Sözcü’den Başak Kaya’nın haberine göre, Doğanın katledileceği bölgede yaban keçileri, boz ayılar, porsuk ve sansarlar yaşıyor. Değirmenlik köyü ile 32’si endemik 253 bitki türü ve tarım alanları da zarar görecek. İkisi kritik derecede tehlike altında ve koruma altındaki üç nadir tür de burada yetişiyor. Antalya’nın Akseki ilçesinde Gidengelmez Dağları’ndaki Akseki ve İbradi Ormanları, “Önemli Doğa Alanı” (ÖDA) içinde yer alıyor. Dünya üzerinde sadece bu bölgede yetişen “Colchicum inundatum, Ornithogalum macrum, Silene isaurica” gibi endemik bitkiler var. Yörede yaban keçileri, yünlü kaya uyuru, gökdoğan, tavşancıl ve küçük kartal gibi hayvanlar da yaşıyor.
CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, ÇED raporu dahi alınmadan kapasite artışı istendiğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:
“Cengiz’in 1700 kat kapasite artışı istediği bu proje geri dönülmez zarara neden olacak. Dört köyün ortadan kalkma riski var. Boksit madeni projesi, sadece ekosistemi değil, bölgenin kültürel, ekonomik ve sosyal dokusunu da tehdit ediyor. Hafriyat tozları ve patlamaların neden olduğu sarsıntılar, kiraz, ceviz ve üzüm gibi ürünlerin yetiştiği bölgeyi tehdit edecek. Su kaynakları, turistik değerler, yüzlerce hektar ormanlık alan yok olacak, halkın geçim kaynakları kurutulacak. Doğal denge bozulacak.”
Akseki Belediye Başkanı İlkay Akça da, “Alüminyum boksit maden ocağı 630 futbol sahası büyüklüğünde bir alanı kapsıyor. Maden delme ve patlatma ile çıkarılacak. Ağaçlar kesilecek, cennet çölleşecek” dedi.
Eti Alüminyum konuyla ilgili açıklama yaptı. Yapılan açıklamada şu ifadeler aldı:
"t24.com.tr internet sitenizde 13.02.2025 tarihinde yer verdiğiniz ‘Cengiz Holding'in hedefinde bu kez Gidengelmez Dağları var; "Dört köy ve doğal yaşam risk altında!"’ başlıklı haberinizdeki yanlış ve kamuoyunu yanıltıcı bilgilere ilişkin şirketimiz tarafından açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.
Haberinizde bahsetmiş olduğunuz maden alanının 1.700 kat artırılmak istendiği bilgisi doğru değildir. Akseki Boksit Madeni, 1960’lı yılların ikinci yarısında Maden Tetkik Arama Enstitüsü tarafından işletilmek üzere Eti Alüminyum’a devredilmiştir. O tarihten beri Eti Alüminyum bünyesindedir. 1978 yılında 792 hektarlık ruhsat alanı ile üretim yapılmıştır. Şu anda şirketimiz daha önce üretim yapılan 792 hektarlık ruhsat alanından çok daha küçük bir alanda üretim yapmayı planlamaktadır. Yapılan ÇED başvurusu kapsamında ÇED alanının 447,53 hektar olmasıyla birlikte ocak alanı ve tüm fiziksel yapıların yer alacağı kullanım alanı, 241 hektar olacaktır. İki maden ocağımızın biri 12 hektar diğeri 75 hektar; toplam 87 hektarlık alanda yer alacaktır. Halihazırda arazide herhangi bir faaliyet bulunmamaktadır.
Haberinizde yer alan; maden alanımızın Değirmenlik Köyü’ne 300 metre mesafede olduğu bilgisi gerçeği yansıtmamaktadır. ÇED başvuru dosyamızda da görüleceği üzere projenin etki alanı içinde kalan herhangi bir yerleşim bölgesi bulunmamaktadır. Proje alanı, Değirmenlik Köyü merkezine yaklaşık 700 metre, Süleymaniye Köyü merkezine yaklaşık 1 kilometre, Salihler Köyü merkezine yaklaşık 3 kilometre mesafede yer almaktadır.
Proje alanının yaban keçileri üzerinde olası etkilerine dair Hacettepe Üniversitesi, Niğde Üniversitesi ve Kırıkkale Üniversitesi öğretim görevlileri tarafından hazırlanmış olan Ekosistem Değerlendirme Raporu, ilgili kurum tarafından onaylanmıştır. Rapor, bahsi geçen alanın yaban keçilerinin üreme alanında olmadığı, beslenme ve habitat tercihleri bakımından tercih etmedikleri; dolaşım alanı olarak kullandıklarını ortaya koymuştur. Yine de üretimde cevherin çıkarılması sürecinde, patlatma dizaynı, yaban hayatına uygun şekilde yapılacaktır. Böylece titreşim seviyesi minimize edilecektir.
Ayrıca projenin başlangıç sürecinde 10 cm kalınlığındaki nebati toprak sıyrılarak bitkisel toprak depolama alanında depolanacaktır. Hazırlamış olduğumuz 13 yıllık rehabilitasyon planı kapsamında taahhüt ettiğimiz üzere her yıl bir önceki yılın pasa alanı, depolanan bitkisel toprak serilerek rehabilite edilecektir. Proje bir yandan ilerlerken diğer yandan ise eş zamanlı olarak rehabilitasyon çalışmaları yürütülecektir. Bu kapsamda ilk yıl pasa alanı olarak kullanılacak 10,8 hektarlık alan ikinci yıl rehabilite edilecektir.
Proje alanı ve etki alanını kapsayacak şekilde bilimsel ve teknik çalışmalar yapılarak, proje alanı ve etki alanının biyolojik çeşitliliği belirlenmiştir. Bu kapsamda, haberinizde endemik bitkilere ilişkin yer alan ifade ve iddialar, proje ve etki alanının dışında bulunan türleri de kapsamaktadır. Projemizde bulunan tüm bitki türleri uzmanlar tarafından belirlenmiş ve gerekli önlemler alınmıştır.
Haberde bahsi geçen hayvan türleri tüm Anadolu geneline yayılmış türlerdir. Gidengelmez Dağı Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’nda faaliyette bulunacağımız 6,2 hektarlık alan, tüm proje alanı göz önünde bulundurulduğunda oldukça küçük bir alandır. Bu nedenle herhangi bir türün yok olma tehlikesini etkileyecek bir alan değildir.
Madenden son ürüne kadar üretim yapabilen Türkiye’nin tek entegre alüminyum tesisine sahip şirketimiz, başta savunma sanayi olmak üzere birçok sektörün alüminyum ihtiyacını karşılamaktadır. Talebin her geçen gün arttığı, ülkemiz için stratejik öneme sahip alüminyumu üretmek için mevcut maden alanımızdaki kapasite artışı, kaçınılmaz bir ihtiyaçtır."
Öykü Karayel, Burak Deniz ve Osman Sonant, Umami filmini anlattı |
© Tüm hakları saklıdır.