Kurultay sürecine giren CHP’de örgüt yapısı tartışmaya açılırken, CHP Ankara İl Başkanı Ali Hikmet Akıllı, partide belediye başkanları üzerine kurulu sistemin değişmesi gerektiğine işaret ederek, “Örgütten iş bekliyorsan, yüzünü örgüte dönmen lazım, örgütü güçlendirmen lazım” dedi. Akıllı, partide değişim isteyenlerin de bir vizyon ortaya koyması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Olağan Kurultay sürecini başlatan CHP’de seçim yenilgisi, “değişim” çağrıları ile birlikte tartışılmaya devam ederken CHP Ankara İl Başkanı Ali Hikmet Akıllı’dan “Genel Merkez, yüzünü örgüte dönmeli” çağrısı geldi. Seçim sürecinde örgütün dışlandığını ve ortak politika geliştirilemediğini belirten Akıllı, “Bu partide belediye başkanları üzerine kurulu sistemin değiştirilmesi lazım. Örgütten iş bekliyorsan, Kızılcahamam’ın 104 köyüne gidecek örgüt istiyorsan, yüzünü örgüte dönmen lazım, örgütü güçlendirmen lazım. Çünkü seni sahada taşıyacak olan örgüttür” ifadesini kullandı.
“Sağdan soldan devşirme işinden vazgeçmen lazım”
Seçim sürecinde ortak bir söylem geliştirilemediğini de kaydeden Akıllı, şöyle konuştu:
“Biz seçimde şunu gördük. Sadece ekonomi ile olmuyor. Halka giderken hikayeyi tam anlamıyla anlatacaksın. Vatandaşa hikaye götürebiliyorsan olur. Kafa karışıklığı da olmaması lazım. Biz bir kitle partisi miyiz, kadro partisi miyiz, ideoloji partisi miyiz, buna karar verilmesi lazım. Kadro ve ideoloji partisi dersen ki, eski CHP öyledir. O zaman sağdan, soldan bu devşirme işinden vazgeçmen lazım. Duruşunu netleştirmen gerekiyor. 6 oku kabul eden gelsin. Hayır öyle bir şey yok. Kitle partisi diyorsan ki bu bir tercihtir. Bu herkesi kapsar. Bu biraz ANAP vari bir şeydir. Yeni bir yol yürürsün olur ama buna karar vermesi lazım partinin. Yürüyüş hattının net olması lazım. Parti bir şey yaptığında insanlar şunu diyebilmeli, ilkelerimize uygun değildir. Biz ortak bir tutuma, ortak bir hatta sahip olmalıyız. ‘İdeolojik olarak parti nerede duruyor’ diye çıkın sokağa sorun, partililerimiz farklı şeyler söyler. Kafa karışık.”
“CHP, bir kadro, ideoloji partisi olmalı”
Bana kalsa CHP bir kadro, ideoloji partisi olmalı. Mesela Kürt meselesinde net olmalıyız. Ana dilde eğitim hakkına karşı değilim, dünyada örnekleri de var. Bundan korkmadan topluma söylemeliyiz. Göçmen politikamızı değiştirmeliyiz. Artık göndermek falan bitti, burada ikinci kuşak yetişiyor, beş yıl sonra üçüncü kuşak gelecek. Bizim bu gerçeği kabul edip ona göre politika geliştirmemiz gerekiyor. Bunu reddeden değil, entegrasyonu sağlayacak politikalar üretmeliyiz. Yoksa bu kitle çok ciddi güvenlik sorunu oluşturacak.
“Değişim isteyenler vizyon ortaya koymalı”
Yerel seçimlerde önemli bir vizyon konulması lazım. Parti nasıl şekillenecek, Türkiye’yi nasıl şekillendirmeyi düşünüyorsun. Bunları ortaya koyacak vizyon lazım. Partide değişim isteyenlerin de bir vizyon koyması gerekiyor. En önemli inandırıcılık. Siz bu inandırıcılığı ortaya koyarsanız örgüt de arkanızdan gelir zaten.
“2018’de 8 bine yakın kişinin üyeliğini sildik”
Parti içi demokrasi konusunda atmamız gereken adımlar var. Ön seçim evet ama bu üye yapısıyla olmaz. Biz 2018’de 8 bine yakın kişinin üyeliğini sildik. Oy kullandıkları sandıkta partiye oy çıkmamış. Hatta ben şu iddiadayım, bu partinin bir buçuk milyon üyesinin yüzde 15’i partiye oy vermiyor. Bu iş mahalle seçimlerinden başladığı için herkes mahallesindeki komşusunu, eşini, dostunu yazdırıyor. Feodal ilişkilerle yürüyor yani. Üye yapısını aktif, pasif yapmamız lazım. Bütçe kullanımı çok ciddi bir mesele. Bu örgüt hala 20 yıl önceki paralarla geçiniyor. Vekili çok bastıran, genel merkezle arası iyi olan örgüt parayı alıyor. 2022 yılında il başkanlığından daha çok para alan ilçe var. Bu, organize çalışmayı engelliyor.
“Genel Merkez, il başkanlarını daha sık dinlemeli”
Kamuoyu araştırmaları, raporlar örgütle paylaşılmıyor. Yalnızca Genel Merkez’de kalıyor. Örneğin Ankara ikinci bölgede geride olduğumuzu, bir genel başkan yardımcısı bizimle paylaştı. Biz ondan sonra canhıraş ikinci bölgeye çalıştık. Sen bu bilgiyi neden benimle paylaşmıyorsun. Topluma verilecek mesajlar yalnızca genel başkanın anlatmasıyla olmaz. Mesajı tabana taşıyıp anlatmamız gerekiyor. Karar verme mekanizmalarında insanları işin parçası haline getirmezsen, işi sahiplenmesini sağlayamazsın. Bir araya gelişler önemli. İl başkanları toplantıları önemli. Genel Merkez’in il başkanlarını daha sık dinlemesi gerekiyor. Üç yıl boyunca il başkanları ile toplantı yapılmamıştı.”
