Cumhuriyet Halk Partisi, 31 Mart seçimlerinin ardından 11 büyükşehir belediyesinde yaptığı memnuniyet araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Buna göre CHP, 11 büyükşehir belediyesinde, 31 Mart seçimlerinde aldığı oy oranını artırdı. En fala oy artışı yüzde 6 ile Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde artış yüzde 5.7 olurken, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde Mansur Yavaş'ın oy oranı ise yüzde 4 arttı. CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, AKP'nin geçmişten bu yana izlediği ayrıştırma politikasının artık toplum tarafından kabul görmediğini ve CHP'nin yol gösterici ve akılcı muhalefet anlayışının toplumda karşılık bulduğunu belirtti.
11 büyükşehir belediyesinde yüz yüze anket tekniğiyle yapılan araştırmanın sonuçlarını CHP'li Seyit Torun açıkladı. Seyit Torun'un verdiği bilgiye göre, 31 Mart’ın ardından CHP’li 11 büyükşehir belediyesi; Türkiye’de her 100 vatandaştan 45’ine hizmet vermeye başladı, milli gelirin yüzde 59’unun üretildiği kentlerden oluştu
CHP'nin yerel seçimlerde oy havuzunun çeşitliliğini artıran ve toplumun her kesiminden oy alan tek parti olduğunu belirten Torun, bu yönelimin devam ettiğini kaydetti. Torun 11 büyükşehir belediyesinde yapılan araştırmaya göre AKP'nin yüzde 32.4, CHP'nin yüzde 35.1 MHP'nin yüzde 10, HDP'nin yüzde 9.9 İyi Parti'nin yüzde 9.4 ve diğer partilerin ise yüzde 3.2 oy oranına sahip olduğunu ifade etti.
CHP'nin oylarını artırmasındaki en önemli faktörün, adayların seçmende bulduğu karşılık olduğunu belirten Seyit Torun şunları söyledi:
"Adaylarımız toplumun her kesiminde bir bağ kurabilen, farkılıklara kapılarını açık tutan isimlerden oluşmuştur. Bunun karşılığını da görüyoruz. Belediye başkanlarımız seçmenlerimize güven veriyor. Seçmenler, başkanların sorunlarına çözeceğine inanıyor, performanslarını etkili buluyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nin yol gösterici ve akılcı muhalefet anlayışı toplumda karşılık bulmuş durumda. Cumhuriyet Halk Partisi'ni destekleyenler de muhalif olanlar da istişare kültürüne dayanan bir eleştirel tutum içerisinde. Cumhuriyet Halk Partisi'ne fanatik düzeyde karşı olan kulaklarını tümüyle kapamış olanların oranları yüzde 15'e gerilemiş durumda. Bu geri kalanların CHP'lileştiği anlamına gelmiyor tabiki, Cumhuriyet Halk Partisi'ne yönelik eleştiri yapan seçmenler eleştirilerinde daha anlayışlı daha hakkaniyetli, yol gösterici bir tutumu benimsiyorlar. Bu tür muhalefet uzun süredir AK Parti tarafından topluma ekilen kutuplaşmanın tutmadığını gösteriyor. AK Parti, toplumu artık kutuplaşma baskısıyla zehirleyemiyor."
CHP'nin yükselişinin toplumsal kutuplaşmayı zayıflattığını belirten Seyit Torun, 'kutuplaşmış sadıkların' yüzde 11.7, 'makul destekçilerin' yüzde 22.2, 'korumacı eleştirellerin yüzde 27.1, 'makul muhaliflerin' yüzde 24.3, 'kutuplaşmış muhaliflerin' yüzde 14.7 oranında olduğunu kaydetti.
Bu verilerin toplum arasındaki kutuplaşmanın sürekli eridiğinin bir işareti olduğunu belirten Seyit Torun, "AK Parti'nin geçmişten bu yana izlediği ötekileştirme ve ayrıştırma politikası artık kabul görmüyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nin birleştirici ve uzlaştırıcı yapısı kabul görüyor" ifadelerini kullandı.
Belediye başkanlarını itibarını oluşturan 5 faktör olduğunu belirten CHP'li Torun, bu 5 faktörü; "seçmenlerin, başkanları, belediye başkanlığına ne kadar uygun bulduğu, başkanın başarılı olacağına dair inançlarının ne düzeyde olduğu, seçmenin başarı için ne kadar umutlu olduğu, başkanın seçildikten sonra ortaya koyduğu performansının nasıl olduğu ve başkanın kişilik özelliklerine verilen not" olarak ifade etti
Seçmenlerin, belediye başkanlarına verdiği tepkileri düzenli olarak takip ettiklerini belirten Seyit Torun, "Başkanlarımız hakkında yürütülen itibarsızlaştırma kampanyalarında öne çıkan tartışmalara da baktık. Seçmen, başkanlarımıza yönelik eleştirilerin yapılan haksızlığın altını kuvvetle çiziyor" dedi. Ekrem İmamoğlu'na yöneltilen, 'israf sergisi ve İstanbul'un sorunlarına ilgi göstermemesi' gibi sorunlarda eleştirileri haklı bulanların oranının yüzde 20-30 arasında kaldığını belirten Seyit Torun, "Yani başkanları itibarsızlaştırmak için yürütülen medya kampanyaları, sosyal medya trol kampanyaları seçmenlerimizi etkilemiyor. Seçmenler hala İmamoğlu’nu ve eleştirilen diğer belediye başkanlarımızın yanında. Yapılan araştırmalarda gösterilen bu çabanın karşılıksız olduğu da ortada" ifadelerini kullandı.
Belediye Başkanlarına olan güvenin en önemli göstergelerinden birinin onlara başarılı olmaları için tanınan süre olduğunu belirten Seyit Torun, "Seçmenlere, başkanlara ne kadar kredi verdiklerini sorduk. Seçmenler, başkanlarımıza başarılı olmaları için ortalama iki yıl süre tanıyor. Bazı belediye başkanlarımızın 1 yıl, bazı belediye başkanlarımızın 3 yıl toplum karşısında kredilerinin devam ettiği yapılan araştırmalarda görülüyor" dedi.
Araştırmada, belediye başkanlarının 31 Mart'ta aldıkları oylar ve yapılan anketin sonuçları karşılaştırıldı. Seyit Torun, araştırmada İstanbul için de 31 Mart seçimlerinin esas alındığı ve seçmene 31 Mart seçimleri hakkındaki değerlendirmelerinin sorulduğunu belirterek şu verileri paylaştı:
31 Mart yerel seçimleri Seçim sonrası yapılan araştırma
İstanbul 48.8 54.5
Ankara 50.9 54.9
İzmir 58.1 61.1
Antalya 50.6 54.1
Adana 53.6 57.6
Mersin 45.1 51.6
Hatay 55.2 56.8
Aydın 53.9 55.4
Tekirdağ 53.2 54.4
Muğla 36 41.2
Eskişehir 52.9 56.9