CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz'ün de aralarında bulunduğu heyet, Gülen cemaati yayınlarını da kapsayan 14 Aralık operasyonu sonrası tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilen Hidayet Karaca'yı ziyaret etti.
Zaman’da yer alan habere göre, CHP heyeti, 17 Aralık büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrasında görevden alınan ve polislere yönelik 22 Temmuz operasyonunda tutuklanan Yakub Saygılı'yla da görüştü.
Ziyaret sonrası basına açıklama yapan vekiller şöyle konuştu:
'Kimliklerinden bağımsız olarak destek veriyoruz'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: Basına darbe yapılmıştır. Kendisinden de dinledik. Basına yansıyan bilgiler dışında bilgiler de aldık. Karaca, hukuksuzca tutuklandı, iki aydır da tutuklu durumda. Çağlayan Adliyesinde hukuk da yok, adalet de yok. Buradan bu kararı veren hakimlere sesleniyorum: Kendilerinin kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Yaptıkları hukuksuzluğun hesabı bir gün sorulur. Burada yatan halen tutuklu olan birçok olan insan var. Kimliklerinden ve düşüncelerinden bağımsız olarak destek veriyoruz. Polis müdür Yakub Saygılı'dan da 17-25 Aralık'la ilgili olarak hukuksuzlukları dinledik, değerli bilgiler aldık.
("Görüşmeyi Meclis'e taşıyacak mısınız?" sorusuna cevap olarak) Bakana da soracağımız, başbakan'a da soracağımız şeyler olacaktır. Basına yapılmış bir darbe var. Ve bu hukuk dışı yapılıyor. Yargıçlar alet edilerek yapılıyor. Yargıçların kanunsuz emirleri yerine getirmemesi lazım.
AP'nin neredeyse oy birliğiyle bu kararı kınadığını biliyoruz, 70'den fazla senato üyesinin Obama'ya mektuplar yazdığını biliyoruz. Bunlar içerideki görüşmede gündeme geldi. Şunun altını çizelim: Buraya gelişimiz değişik çevrelerce eleştirildi. Tek bir geliş sebebimiz var, insan hakları.
'Haksızlık kime yapılırsa yapılsın, karşı çıkarız'
CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz: Biz CHP olarak hukukun üstünlüğü savunmak adına, haksızlık kime yapılırsa yapılsın buna karşı çıkmak için buraya geldik. Biz insanların mensubiyetine, inancına bakmayız. Biz hukukun üstünlüğünü savunuruz. Özellikle birinci ağızdan dinleyelim dedik. Sorgulamada, açık kaynaktan elde edilen bilgilere göre soru sorulmuş. Böyle bir şey olamaz. Ben eski bir savcı olarak biliyorum. 17-25 Aralık'ta 'yasal dinlemeler delil olmaz argümanı' AKP tarafından kullanılırken, burada Hidayet Karaca’ya mahkeme kararı olamadan yapılan dinlemeler üzerine suçlama yapılmış. Uyduruk delillerle yapılmış. Yakub Saygılı'yla da görüştük. "Devleti devirme" gibi garip bir suç isnat ediliyor. Bu tamamen 17 Aralık soruşturmasını yaptığı içindir. 25 Aralık'ı yapamadı, zaten görevden alınmıştı. Onun yerine gelen kişilerin TİB'den indirdiği ses kayıtları bunun hakkında suçlama olarak kullanılıyor. Bu, bu toprakların gördüğü en büyük yolsuzluk operasyonudur. Hukuksuzluk kime yapılırsa yapılsın, biz onun karşısındayız.
