Politika

CHP'li Bakan'dan kayyım kararına ilişkin açıklama: Demek ki bu kararlar sarayın koridorlarında veriliyor

22 Kasım 2024 18:51

T24 Haber Merkezi

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyım atanması üzerine CHP’lilerin ilçede başlattığı Demokrasi Nöbeti devam ediyor. Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'ndaki nöbette konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan yargının siyasallaştığını ifade ederek, “Burada bir hukuki süreç, hukuki olsa önce yargı kararını verir. Arkasından yargı kararına göre İçişleri Bakanlığı bir işlem tesis eder. Yargı kararını vermemiş, İçişleri Bakanlığı işlem tesis etmemiş. Ama Abdülkadir Selvi şimdiden gelecek kayyımların haberini veriyor. Demek ki bu kararlar birtakım yerlerde AKP Genel Merkezi'nde de değil herhalde sarayın koridorlarında veriliyor birileri de bu kararı uyguluyor” dedi.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyım atanmasına karşı CHP’lilerin ilçede başlattığı Demokrasi Nöbeti devam ediyor. Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’ndaki nöbette konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan şunları söyledi:

“Normal bir ülkede olması gereken bir atmosfer yok”

"Sabah belediyeye gittik, belediye meclis gurubumuza gittik. Belediyede adeta bir sıkı yönetim var Esenyurt’ta. Hala ciddi anlamda barikat bir ablukat altında gibi. Polis kardeşlerimiz belediyenin her tarafında. Yola çıkıyorsunuz yollar barikatlarla çevrilmiş. Normal bir ülkede olması gereken bir atmosfer yok. Burada meydanda da çok sayıda polis arkadaşımız polis kardeşimiz var. Kardeşimiz diyorum burada görev yapan polisler devletin polisi onların hakkını hukukunu savunan da biziz.

İntihar eden polisin, arkasından not bırakarak hakkını hukukunu savunan, amir tahakkümuna mobinge karşı polisin hakkını hukukunu savunan biziz. Ağır mesai koşulları altında çalışan polis kardeşlerimizin hakkını hukukunu savunan ve polis intiharlarını adli vaka olarak görmeyende biziz. Ama onları buraya gönderen zihniyete karşıyız. Onları buraya halkın karşısına diken halkın bu meydanlara girmesini engelleyen zihniyetin karşısındayız.

“Esenyurt’ta barışı kardeşliği sağlamış, insanlar horon ile halayı bir arada çekmeye başlamış”

Ahmet Özer 24 gündür hürriyetinden mahrum. Ahmet Özer’i tanıyorsunuz özgeçmişini hepiniz biliyorsunuz. 38 kitap yazmış, hayatını bu devlete hizmet etmekle geçirmiş, devletin okullarında okumuş. Bir profesör nasıl yetişir, bir profesör önce üniversiteyi bitirecek, yüksek lisans yapacak, doktora yapacak doçen olacak, profesör olacak yayınlar yapacak akademik kitaplar yazacak. Bununla yetinmemiş ciddi görevler almış, dekan yardımcılığı yapmış, dekanlık yapmış, rektör yardımcılığı yapmış, GAP Belediyeler Birliği Genel Sekreterliği yapmış Ahmet Özer.

Kimsenin aklına Ahmet Özer’in terörist olduğu gelmemiş. Süleyman Soylu davet etmiş AKP Ar-ge Başkanı olarak, teşekkür mektubu yazmış kimse dememiş Ahmet Özer terörist. Böyle bir itham yok. Cemil Çiçek davet etmiş, Naci Bostancı davet etmiş. 2013 yılında meclise görüşmeler davet etmiş açılım süreci çözüm süreci diye. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram tebriği göndermiş Ahmet Özer’e. Ahmet Özer ne zaman siyaset girşim, Esenyurt’ta barışı kardeşliği sağlamış, insanlar horon ile halayı bir arada çekmeye başlamış.

“Esenyurt halkının iradesi topyekün gasp ediliyor”

Muharip Gaziler Derneği’ne gittim. O diyor benim babam. Ona sarıldığımda baba gibi diyor Kıbrıs Gazimiz. Muharip Kıbrıs gazimiz söylüyor İsmail Kalaycıoğlu. Duygulandım. Böyle bir insan şu an 24 gündür hürriyetinden mahkum. Ahmet Özer mahkum değil sadece, Esenyurt halkı da bir şeye mahkum edilmiş. Hizmet alamıyor Esenyurt halkı. O belediyeye giremiyor. Geçmişte günde 300 kişi belediyeden yardım için girerken şimdi o masalara 20 kişi gitmiyor. İnsanlar sokağa çıkmak istemiyorlar. Devletin kaymakamı, vali yardımcısı kayyım atandı geçici görev diye düşünüyorsunuz, ama öyle değil oradaki kayyım bir siyasi iradeyi temsil ediyor.

Bizim orada çalışan arkadaşlarımıza mobbing yapılmaya başlanmış. Yerleri değiştirilmeye başlanmış. Yani seçmen bir iradeyle hem Ahmet Özer'i seçmiş hem de bir o iradeyle bir siyasi anlayışı iktidara getirmiş. Şimdi gelen bir başka siyasi anlayışı temsil ediyor. Eski AKP'li belediyelerde çalışmış belediye başkanları getiriliyor, başkan yardımcısı yapılıyor. Seçilmiş belediye başkanları, siyasi başkan yardımcıları görevden alınıyor. Yani gerçekten Esenyurt halkının iradesi topyekün gasp ediliyor. Durum bu. Biz bununla mücadele ediyoruz. Yani burada haksız, hukuksuz bir süreç var."

“Ahmet Özer'in dosyasıyla ilgili hiçbir şey yapılmadı”

Tutuklanmasına itiraz dilekçesi verildiği gün basın açıklamasını kendisinin yaptığını anımsatan Murat Bakan, şöyle devam etti:

"Bir hukukçu olarak söylüyorum. 30 yıldır bu mesleğin içinde olan bir insan olarak söylüyorum. Yani bırakın savcılığın soruşturma açmasını gerektirecek hiçbir şey olmayan bir durumdan soruşturma yürütülmüş, gözaltı, tutuklama şu an cezaevinde. Tutuklamaya itiraz dilekçelerinde tüm iddialar çürütülmüş. Bu çürütülen iddialara karşı itirazın reddinde gizli tanık denmiş. Gizli tanıktan kimsenin haberi yok. Neyi hatırlatıyor bize? FETÖ zamanında uygulanan taktikleri hatırlatıyor. Gizli tanık. Gizli tanık denince tüylerimiz ürperiyor. Arkasında ne var? Kim bu gizli tanık? Yani açıkça yüreklice mertçe bir soruşturma süreci, yargılama süreci de yürütülmüyor.

Siyasallaşan yargı eliyle Esenyurt'ta seçmenin iradesi ve açıklama yapıyorlar 38 belediyeye çıkacak. Kim söylüyor? Abdülkadir Selvi söylüyor bunu. Demek ki burada bir hukuki süreç ve hukuki olsa önce yargı kararını verir. Arkasından yargı kararına göre İçişleri Bakanlığı bir işlem tesis eder. Yargı kararını vermemiş, İçişleri Bakanlığı işlem tesis etmemiş. Ama Abdülkadir Selvi şimdiden gelecek kayyımların toplama haberini veriyor. Demek ki bu kararlar birtakım yerlerde AKP Genel Merkezi'nde de değil herhalde sarayın koridorlarında bu kararlar veriliyor birilerine bu kararı uyguluyor. Dolayısıyla bizim tepkimiz mücadelemiz buradır. Bu kadar gün geçti 22 gündür. Ahmet Özer'in dosyasıyla ilgili hiçbir şey yapılmadı.

Gerçekten hukuku arayan arayan, bir hakim o dosyaya bakarsa Ahmet Özer de özgür kalır”

Çağlayan'da yaptığımız açıklamada şunu söylemiştik; Bu ülkede hala vicdanlı hakimler var, savcılar var ama büyük baskı altındalar. Bu baskı altında olmayan vicdanlı bir hakimin eline düşer de bu dosyaya bakarsa tutukluluğa itiraz da tahliye olur demiştik ama öyle olmadı. Şimdi yeniden bir itiraz süreci var. Yine beklentimiz o. Yani vicdanı olan gerçekten hukuku arayan adaleti arayan, hakikatin peşinde olan bir hakim o dosyaya bakarsa Ahmet Özer de özgür kalır, Esenyurt'ta gerçekten seçmenin iradesinin hak ettiğine yeniden seçtiği belediye başkanını kavuşur ve irade o şekilde tecelli eder.

Biz hem hukuki mücadelemizi yani Ahmet Özer nesli, Ahmet Özer artık sembol bir isim olmuştur. Yani Türkiye siyasi tarihinde de sembol bir isim olarak hep anılacaktır bu meselesiyle ilgili. Çünkü böyle değerli, böyle bilgili, birikimli bir gerçekten toplumu takdirini kazanmış ve seçmen iradesinin arkasına almış bir belediye başkanına yapılan bu haksızlık toplum mahkum edildi. Biz gittiğimiz sivil toplum örgütlerine de sokakta da onu görüyoruz. Bizim mücadelemiz sürecek arkadaşlar bugün ben buradayım.

Yarın bir başka genel başkan yardımcımız, başka milletvekillerimiz gelecek. Belediye meclis üyelerimiz. Şurada nöbet tutmaya, grupta halkın taleplerinin sorunlarını dinlemeye devam edecek. Biz sokakta olmaya devam edeceğiz. Sivil toplum örgütlerimizi ziyaret etmeye, muhtarlarımızı ziyaret etmeye, esnafımızı gezmeye devam edeceğiz. Çözebileceğimiz sorunları büyükşehir eliyle çözeceğiz. Çözemediğimiz veya kayyımun yapmadığı vermediği hizmeti de halka anlatmaya devam edeceğiz" (ANKA)



CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı

Prof. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti'nin "kent uzlaşısı" kapsamında, CHP'nin Esenyurt adayı olmuş ve yüzde 49 oy oranıyla belediye başkanı seçilmişti. Özer, 30 Ekim sabahı hakkında yürütülen "PKK/KCK örgüt üyeliği" soruşturması kapsamında ev baskınıyla gözaltına alındı. Evinde, arabasında ve belediye binasında arama yapıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasına göre, aynı zamanda akademisyen olan Özer'in, geriye dönük yapılan 10 yıllık inceleme kapsamında, görüştüğü 694 kişinin "örgüt mensubu olduğu" iddia edildi. Açıklamaya göre, belediye başkan adayı olduğunda adli sicili soruşturulan Özer'in, hakkında telefon dinlemesi uygulandığı, konuşma dökümlerinin oluşturulduğu, fiziki takibe alındığı ve hesap hareketlerinin incelendiği öğrenildi. Soruşturmanın üç ay önce başlatıldığı, Özer'in KCK'lı Remzi Kartal'la yapılan görüşmesinin ise çözüm süreci zamanı 2015'te gerçekleştiği öğrenildi. 

CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı: Soruşturma 3 ay önce başlatılmış, 10 yıllık inceleme yapılmış

Ahmet Özer'in ifadesi ortaya çıktı: Hepsi uydurma, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturuldu; Remzi Kartal Van vekiliydi, aynı aşirete mensubuz, ailesini tanırım

Özer'in ifadesi: Hepsi uydurma, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturuldu

Özer, yaklaşık 12 saatlik gözaltı süresinin ardından gece yarısı "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı. Hakimlik ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Özer, "Ben 1,5 milyonluk şehrin belediye başkanıyım, çağrılsaydım koşa koşa ifade vermeye gelirdim. Bunların hepsi uydurma, zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur. Kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulmuştur" dedi.

Özer, "10 yıldan fazladır CHP'ye mensubum, en son seçimde aday oldum, İmamoğlu'nun danışmanlığını yaptım, Devlet Planlama Teşkilatı'nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım, bugüne kadar bir şey yok, 10-15 yıl önceki bir takım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyor" diye ifade verdi. 

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in avukatı: Kumpas çok açık; evini kiraladığı öğrencinin amcasının 'örgütten davası var' diye örgütle ilişkili gösteriliyor

İmamoğlu: Ahmet Özer aday olduğunda adli sicilini soruşturdunuz, temiz kâğıdı verdiniz; 6 ayda ne değişti?

"Terör örgütüyle bağını" gösteren “en önemli görüşme” başsağlığı konuşmasıymış

İstanbul Başsavcılığı’nın Özer hakkındaki tutuklamaya sevk yazısında, Özer’in “Terör örgütüyle bağını gösteren en önemli telefon konuşmasının”, üç kardeşi hakkında "örgüt üyeliği"nden işlem yapılan Mehmet Kaya isimli kişiyle, annesinin vefatından sonra başsağlığı için yaptığı telefon görüşmesi olduğu belirtildi.

Özgür Özel: Erdoğan'ın bu işi bildiği ortada, Esenyurt ile başlayan adımın İBB üzerinden devam ettirilebilmesi, kötücül aklın yapmayacağı iş değil!

 
 

Savcılık ifadesi sürerken "Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı" iddiası

Özer'in savcılık ifadesi sürerken, İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediyesi'ne Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ün kayyım olarak atandığı öne sürüldü. Haber ilk olarak, Sabah gazetesi ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik tarafından servis edildi. Ancak Atik, 15 dakika sonra yeni paylaşımda düzeltmeye gitti. T24'e açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Biraz evvel TBMM'de iktidar kulisinde konuştuğumuz İçişleri Bakanı böyle bir işlemin yapılmadığını söyledi. Ancak Sulh Ceza Hakimliği'nden tutuklama kararı çıkarsa daha sonra işleme bakacaklarını ifade etti. Biz hepimiz bu memlekette bu cümlelerin satır aralarının ne anlama geldiğini biliyoruz" dedi.

Avukatı: Kiracısı olan öğrencinin amcasının 'davası var' diye ilişkili gösteriliyor

T24'e açıklama yapan Ahmet Özer'in avukatı Şevket Tuci, "Müvekkilimize kumpas kurulduğu açık. Örneğin Mehmet diye biriyle görüşüyor. Mehmet'in kardeşi örgütle ilişkili ama Mehmet'in sicili temiz, bundan suçlanıyor. Mesela Ahmet Özer evini kiraya veriyor. Kiralayanlar öğrenci, ev kirasını da öğrencilerden birinin amcası ya da babası. Kirayı ödeyen kişinin örgütten davası var diye bununla ilişkili gösteriliyor" dedi. 

Tutuklanan Ahmet Özer hakkındaki “en önemli görüşme” başsağlığı konuşması çıktı

Beyoğlu Kaymakamı özel onaylı terfi aldı, bir gecede vali yardımcısı olup kayyım atandı

Özer'in 30 Ekim'de tutuklanmasının ardından 31 Ekim sabajı yerine kayyım atandı. Önceki geceye kadar Beyoğlu Kaymakamlığını yürüten Can Aksoy’un kayyım olarak atandığı İçişleri Bakanlığı’nca duyuruldu. Esenyurt Belediyesi’ne Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy’un getirilmesi kararı sonrasında Aksoy, İçişleri Bakanlığı’nca özel vekalet onayı ile İstanbul Vali Yardımcılığı’na terfi ettirildi. Vekaletli terfi onayının İstanbul Valiliği’ne ulaşmasının ardından, bu kez valilik onayı ile Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyım atandı.

Esenyurt kayyımına “özel onaylı terfi”: Bir gecede vali yardımcısı yapıldı, sonra kayyım olarak atandı

 

Ahmet Özer kimdir?

Prof. Dr. Ahmet Özer, lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi’nde tamamladı. Ardından, Hacettepe ve ODTÜ’de sosyoloji ve bilim felsefesi alanlarında yüksek lisans yaptı ve Hacettepe’de “Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) Sosyo Ekonomik ve Politik Boyutları” başlıklı çalışmasıyla doktora derecesini aldı.

1991-1997 yıllarında 145 belediyeyi içeren GAP Belediyeler Birliği'nin Genel Sekreterliği görevini yürüttü. Ayrıca akademik hayatı boyunca Mersin Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi ve Toros Üniversitesi gibi çeşitli üniversitelerde öğretim üyeliği yaptı, bu kurumlarda rektör yardımcılığı, dekanlık ve bölüm başkanlığı gibi görevler üstlendi.

Ulusal ve uluslararası alanda 30’dan fazla kitap yayımladı, kentleşme ve yerel yönetimler üzerine çalıştı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde, DEM Parti'yle yapılan "kent uzlaşısı" kapsamında CHP’nin Esenyurt Belediye Başkan adayı oldu. Yüzde 49 oy olarak sandıktan çıkan birinci isim oldu.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer kimdir?


Hakkari Belediyesi'nden sonra ikinci tutuklama

31 Mart'taki seçimde Hakkari Belediye Başkanı seçilen Mehmet Sıddık Akış da yargılandığı dava kapsamında 3 Haziran'da Van'da gözaltına alınmış ve İçişleri Bakanlığı tarafından aynı gün görevden alınarak yerine Vali Ali Çelik kayyım olarak atanmıştı. İçişleri Bakanlığı, görevden almaya ilişkin Akış hakkında "terör örgütü üyeliği" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla açılmış bir davayı ve sürmekte olan bir soruşturmayı gerekçe göstermiş, Akkış 5 Haziran'daki duruşmada ise 19 yıl 6 ay hapis cezası alarak tutuklanmıştı.