04 Kasım 2024 16:07
T24 Haber Merkezi
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, CHP'li Esenyurt Belediyesi ve DEM Partili Batman, Mardin ve Halfeti belediyelerine kayyım atanmasına tepki göstererek; "Ahmet Türk'ün soruşturmasındaki söylem ve eylemlerine baktığımız zaman Devlet Bahçeli’nin ‘Öcalan gelsin Meclis kürsüsünde konuşsun’ gibi söylemleri yok. O zaman neden Devlet Bahçeli’ye fezleke gelmiyor? Ahmet Türk, barışa ihtiyacınız olduğu zaman çağırıp daha sonra terörist olarak ilan edeceğiniz birisi değil" ifadelerini kullandı. Başarır, erken seçim çağrısı yaptı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul’un Esenyurt Belediyesi, Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Şanlıurfa’nın Halfeti Belediyesi’ne kayyım atamasına ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Kayyum atamalarına tepki gösteren Başarır, erken seçim çağrısında bulunarak, "Bu ülkedeki sıkıntıların çözümlerini insanlar istiyorsa işte bahar geliyor. Baharda koy sandığı. Türkiye’deki pislikleri, rezalatleri sandık temizler. O yüzden baharda erken seçim yapın, kim kazanıyorsa Anayasa’yı o yapsın" dedi.
Çözüm süreci görüşmeleri hakkındaki tartışmalara da değinen Başarır, "Meclis zemininde olan bir çözüm süreci yok, şeffaf bir çözüm süreci yok. Toplumsal uzlaşı ile alakalı birşey yok ve yasal bir zemin yok. Kimlerle pazarlık yaptınız ve kimlerle o pazarlık bozuldu? Bu Türkiye'deki halkın iradesi, sandık, belediye başkanları ve demokrasi hiç kimseyle pazarlık yapamaz. Türkiye'de her sorunu çözüm yeri TBMM’dir. Onun dışında yapılan her görüşme bir suçtur, çünkü yasal değildir. Anayasal zemin dışında yapılan her görüşme bir suçtur, çünkü Anayasa tanımamazlık bir suçtur. O yüzden bir pazarlık demekki yapılmış ama kimlerle nerede hiçkimse bilmiyor" ifadelerini kullandı.
Esenyurt Belediyesi'ne atanan kayyumun CHP tabelasını indirme girişimine de tepki gösteren Başarır, şöyle konuştu:
"Son 15 günde olağanüstü günler yaşadık. Birden Devlet Bahçeli, Öcalan'ı Meclis kürsüsüne davet etti. Günlerce susan Recep Tayyip Erdoğan 8 gün sonra Bahçeli’nin arkasında olduğunu söyledi. Daha sonra Esenyurt Belediye Başkanımız FETÖ taktikleriyle hukuksuzca gözaltına alındı ve tutuklandı. Beyoğlu kaymakamı bir günde Vali Yardımcısı yapıldı, daha sonra Esenyurt'a kayyum olarak atandı. Atanan kayyum ilk olarak göreve başladığı gün 24 Meclis üyesinin kullandığı CHP tabelasını sökmeye teşebbüs etti. Esenyurt Belediyesi’nin seçilmiş belediye üyeleri belediyeye alınmadı. Bu yüzyılda 24 belediye meclis üyesi sokakta grup toplantısı yapmak zorunda kaldı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Şenyaşar ve Yıldız ailelerinin barıştırma yemeklerine katıldı ve el ele poz verdi. Bu sabah Batman, Mardin ve Halfeti belediye başkanlarının yerlerine kayyum atandı.
Tüm çağdaş demokrasilerde aslolan halk iradesidir. Artık bir alışkanlık haline getirilerek görevden alınıp kayyum atanması evrensel hukukun ve insan haklarının ihlali anlamına gelmektedir. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı görevden neden uzaklaştırıldı? Terörle iltisaklı olduğu için, bir dosyadan ceza aldığı ,için, yeni bir soruşturma başlatıldığı için. Telefon görüşmeleri ya da benzer deliller dosyada gerekçe olarak gösterildi. Cevdet Yılmaz 10 gün önce bir barış yemeğinde Ahmet Türk ile poz verirken, barış için Ahmet Türk barış için çağrılırken bu dosya yok muydu? Sözüm ona maden Ahmet Türk terör örgütüne üye olduğu iddia ediliyor Cevdet Yılmaz onunla yemek yiyor neden Cevdet Yılmaz koltuğunda oturuyor. Ahmet Türk'ün soruşturmasındaki söylem ve eylemlerine baktığımız zaman Devlet Bahçeli’nin ‘Öcalan gelsin Meclis kürsüsünde konuşsun’ gibi söylemleri yok. O zaman neden Devlet Bahçeli’ye fezleke gelmiyor? Herkes ülkemizde oynanan çirkin oyunları bilmek zorunda. birisi Öcalan’a Meclis’in yolunu açmak istiyor, bunu söylemeyen Mardin Belediye Başkanı, Cumhurbaşkanı yardımcısı ile yemek yiyor, 10 gün sonra bugün oraya kayyum atanıyor. Bakın Ahmet Türk, barışa ihtiyacınız olduğu zaman çağırıp daha sonra terörist olarak ilan edeceğiniz birisi değil.
Aynı şekilde Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atanıyor. Peki bu kişilerin cezaları var deniliyor. İstinaf ve Yargıtay süreci tamamlanmış mı? Nerede masumiyet karinesi? Saray ve Saray rejimi Yargıtay’ın da nasılsa istedikleri gibi karar vereceklerini bildikleri için karar kesinleşmeden kayyum atanıyor. Biz bu kayyumlarla ilgili belediye başkanlarının görevlerinin geçici olarak son bulmasına dair bir kanun teklifini Meclis’e verdik. Artık kesin hüküm olmadan hiçbir belediye başkanı görevden alınmayacak, alınırsa da seçim yapılacak. Ne demek atama? Bilmiyorum burada A Haber var mı? ‘Yeni görevlendirme’ diye haber yapıyor. Böyle olmaz arkadaşlar. Sayın Cumhurbaşkanı bir hafta önce ‘Kürt kardeşim uzattığım elimi tut’ diyordu. Valla sayın Cumhurbaşkanı kimin elini tutup kimin elini bıraktığın belli değil. Böyle kişiliksiz bir yönetim şeklini bu ülke haketmiyor. Erdoğan’ın elini kime verdiği, kimin elini tuttuğu belli değil. 10 gün önce el uzatacaksın, 10 gün sonra bu ülkedeki sandık sonucunu, halk iradesini bir kenara bırakacaksın.
Bizleri en üzen konuya geliyorum. Bu CHP’nin tabelası. Bu tabela 101 yıllık bir tabela. Ona hiç kimse el uzatamaz. Buradan o atanmış vali yardımcısı olacak olan kayyuma, kayyumun üzerindeki emir veren İçişleri Bakanı’na, İçişleri Bakanı’na emir veren Saray’daki bir numaraya söylüyorum: Bir daha bizim tabelamıza dokunmayı aklından dahi geçirme. Haddinizi bilin. En son bu ülkede tabela 44 yıl önce, Kenan Evren’in yapmış olduğu faşist darbede görüldü. Hiç kimse, hiçbir yönetim tabelamızı Kenan Evren dışında indirme teşebbüsünde bulunmadı. Ama Sayın Recep Tayyip Erdoğan sen Kenan Evren’den de daha kötü bir akıla sahipsin, daha kötüsün siyasette ve hukukta. O zaman belediye başkanları alınıyordu, milletvekilleri tutuklanıyordu, parti tabelaları indiriliyordu. Bugün aynı iklim var bu ülkede. Sen kimsin benim Esenyurt’taki parti binamı polis ablukasına alıyorsun. Artık bunlar ne 86 milyon için ne de bizim için katlanılamaz olgulardır. Nereye götürmek istiyorsunuz ülkeyi? Atadığın bir kaymakam, parti tabelasını indirecek. O kaymakamı da, İçişleri Bakanı’nı da, Cumhurbaşkanı’nı da uyarıyoruz. Bu bir hadsizlik, terbiyesizlik. En faşist olan yönetimlerde bu yok arkadaşlar.
Bizler yaşananlar ve yaşanma ihtimali olan olaylar ile ilgili 86 milyon için bir demokrasi zırhı oluşturuyoruz. Milletvekillerimiz, Grup Başkanvekilimiz orada olmaya devam edecek. Genel Başkanımız Mardin'e gidecek. Halkın iradesini bir demokrasi zırhı oluşturarak koruyacağız, hep beraber yapacağız. Ülkede hukuk ayaklar altında, insanlar aç, dış politika tamamen iflas etmiş ve bununla gündemi değiştirip Türkiye’yi baskı altına almaya çalışan bir iktidar var. Hayır, direneceğiz hep birlikte. Bu ülkedeki sıkıntıların çözümlerini insanlar istiyorsa işte bahar geliyor. Baharda koy sandığı. Türkiye’deki pislikleri, rezalatleri sandık temizler. O yüzden baharda erken seçim yapın, kim kazanıyorsa Anayasa’yı o yapsın. 86 milyona sesleniyoruz. 86 milyon bu talebini yinelesin. Bizler en önde, bir militan olarak seçim için meydanlarda olacağız. Türkiye artık bu durumu bu rezaletleri kaldıramıyor.
Bir akıl diyor ki ‘Türkiye’ye barış çözümü gelsin’ ve o akıl çıkıyor bazı akıl dışı açıklamalar yapıyor. 10 gün sonra tam tersi kayyum atamalar yapılıyor, tutuklamalar oluyor. Neden bunlar oluyor? Çünkü Meclis zemininde olan bir çözüm süreci yok, şeffaf bir çözüm süreci yok. Toplumsal uzlaşı ile alakalı birşey yok ve yasal bir zemin yok. Kimlerle pazarlık yaptınız ve kimlerle o pazarlık bozuldu? Bu Türkiye'deki halkın iradesi, sandık, belediye başkanları ve demokrasi hiç kimseyle pazarlık yapamaz. Türkiye'de her sorunu çözüm yeri TBMM’dir. Onun dışında yapılan her görüşme bir suçtur, çünkü yasal değildir. Anayasal zemin dışında yapılan her görüşme bir suçtur, çünkü Anayasa tanımamazlık bir suçtur. O yüzden bir pazarlık demek ki yapılmış ama kimlerle nerede hiç kimse bilmiyor. Burada da güzel, tartışılan cümleler ‘barış’ çok güzel bir sözcük evet ama tamamen bu pazarlığa konu edilmiş. AK Parti Grup Başkanvekilleri bilmiyor, hiç kimse bilmiyor bu görüşmeyi. Ama devlette hiçbir şey gizli kalmaz bir gün her şey ortaya çıkar."
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandıProf. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti'nin "kent uzlaşısı" kapsamında, CHP'nin Esenyurt adayı olmuş ve yüzde 49 oy oranıyla belediye başkanı seçilmişti. Özer, 30 Ekim sabahı hakkında yürütülen "PKK/KCK örgüt üyeliği" soruşturması kapsamında ev baskınıyla gözaltına alındı. Evinde, arabasında ve belediye binasında arama yapıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasına göre, aynı zamanda akademisyen olan Özer'in, geriye dönük yapılan 10 yıllık inceleme kapsamında, görüştüğü 694 kişinin "örgüt mensubu olduğu" iddia edildi. Açıklamaya göre, belediye başkan adayı olduğunda adli sicili soruşturulan Özer'in, hakkında telefon dinlemesi uygulandığı, konuşma dökümlerinin oluşturulduğu, fiziki takibe alındığı ve hesap hareketlerinin incelendiği öğrenildi. Soruşturmanın üç ay önce başlatıldığı, Özer'in KCK'lı Remzi Kartal'la yapılan görüşmesinin ise çözüm süreci zamanı 2015'te gerçekleştiği öğrenildi.
Özer'in ifadesi: Hepsi uydurma, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulduÖzer, yaklaşık 12 saatlik gözaltı süresinin ardından gece yarısı "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı. Hakimlik ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Özer, "Ben 1,5 milyonluk şehrin belediye başkanıyım, çağrılsaydım koşa koşa ifade vermeye gelirdim. Bunların hepsi uydurma, zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur. Kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulmuştur" dedi. Özer, "10 yıldan fazladır CHP'ye mensubum, en son seçimde aday oldum, İmamoğlu'nun danışmanlığını yaptım, Devlet Planlama Teşkilatı'nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım, bugüne kadar bir şey yok, 10-15 yıl önceki bir takım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyor" diye ifade verdi. "Terör örgütüyle bağını" gösteren “en önemli görüşme” başsağlığı konuşmasıymışİstanbul Başsavcılığı’nın Özer hakkındaki tutuklamaya sevk yazısında, Özer’in “Terör örgütüyle bağını gösteren en önemli telefon konuşmasının”, üç kardeşi hakkında "örgüt üyeliği"nden işlem yapılan Mehmet Kaya isimli kişiyle, annesinin vefatından sonra başsağlığı için yaptığı telefon görüşmesi olduğu belirtildi. Savcılık ifadesi sürerken "Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı" iddiasıÖzer'in savcılık ifadesi sürerken, İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediyesi'ne Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ün kayyım olarak atandığı öne sürüldü. Haber ilk olarak, Sabah gazetesi ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik tarafından servis edildi. Ancak Atik, 15 dakika sonra yeni paylaşımda düzeltmeye gitti. T24'e açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Biraz evvel TBMM'de iktidar kulisinde konuştuğumuz İçişleri Bakanı böyle bir işlemin yapılmadığını söyledi. Ancak Sulh Ceza Hakimliği'nden tutuklama kararı çıkarsa daha sonra işleme bakacaklarını ifade etti. Biz hepimiz bu memlekette bu cümlelerin satır aralarının ne anlama geldiğini biliyoruz" dedi.
Avukatı: Kiracısı olan öğrencinin amcasının 'davası var' diye ilişkili gösteriliyorT24'e açıklama yapan Ahmet Özer'in avukatı Şevket Tuci, "Müvekkilimize kumpas kurulduğu açık. Örneğin Mehmet diye biriyle görüşüyor. Mehmet'in kardeşi örgütle ilişkili ama Mehmet'in sicili temiz, bundan suçlanıyor. Mesela Ahmet Özer evini kiraya veriyor. Kiralayanlar öğrenci, ev kirasını da öğrencilerden birinin amcası ya da babası. Kirayı ödeyen kişinin örgütten davası var diye bununla ilişkili gösteriliyor" dedi. Tutuklanan Ahmet Özer hakkındaki “en önemli görüşme” başsağlığı konuşması çıktı
Beyoğlu Kaymakamı özel onaylı terfi aldı, bir gecede vali yardımcısı olup kayyım atandıÖzer'in 30 Ekim'de tutuklanmasının ardından 31 Ekim sabajı yerine kayyım atandı. Önceki geceye kadar Beyoğlu Kaymakamlığını yürüten Can Aksoy’un kayyım olarak atandığı İçişleri Bakanlığı’nca duyuruldu. Esenyurt Belediyesi’ne Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy’un getirilmesi kararı sonrasında Aksoy, İçişleri Bakanlığı’nca özel vekalet onayı ile İstanbul Vali Yardımcılığı’na terfi ettirildi. Vekaletli terfi onayının İstanbul Valiliği’ne ulaşmasının ardından, bu kez valilik onayı ile Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyım atandı.
|
© Tüm hakları saklıdır.