CHP Grup Başkanvekili Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Kahramanmaraş merkezli 10 ilde yıkıma neden olan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremin tarihimizde eşi görülmemiş bir yıkım ve kayıp yarattığını ifade ederek, “Gün birlik olma, yaralarımızı birlikte sarma günüdür. Bir an önce vatandaşın ‘devlet nerede?’ feryadını dindirecek adımlar atılmalı” dedi.
Özkoç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Depremde yaşamını yitiren yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, tüm milletimize başsağlığı diliyorum. Şu anda düşünmemiz ve odaklanmamız gereken tek şey; enkaz altındaki yurttaşlarımızı bir an önce çıkarmaktır. Deprem bölgesinde çok ciddi sıkıntılar baş gösteriyor. Ancak gerçekleri hep beraber görmeliyiz ve ona göre birlikte mücadele etmeli, yapılması gerekenleri, hızlı ve soğukkanlı bir biçimde yerine getirmeliyiz.
Depremin olduğu gecenin sabahında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nde acil kriz masası oluşturulmuştur. Oluşturulan kriz masasında vatandaşlarımızın direkt ulaşabilecekleri bir telefon numarası bulunmaktadır. Bu telefon 312 207 40 65'tir. Bu tek numaradan, 40 hat bulunuyor ve 24 saat açık. Vatandaşlarımız rahatlıkla ulaşabilir. Binlerce vatandaşımızdan telefon geliyor. Bize ulaştırılan taleplerden AFAD ile ilgili olanları, AFAD'a bildiriyoruz ve süreci takip ediyoruz. Duruma göre ilgili bakanlıklara ulaştırıyoruz ve yardım taleplerinin bir an önce gerçekleştirilmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Yapabildiklerimizi büyük bir dikkatle yerine getirmeye çalışıyoruz.
Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu, depremin ardından 11 ilin vali ve belediye başkanlarını aradı. Daha sonra da afetle ilgili durum hakkında doğru bilgilenmek için AFAD'tan randevu talep etti ve oradan da bilgilendirildi. Sabah saat 7'de MYK'yı topladı. Şu anda 10 ilde 10 genel başkan yardımcımız görev yapıyor. Afet bölgesinde 82 milletvekilimiz ve Parti Meclisi üyelerimiz, gençlik ve kadın kollarımız çalışıyor. Tüm Türkiye'de örgütlerimiz, milletimizin yaptığı insani yardımları düzgün bir şekilde afet bölgesine ulaştırmakla ilgili gerekli çalışmaları yürütüyor.
"İnsanlarımızı ağırlamak için hazırız"
74 belediyemiz tarafından 894 araç, 3 bin 970 personel bölgeye gönderildi. 894 araç arasında tam teçhizatlı arama kurtarma araçları, iş makinaları, araç nakil tırları ve ambulans araçları ile insani yardım malzemeleri taşıyan araçlar bulunuyor. 22 TIR gıda malzemesi, 15 TIR içme suyu, 12 mobil mutfak eşyası ve yardım aracı, 12 TIR kışlık giyim ve ayakkabı, 26 bin koli hijyen malzemesi, 105 bin battaniye, 6 bin 500 ısıtıcı ve 38 jeneratör bölgeye ulaştırıldı. Toplamda insani yardım taşıyan 100 TIR , kamyon afet bölgelerine hareket halinde.
Vatandaşların barınma ihtiyaçlarıyla ilgili Antalya, Bodrum, Marmaris, Çeşme, Adana, Mersin ve buna benzer illerimizde ve birçok bölgede otel, yazlık ve misafirhaneler şu anda hazır bulundurulmaktadır. Vatandaşlarımızı ağırlamak için ilgili bakanlıkların bizi yönlendirmesini bekliyoruz. Buradan ayrıca Turizm Bakanı'na, bölgeye yakın oteller, misafirhaneler ve kamu tesisleriyle ilgili başlatmış olduklarını düşündüğüm çalışmaları, hızlandırmak için çağrıda bulunuyorum."
"İktidar, daha ciddi şekilde organize olmalı"
Özkoç, depremin büyük ve şiddetli olduğunu, ancak Türkiye’nin altından kalkacak gücü bulunduğunu ifade ederek, özetle şunları dile getirdi:
“Türkiye güçlü bir devlettir, ancak bu gücün doğru kullanılması ve organize edilmesi şarttır. Milletimiz her türlü yardımı yapmaya hazır, ancak bölgeden felaket sesleri, çığlıklar ve feryatlar yükselmektedir. Yakınları enkaz altında kalan yurttaşlarımızın hala AFAD'ın ve yurt içi-yurt dışından gelen gönüllü yardım kuruluşlarının kendilerine ulaşamadığını söylüyorlar. Depremin üzerinden 36 saat geçti. Enkaz altında kalan vatandaşlarımızın ayrıca hava koşulları nedeniyle donma tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını biliyoruz ve tedirginlik yaşıyoruz. Yiyecek, içecek, barınma konusunda deprem bölgesinde ciddi sıkıntılar olduğu görülmekte ve bu talepler televizyonlardan, basın kuruluşlarıyla, telefonlarla, acil çağrı merkezlerimize ve belediyelerimize gelmektedir. Bizler bunun için gayret altındayız ama devletimizin, devleti şu anda yöneten iktidarın daha ciddi bir şekilde organize olup bu sorunların altından kalkması için elinden geleni yapması gerekmektedir.
"Ordumuzun evlatları vatandaşımızın yanında olmalı"
İnsanlar kendi olanaklarıyla enkaz altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmaya çalışmaktadır. Onlar bunu yaparken, yanlarında evlatları olan askerlerimizi de görmek istiyorlar. Aldığımız son bilgilere göre Milli Savunma Bakanlığı bazı askeri birlikleri deprem bölgelerine yönlendiriyor diye bir duyum alıyoruz. Ancak şu ana kadar vatandaşımızın yanında bulunması gereken askerlerimizin olmayışı düşündürücü bir durumdur. Vatandaşlarımızı sakinleştirecek, devletimizin ve milletimizin yanında olduğunu hissettirecek ordumuzun evlatlarının, bir an önce deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yanında olabilmesi için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz.
Bazı bakanlıkların, bazı siyasetçilerin bölgelerdeki vahim duruma rağmen her şey yolundaymış gibi yaptıkları açıklamalar, hem bölgede hem de tüm yurttaki insanlarımızın ve hepimizin canını yakmaktadır. İğrenç bir siyaset dilinden derhal uzaklaşmalıyız. Şu anda mesele siyaset ve siyaset dili değildir. Şu anda mesele milletimizin feryadı ve o feryadın dindirilmesidir.”
Özkoç atılması gereken adımları sıraladı
Özkoç, deprem bölgesinde vakit geçirmeksizin atılması gereken adımları da şöyle sıraladı:
“Bölgede, derhal afet bölgesi ilan edilmelidir.
Yurttaşlarımızın barınma, ısınma, beslenme gibi temel ihtiyaçları çok hızlı bir şekilde karşılanmalıdır. Milletimizin organize etmiş olduğu bütün yardımlar, AFAD ve ilgili bakanlıklar tarafından geciktirilmeden, kesintiye uğramadan vatandaşlarımıza ulaştırılmalıdır.
Bölgede ticari faaliyetlerini çok zor koşullarda sürdüren veya sürdüremeyen vatandaşlarımızın çeki, senedi ve ödemesi, mücbir sebep nedeniyle ertelenmelidir.
Vatandaşlarımızın elektrik, su, doğalgaz gibi borçlarını durdurulmalı ve ertelemelidir. Vatandaşlarımız, yıkılan bankalar dolayısıyla dahi şubelere ulaşamamaktadır. O yüzden vatandaşlarımızın her türlü sıkıntısına ilgili bakanlıklar derhal müdahale etmelidir.”
"Güçlerimizi birleştirmeliyiz"
“Birlik ve beraberlik” vurgusu yapan Özkoç, “Güçlerimizi birleştirmeliyiz, ülkenin tüm gücünü bu bölgedeki vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına göre organize etmeliyiz” dedi.
Kendisinin Sakarya Milletvekili olduğuna ve 1999 depremini yaşadığına işaret eden Özkoç, “Deprem nedir bilirim, enkaz nedir bilirim, feryat nedir bilirim. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın çektiği acıyı çok yakından bilirim. Bunu yaşatmayacak olan devletin gücü, devletin iradesidir. Devletin iradesi, milletin iradesini verdiği iktidardadır. İktidarın bugünden tezi yok milletimizin bu feryadını dindirmesi için çok ciddi önlemleri hızlı bir şekilde ve milletimizi kucaklayarak yapmış olması gerekir. Biz bunun için her türlü yardıma, desteğe, ihtiyaç olan her türlü faaliyete hazırız” diye konuştu.