CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, beş şehir hastanesinin işletmesinin Danimarkalı bir firmaya devredilmesini değerlendirdi. Sağlık Bakanlığı’nın, görevleriyle ilgili yasaya ayrı olduğunu belirten Şahin, “Tıbbi destek hizmetleri ve destek hizmetleri, hastanelerin en fazla gelir getiren bölümleri. Görüntüleme, röntgen, kemoterapi, laboratuvar, fizik tedavi, yemek ve temizlik hizmetleri gibi hizmetler, 5 yıllık süreyle inşaatı yapan şirketlere ihalesiz veriliyor” dedi.
CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, şehir hastanelerinin işletmesinin Danimarkalı bir şirkete devredilmesini, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi. Şahin, şehir hastanelerinin hizmet sözleşmesinin “ticari sır” olarak görüldüğünü ve bilgilerin kendileri ile paylaşılmadığını dile getirdi.
Sağlık Bakanlığı ile şirketler arasında imzalanan 450 sayfalık hizmet sözleşmesini edindiğini belirten Şahin, "Sağlık, bu sözleşmeyle kamu hizmeti değil, şirketlere devredilmiş ticari bir hizmet alanı haline dönüştürülmüş durumda. Sağlıkta şirketler patron haline gelmiş. İşin özü bu" dedi.
CHP'li Şahin'in konuşması özetle şöyle:
“Sayın Erdoğan’ın ‘Yabancı şirketler bu paraları sizden söke söke alırlar’ ibaresinin ispatı da bu sözleşmelerdir”
"Anayasamızın 56. maddesinde özetle sağlık hizmeti için 'Sağlık Bakanlığı tek elden düzenler ve bu şekilde sağlık hizmeti verilmesini sağlar' diyor. Bu sözleşme, bu maddeye uygun değil, Anayasamıza aykırıdır. Sağlık Bakanlığı’nın görevleriyle ilgili yasaya da aykırıdır. Kamu kaynaklarının zarar ettirilmesidir. Devletin en üst düzeyinde görev yapan Sayın Erdoğan’ın ‘Yabancı şirketler bu paraları sizden söke söke alırlar’ ibaresinin ispatı da bu sözleşmelerdir. Şirketlerin milletin parasını nasıl söke söke alabileceğinin yolu, bu sözleşmelerde gösterilmektedir. Milletin hak ve menfaatini savunması gereken bir kamu görevlisinin milletin hakkını değil de yabancı şirketlerinin hakkını savunur noktada olması, acı verici tablodur.
“Hastanenin hizmet bölümleri inşaat şirketine ihalesiz veriliyor”
Bu sözleşmelerin birkaç tane eki var. Tıbbi destek hizmetleri ve destek hizmetleri, hastanelerin en fazla gelir getiren bölümleri. Görüntüleme, röntgen, kemoterapi, laboratuvar, fizik tedavi, yemek ve temizlik hizmetleri gibi hizmetler, 5 yıllık süreyle inşaatı yapan şirketlere ihalesiz veriliyor. Onlar da alt taşeronlara veriyor. Alt taşeronların 25 liraya yaptığı bir iş için bakanlık, en az 100 lira ödüyor. Şehir hastanelerini yapan müteahhitlere de muazzam bir ayrıcalık tanınmış durumda. Hem döviz bazında dolarla. 25 yıllık bir kira ödemesi ve bu hizmetlerden de bu şirketler, en az yüzde 50 oranında pay alıyor. Vatandaşın sırtından vergiler bu şekilde sömürülüyor.
“Sağlık Bakanlığı'nı tehdit etme noktasına geldikler”
Beş yıllık süre, bazı şehir hastaneleri için yaklaşık 5 ay sonra dolacak. Sağlık Bakanı Plan Bütçe’de yaptığı konuşmada, bu hastanelerle ilgili hizmet sözleşmelerini daha ekonomik bir noktaya getireceklerini, hatta bazılarını kendilerinin vereceklerini, diğer firmalarında bu hizmetler için ihaleye girebileceklerini söylemiş olmasına rağmen bize gelen ihale sözleşmelerinde, hizmet sözleşmelerinde görüyoruz ki; inşaatı ve ilk hizmeti alan şirketler muazzam şekilde yetkilendirilmiş. O şirketler izin verdikleri takdirde ihaleye girebiliyorsunuz. İzin vermezse giremiyorsunuz. Bu şirketler bakanlığa diyorlar ki; ‘Sizin bu hizmetleri bize vermekten başka yolunuz yok. Eğer siz bize bu ihaleyi tekrar vermezseniz makine ekipmanını ve tüm alt yapılarımızı çekeriz. Şehir hastanelerindeki tüm hizmetleri de kilitleriz' diyerek bakanlığı tehdit etme noktasına geldiklerini öğreniyoruz.
Vatandaşın sağlık hizmeti danimarkalı bir firmaya teslim edildi
Bakanlık, artık bu işin içinden çıkamadığı için ilgili şehir hastanelerinin bulunduğu bölgedeki il sağlık müdürlüklerini bu hizmet sözleşmeleri için görevlendirerek topu üzerinden atmaya çalışmaktadır. Şirketler, Sağlık Bakanlığı’na çökmüş durumdadır. Beş şehir hastanesinin yabancı bir şirkete devri gündeme geldi. Vatandaşlarımızın sağlık hizmeti, Danimarkalı bir firmaya teslim edilmiş durumdadır. Sağlık hizmetleri stratejik bir hizmet alanıdır. Bunu pandemi sürecinde de görüyoruz. Bu satışta beş şehir hastanesinin devri gerçekleşecek. Çok hızlı bir devir işlemi gerçekleşti. Altında yatan sebep nedir sormak istiyoruz? Altında kimler var öğrenmek istiyoruz? Sağlık Bakanlığı’nın bu satış konusunda görüşü nedir? Sağlık Bakanı hala sessizdir. Bilgilendirici bir açıklama bekliyoruz. Sükut ikrardan kaynaklanır. Demek ki Sağlık Bakanlığı bu satışa onay verdi." (ANKA)
Rekabet Kurumu, 24 Haziran’da, Adana, Yozgat, Elazığ, Bursa ile İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura şehir hastanelerini işleten Rönesans Holding’in Danimarkalı ISS Facilities'e hisselerin devrini onayladı.