Esenyurt Belediyesi CHP Grup Başkanvekili Sadettin Yıldırım, nöbete katkı veren herkese teşekkür ederek, "67 gündür bir iddianame hazırlayamadınız. Çünkü hiçbir geçerli nedeniniz yok. Biz inanıyoruz ki kısa sürede başkanımız çıkacak. Kayyım buradan gidecek ve seçilmişler tekrar görev başına gelecek" dedi.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyım atanmasına karşı CHP’lilerin ilçede başlattığı Demokrasi Nöbeti sürüyor. Cumhuriyet Meydanı’ndaki bugünkü nöbete CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoglu ve Esenyurt Belediyesi CHP Grup Başkanvekili Sadettin Yıldırım katıldı.
Esenyurt Belediyesi CHP Grup Başkanvekili Sadettin Yıldırım, nöbete katkı veren herkese teşekkür ederek, "Değerli dostlar bu soğukta burada bizimle berabersiniz. Biz 67 gündür haksız ve hukuksuz bir şekilde tutuklanan belediye başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer’in bir an önce Silivri zindanından çıkarak görevinin başına gelmesini istiyoruz. 67 gündür bir iddianame hazırlayamadınız. Çünkü hiçbir geçerli nedeniniz yok. Biz inanıyoruz ki kısa sürede başkanımız çıkacak. Kayyım buradan gidecek ve seçilmişler tekrar görev başına gelecek" diye konuştu.
“CHP’ye yaptığınız bu saldırılar size geri dönecektir”
DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu ise şunları kaydetti:
''Tarihe not düşelim; Esenyurt Meydanı'nda Türkiye demokrasi mücadelesinin iki kutsal örgütü bir arada. CHP, imparatorluktan demokrasiye taşıyan partidir. CHP salonlarda değil, otellerde değil; dağda taşta Türkiye’nin her tarafında ayağa kalkmış emperyalizmle savaşan bir partidir.
Nazım Hikmet, CHP’nin kuruluşunu aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu Kuvaymilleye destanında o kadar güzel nakış nakış anlatır ki...
Ahmet Özer’e el uzatanlara seslenmek istiyorum; çok büyük yanlış yapıyorsunuz. DİSK’e yaptığınız saldırılar nasıl dönmüşse duvarlardan, demir parmaklıklardan, CHP’ye yaptığınız bu saldırılar da aynı şiddetle cevap bulacak ve size geri dönecektir."
"Biz tarihten gelen bir nöbeti tutmaya devam ediyoruz"
CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılıç, tarihten gelen bir sorumlulukla Esenyurt’ta nöbet tutmaya devam ettiklerini belirterek, şöyle konuştu:
''DİSK’te kayyıma biz son verdik. DİSK’teki kayyıma o zaman ki nöbetimiz ve mücadelemizle biz son verdik. Esenyurt’ta da kayyıma yine biz son vereceğiz. Demek ki biz de hakksızlığa ve hukuksuzluğa karşı tarihten gelen nöbeti tutmaya devam etmek düşüyor. Nöbetçiyiz, bugün de Esenyurt’ta nöbetçiyiz. Belediye Başkanımız Ahmet hoca için Esenyurt halkımızın iradesi için 67’inci günde nöbetçiyiz. Buradan Esenyurt halkını selamlıyorum... Biz CHP Milletvekilleri olarak Esenyurt’taki haksızlığın ilk anından itibaren Esenyurtta örgütümüzün, halkımızın yanındayız. Biz tarihten gelen bir nöbeti tutmaya devam ediyoruz. Bu nöbet tutulmaya devam edilecek.
Türkiye Cumhuriyeti bugün emeğin temsilcisi olan DİSK’in İstanbul Temsilcisi Asalettin Aslanoğlu’nun ifade ettiği gibi kuruldu. Onlar da bunu bilecekler. Bize kurtuluşumuzun nöbeti düştüğü zaman kurtuluşumuz için emeğin nöbeti düştüğü zaman emek mücadelemiz için Belediye Başkanımıza ve halkımızın iradesine darbe vurulmaya çalışıldığı zaman darbeye karşı, kayyıma karşı nöbet görevi düşüyor. Bu görev tutulmaya devam edecek.
Sevgili genç kardeşlerim, gençlik kollarımız, geleceğimiz, bu nöbet daha önce benim ilçe başkanlığımda sevgili Asalettin’in de İstanbul’da Gençlik Komisyonları liderliğinde tutuluyordu. Ne büyük tesadüf ki ben şimdi sizin milletvekilinizim, Asalettin Aslanoğlu’da DİSK’in İstanbul Temsilcisi daha önce CHP’nin yani o zaman ki SHP’nin Genlik Kolu Başkanıydı.
O komisyonları aynı zamanda CHP’ye karşı işlenen suçu da sonlandırarak, DİSK’e karşı işlenen suçu da sonlandırarak partimizi yeniden elimize aldık. SHP, yeniden CHP olabildi. Yani tarihten bu yana mazlumların yanında tuttuğumuz nöbet, tarihten bu yana emeğin yanında tuttuğumuz nöbet tutulmaya devam edilecek. Bu mücadele hep kazanılacak, hep başarılı olacak. Zalimler tarihin çöp tenekesine gömülmeye devam edilecek. Kararlılıkla, umutla, dirençle, mücadeleyle.'' (ANKA)