CHP'nin 'Belediye Başkanları Çalıştayı'nda Vanlıların ilk talebi 'adalet' ve 'Kürt sorunu' çözümü oldu

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Van’da 27 Mayıs’ta başlattığı ve 248 Belediye Başkanı ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı üç günlük çalıştay, bugün sona erdi. İlk gün, CHP’li tüm belediye başkanlarının katılımıyla Van ve 13 ilçesi dahil esnaf ziyareti ile geçen program, sonraki iki gün özel bir otelde genellikle basına kapalı toplantılar ile devam etti.

CHP’nin ilk gün programı özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de katılacağı esnaf ziyaretiydi.

Esnaf ziyaretleri sırasında Mansur Yavaş’a gösterilen ilgi, beklenenden fazlaydı. Tunç Soyer’i daha çok genç profil takip etti. En yoğun ilgi ise Ekrem İmamoğlu’na oldu.

Ancak İmamoğlu için özel bir parantez açmakta fayda var zira İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, diğer belediye başkanlarının aksine çalıştayın başlayacağı programdan bir gün önce Van’a geldi. Geldiği ilk gün Van’ın Özalp ilçesinde bir cami açılışına katıldı. Çalıştayın başlayacağı gün ise cuma namazını kılmak için Van’ın en kalabalık camisi olan Ulu Cami’yi tercih etti. Zaten normal bir cuma namazında oldukça kalabalık olan cami, İmamoğlu’nun gelmesiyle miting kalabalığına dönüştü.

Cuma namazı sonrası CHP İl Başkanlığının belirlediği program kapsamında esnaf ziyareti başlayacaktı. Ancak Mansur Yavaş ve Tunç Soyer’in uçakları program saatine yetişmedi. Cumhurbaşkanı adaylığını ‘Trabzon’da bırakıp geldi’ tartışmalarının odağında olan İmamoğlu da Van’da ekstra bir hamle yaptı veya buna ihtiyaç duydu. Esnaf ziyaretini diğer belediye başkanlarını beklemeden başlattı ve yoğun bir kalabalığı arkasına aldı. Öyle ki İmamoğlu için belirlenen 1200 metrelik ziyaret programının 400 metresi ancak 3 saate tamamlanabildi.

Yavaş'a ilgi beklenenden fazlaydı

İmamoğlu, ziyaretler sırasında özellikle insanlarla kucaklaşmaya ve samimi pozlar vermeye gayret gösterdi. Başlattığı programının ikinci saatinde ancak Mansur Yavaş ile Tunç Soyer kent merkezine geldi. Hatta bir ara Mansur Yavaş’ın konvoyu, İmamoğlu’nun kalabalığına karıştı ve Yavaş caddenin karşı kaldırımına geçerek ziyaretlerine devam etti.

Mansur Yavaş’a gösterilen ilgi beklenenden büyüktü. Yavaş, İmamoğlu’nun aksine her dükkâna girmeyi tercih etmedi. Daha çok kapıdan selam vererek hızlı bir program gerçekleştirdi. Yavaş’ı sadece fotoğraf çekmek için yanına gelen yurttaşlar durdurabiliyordu. Nitekim bu anlardan birinde bir yurttaş “sizi çok seviyoruz, Demirtaş’ı da yanımıza gönderin” dedi ve Yavaş “İnşallah” diye yanıtladı.

Mansur Yavaş’ın kameralar karşısında konuştuğu nadir anlardan biriydi bu. Yavaş, program boyunca özellikle kameralara konuşmaktan kaçındı veya tercih etmedi. Sokakta yaşananlar ise spontane gelişmişti zaten.

Tunç Soyer'i daha çok genç profil takip etti

Tunç Soyer ise daha rahat bir program gerçekleştirdi. Esnaf ziyareti diğer iki büyükşehir belediye başkanına göre daha hızlı ve çabuk bitti. Soyer’e daha çok 25 yaş altı gençler ilgi gösterdi. Program sırasında bir esnafla tarım üzerine uzun bir sohbet gerçekleştirdi ve ziyaret tamamlandıktan sonra konakladığı otele geçti. Bu otelde daha sonra İmamoğlu ve Yavaş ile buluştu. Sosyal medyada en çok konuşulan bu fotoğraf da orada çekildi.

Sokağın nabzı 

Türkiye’nin belki de tüm kentlerinin birinci maddesi ekonomiyken, Vanlıların CHP’li belediye başkanlarından birincil talebi ‘adalet’ ve ‘Kürt sorunun çözümüne’ yönelik oldu.

Halk genel olarak Selahattin Demirtaş için özgürlük istedi ve tutuklu HDP’li Belediye Başkanlarının tahliyesi ile kayyum politikasından şikâyet etti.

Örneğin bir esnaf, “Siz burada geziyorsunuz ama bizim belediye başkanlarımız nerede” diye yarı serzeniş haliyle tepkisini dile getirdi.

İmamoğlu’na ilgi büyüktü ama Kılıçdaroğlu’nun da sokağa hiç inmediğini ve halkın arasında yürümediğini hatırlatmakta fayda var.

Sokakta görüştüğüm vatandaşların kahır ekseriyeti Kılıçdaroğlu’na daha sıcak baktığını söyledi. Hatta görüşmenin birinde esnafın biri, “İmamoğlu da iyi ama daha yeni. Sonradan ne olacağını bilmiyoruz. Ama Kılıçdaroğlu’nu yıllardır tanıyoruz. Cumhurbaşkanı olacaksa Kılıçdaroğlu olmalı” dedi.

Kolluğun tavrı 

Van’da 6 yıldır devam eden “etkinlik gösteri yasağı” var. Yani hiçbir siyasi parti veya STK 6 yıldır sokağa çıkamıyor anayasal hakkını kullanamıyor. Bu tavır CHP’liler karşısında gevşetildi. Hatta AKP’nin dışında ilk defa bir siyasi parti kolluğun engeline takılmadan Van sokaklarında esnaf ziyareti gerçekleştirdi ve seçim çalışması yapabildi.

CHP heyeti adına tek olumsuz gelişme, İmamoğlu’nun esnaf ziyareti sırasında parti otobüsüne çıkıp konuşma yapmak istemesinin kolluk tarafından engellenmesi oldu. Zaten İmamoğlu bu tavır karşısında bir kürsüye çıkarak etrafında toplanan kalabalığa seslendi.

Sokaklar AKP mitingi yapılacak gibi süslendi 

CHP çalıştayından bir gün önce CHP İl Başkanlığı önünde bulunan billboardlara Adnan Menderes’in idam edilmesi temalı bir gazete yazısı ilanı asıldı. Kentin reklam panoları ise “Adnan Menderes’i idam ettiniz, Özal’ı zehirlediniz, Erdoğan’ı yedirmeyiz” yazılı afişlerle donatıldı. Yine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun havalimanından, otele kadar geçeceği caddeler AKP bayrakları ve Erdoğan fotoğrafları ile süslendi. Kente sanki CHP değil AKP mitingi yapılacak havası verildi.

Demirtaş'ın serbest kalmasını istiyorsanız bize katılacaksınız 

Programın ikinci gününde konuşan Kılıçdaroğlu; “Demirtaş ve Kavala’nın cezaevinde olmasını istemiyorsanız bize katılacaksınız” sözleri özellikle Kürt aydın camiasında tepkiye sebep oldu. Tepkiler hep; “bu söylemin, bize 400 vekil verin bu iş barış içinde çözülsün söyleminden ne farkı var” itirazında birleşti.

Sonuç olarak CHP’nin Van’da çıkardığı son milletvekili, 2002 seçimlerindeydi. Ayrıca cumhuriyet tarihinden bu yana devletin kurucu partisi pozisyonunda olan CHP, ilk defa böylesi bir program yaptı ve bu program Van sokaklarında genel olarak olumlu karşılandı. Zaten kulis bilgisine göre CHP’li kurmayların da kendi aralarında “olumlu izlenimlerle Van’dan ayrılıyoruz, mutlaka tekrar gelmeliyiz” tartışmalarını yürüttüğü söylendi.