Hülya Karabağlı/ ANKARA
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sosyal medya sitesi Twitter'ın kökünü kazıyacaklarını açıklamalarının ardından erişimin engellenmesiyle ilgili olarak CHP İzmir Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Dr. Aytun Çıray, “Twitter' ‘muta nikâhı’nı gizlemek için mi kapatıldı?” diye sordu. Çıray, “Tayyip Erdoğan suçluların telâşı içinde olan bir panik duygusu ile Twitter'’ı kapattırdı. Erdoğan bu aşamadan sonra muhtemelen Youtube’u ve Facebook’u da kapattıracaktır” dedi.
Çıray’ın yazılı açıklaması şöyle:
Korku rejimi demek ki korkanların rejimiymiş. Erdoğan korkmuştur. Şimdi korkusuz olması gereken, “Korkmayan Türkiye” sloganıyla yarın İzmir Gündoğdu meydanından ayağa kalkacak Türk halkıdır. Nitekim bu yasaklar tam aksi bir etki yaratacak ve kendisi hakkında yayınlanacağı iddia edilen görüntülü skandal kayıtların doğruluğu konusunda kamuoyunda kuvvetli bir inanç oluşacaktır. Üstelik “muta nikâhı” adı altında yaşandığı iddia edilen skandal doğruysa eğer, ülke güvenliğimiz için daha büyük bir felâket demektir. Kısacası Erdoğan ve hükümeti artık bir Milli Güvenlik sorunudur.
Meşruiyetini Türk milleti yerine bazı çevrelerden alan Tayyip Erdoğan bitmiştir. Erdoğan’ın bu aşamada yapacağı en doğru şey demokrasi, adalet ve şeffaflığa sığınmaktır. Aksi halde ülkemizin birlik ve beraberliği tehlikeye düşer. Çare özgürlük ve şeffaflıktır.
Belli ki Anayasal meşruiyetini çoktan kaybeden Tayyip Erdoğan’ın konuşmaları dinlenirken sadece karıştığı yolsuzluklar değil, tüm devlet sırları dinlenmiştir. Devlet sırlarının dinlenmesini engellemeyen, kendisini ve devlet adamlarını koruyamayan aciz ve rehin alınmış biri artık bu büyük devleti yönetemez. Devlet sırlarını koruyamayan Tayyip Erdoğan ahaliyi koruyamaz. AKP hükümeti devam ettiği sürece kimse yatağında rahat uyuyamaz. Bu nedenle fiilen düşmüş olan AKP hükümeti derhal istifa etmelidir.
Şüphesiz sosyal medya, Mısır’da olduğu gibi diktatörlüklerde yabancı istihbarat örgütleri tarafından manüple edilebilir. Sosyal medya üzerinden ayaklanmalar ve kardeş kavgaları bile ortaya çıkarılabilir. Ancak bu tür manüpulasyonlar çağdaş demokrasilerin, özgürlüğün ve şeffaflığın olduğu ülkelerde etkili olamazlar.
