Gündem

CHP'li Fikri Sağlar: Tutuklanan Halkbank yöneticisinin FBI dosyasındaki muhbir Süleyman Aslan mı?

"Onlar için artık ABD defteri tamamen kapanmış durumda"

02 Nisan 2017 14:36

CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, İran'a yönelik ABD yaptırımlarını delmek ve bankacılık sahtekârlığı yaptığı iddialarıyla New York'ta tutuklanan Halkbank Uluslararası Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla hakkında hazırlanan FBI dosyasında “Muhbir‐2” adlı kişinin, Atilla'nın bankadaki şefi olduğu ve gizli muhbirlik yaptığı belirtildiğini ifade etti. Sağlar, "Muhbir ayakkabı kutularıyla yakalanan Süleyman Aslan olabilir mi? Aslan cezaevine girdi, çıktıktan sonra bir başka kamu bankasının yönetimine atandı. O günden beri ondan haber alınamadı. Şu anda Aslan nerede, Amerika'da olabilir mi?” diye sordu.

Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk'ün, Fikri Sağlar'ın açıklamalarına da yer verdiği, "Muhbir_2 kod adlı şef kim?" başlığıyla yayımlanan (2 Nisan 2017) yazısı şöyle:

Ülkemizde yaşanan her olumsuzluğun arkasında “yabancı parmağı” gündeme getirilir. Halkbank Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'de gözaltına alınıp tutuklanmasıyla ilgili de senaryolar yazılıyor. 17 Aralık soruşturmasında 25'nci “şüpheli” olarak yer alan, daha sonra diğer sanıklarla birlikte hakkında “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verilen Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın kurtarılması için devletimizin seferber olması gerekir.
17 Aralık soruşturması için “Asrın yolsuzluğu” denilmişti. Rıza Sarraf'ın üç bakana, çocuklarına, bazı bankacılara rüşvet verdiği iddialarıyla ilgili soruşturma, Savcı Celal Kara tarafından yürütülmüştü. Kara yurtdışına kaçtı, bu olayı araştıran, operasyonları yapan polis müdürlerinin de hepsi tutuklandı.

Bankacıya tuzak...

17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk dosyasında Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla hakkında da diğer şüpheliler gibi 16 Ekim 2014 tarihinde cumhuriyet savcısı tarafından “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verildi.
Genel Müdür Yardımcısı Atilla da, hakkında verilen bu karardan sonra rahatladı. 16 Ekim 2014 tarihinden yakalanana kadar değişik tarihlerde ABD'ye gitti. Türkiye'de dosya kapanmıştı ama ABD bu dosyayı kapatmadığı gibi yeni bilgi ve belge arayışındaydı. Muhtemel ki, Atilla da, ABD'ye her gidişinde yakın takip altında tutulmuş, görüşmeleri, ilişkileri araştırılmıştır. Gidiş dönüşlerinde ABD'de sorun yaşamayan Atilla için aslında düğmeye basılmamıştı. Rıza Sarraf'ın gelmesi bekleniyordu.

Rıza, 19 Mayıs 2016 tarihinde yakalanınca, Türkiye'de kapanan dosyanın diğer 52 sanığının da ABD'ye gitmesi halinde gözaltına alınabileceklerinin yolu açıldı. Bankacı Atilla'nın, Rıza Sarraf'la değişik dönemlerde yaptığı telefon konuşmalarının çözümleri de ABD'de bulunuyordu. Artık sıra bankacının da gözaltına alınmasına gelmişti.

Gidiş tarihlerine dikkat

Halkbank, Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın tutuklanmasından sonra bazı gazetelere tam sayfa ilan verdi. Bu ilanda, Atilla'nın 2014‐2017 tarihleri arasında 7 kez ABD'ye gittiği belirtildi. İlanda Atilla'nın 7 kez ABD'ye gittiği belirtiliyor ama bu ziyaretlerin kaçının Rıza Sarraf'ın yakalandığı 19 Mayıs 2016 tarihinden sonra gerçekleştirildiği belirtilmiyor.
Takipsizlik kararından sonra Atilla, ABD'ye gidiyor gitmesine ama ABD'lilere göre ambargoyu delme olayının bir numaralı şüphelisi Rıza Sarraf yakalanmadan, bankacının tutuklanması çok anlamlı olmayacaktı. Rıza'nın yakalanmasından sonra Atilla'nın ilk gidişinde gözaltına alındığı belirtiliyor. Eğer ortada bir hukuksuzluk varsa bu doğrudan Atilla'nın yapacağı iş değildir. Bunu da, yapılan telefon konuşmalarının tapelerinden, fezlekenin bu konuşmalarla ilgili değerlendirmelerinden anlayabiliyorsunuz.

Peki Atilla'nın şefi kim?

FBI'ın suç duyurusu dosyasında, “Muhbir‐1” ve “Muhbir‐2” diye kodlanan iki kişinin ifadelerine de yer veriliyor. “Muhbir‐2” adlı kişinin, Mehmet Hakan Atilla'nın bankadaki şefi olduğu ve gizli muhbirlik yaptığı belirtiliyor.
Bir genel müdür yardımcısının şefi kim olabilir? CHP Milletvekili Fikri Sağlar, bunun kim olduğu konusunda tahminde bulunuyor ve Başbakan'a da “Sizce de muhbir ayakkabı kutularıyla yakalanan Süleyman Aslan olabilir mi? Aslan cezaevine girdi, çıktıktan sonra bir başka kamu bankasının yönetimine atandı. O günden beri ondan haber alınamadı. Şu anda Aslan nerede, Amerika'da olabilir mi?” diye sordu. Aranıp da bir türlü ulaşılamayan Süleyman Aslan'ın da bu söylentilere son verilmesi için açıklama yapması gerekiyor.

Gitmek isteyen de vazgeçti

17 Aralık dosyasında “rüşvet almakla” suçlanan ünlü isimlerden biri, prostat ameliyatı olmuştu. Kontrolden geçmek amacıyla ABD'ye gitmek için hazırlık yapıyordu. Ancak bankacı Atilla'nın tutuklanması gidecek olanların yolunu kapattı. O eski bakan da “Ne olur ne olmaz” deyip ABD'ye gitmekten vazgeçti.
17 Aralık soruşturmasında isimleri bulunan ÜÇ bakan istifa ettirilmişti. Bunların Yüce Divan'a sevk edilmesi de AKP oylarıyla önlenmişti. Diğer şüpheliler için dosya kapatılırken, eski bakanlar için de Yüce Divan'a sevk edilmemeleri kararı çıktığı için onlar açısından da bir sorun kalmamıştı.
Kapanan o dosyalarda isimleri bulunanlar, artık tehlikenin farkında... Onlar için artık ABD defteri tamamen kapanmış durumda... Hatta Interpol aracılığıyla haklarında yakalama ve iade amacıyla tutuklama kararı çıkarılırsa bu da sürpriz sayılmaz. Siz en iyisi güzel yurdumuzun dışına çıkmayın...