İngiltere'de vakalar hızla artıyor, hükümet "Yeni önlemlere gerek yok" diyor

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda'dan oluşan Birleşik Krallık'ta koronavirüs vaka sayısı, Covid salgınının başlangıcından bu yana en yüksek düzeye ulaştı. Hükümet ülkede henüz yeni kısıtlamalara gerek görülmediğini açıkladı. Ancak yarın okullar açılırken bütün öğrencilere test yapılacak ve sınıflarda maske takılacak.

İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda yönetimleri Noel öncesi, İngiltere'ye kıyasla daha sıkı önlemler aldıklarını açıklamıştı.

Okulların açılışı öncesinde BBC'ye konuşan Eğitim Bakanı Nadhim Zahawi, son Covid verilerinin İngiltere'de yeni kısıtlamalar gerektiğine işaret etmediğini söyledi.

Zahawi buna karşılık yarın okullar açılırken bütün ortaokul ve lise öğrencilerine Covid testi yapılacağını duyurdu.

Koronavirüsün çok daha hızlı yayılan Omicron varyantının yavaş yavaş daha ileri yaş gruplarını da etkilemeye başladığını doğrulayan Zahawi, buna karşılık 50 yaş üzeri yetişkinlerin yüzde 90'ının üçüncü doz aşılarını olduğunu kaydetti.

Bakan yine de durumu yakından izlediklerini ve Çarşamba günü bir değerlendirme daha yapacaklarını da ekledi.

Muhalefet hükümeti yeterince hızlı ve sıkı önlemler almadığı gerekçesiyle eleştiriyor.

İktidardaki Muhafazakar Parti'nin meclis grubunda, önlemlerin sıkılaştırılmasına kuvvetli bir direnç var.

Son veriler ne diyor?

Birleşik Krallık'ta son bir hafta içinde günlük ortalama vaka sayısı 192 bine ulaştı. Bu geçen yıl başlarındaki en yüksek düzeyin üç mislinden de fazla.

Fakat o dönemde hastanelerde tedavi gören hasta sayısı bir ara 35 binlere yükselmişti. Şu anda bu sayı 12 bin civarında. Yoğun bakımda yatanların sayısında da büyük bir artış görülmediği kaydediliyor. Yine de hastaneler, personel sıkıntısının da etkisiyle zorlandıklarını bildirmeye başlıyorlar.

Covid ölümlerindeki artış da vaka sayısına oranlandığında geçen yıldan çok daha düşük seyrediyor.

İngiltere Sağlık Hizmetleri (NHS) yöneticisi Chris Hopson, Omicron'un ilk ve en çok yayıldığı yer olan başkent Londra'da son iki gün içerisinde hastanelere başvuranların sayısında düşüş olduğunu, belki de salgının tepe noktasına ulaşılmış olabileceğini söyledi.

Fakat Hopson aynı zamanda Noel ve yeni yıl döneminde yoğunlaşan buluşmalar ve görüşmelerin ve okulların açılmasının etkisinin vakaların, dolayısıyla hastanelere yatanlar ve ölenlerin sayısının yükselmesine yol açabileceği uyarısında da bulundu.

Uzmanlar ağır hastalık ve ölümlerin görece düşük olmasında Omicron varyantının özellikleri gibi, ülkedeki çok yüksek aşılama, önlemlere uyma ve test yaptırma oranının da payı olabileceğini düşünüyor.

Aşılamada son durum ne?

İngiltere hükümeti, Omicron varyantının hızla yayılması karşısında Aralık ayı başlarından itibaren kapalı kamusal alanlarda, toplu taşımada maske zorunluluğunu geri getirme, üçüncü (hatırlatma) doz aşı kampanyasını hızlandırma, kalabalık alanlara aşı belgesi ya da PCR testi ile girme, evden çalışmaya geri dönüş ve mümkün olmayan hallerde herkesi sürekli bol test yapmaya teşvik gibi önlemler ilan etti.

Bütün açıklamalarda esas koruyucu unsurun aşı olduğu vurgulandı ve 12 yaş üzerindekilere iki doz 18 yaş üzerindeki herkese de üçüncü doz aşı imkanı verildi.

Şu anda Birleşik Krallık'ı oluşturan dört bölgenin yaklaşık 70 milyonluk nüfusu içerisinde 12 yaş üzerine bakıldığında; birinci doz aşısını olanların oranı yüzde 90. İkinci dozu olanların oranı yüzde 82,4. Üçüncü dozu olanların oranı ise yüzde 59.

Aşılama yaş grupları bakımından en büyük yaş gruplarında en yüksek, yaş düştükçe aşı oranındaki düşüş de daha fazla.

Ülkede aşı olmayan yaklaşık bir yüzde 10luk kesim olmasının virüsün yayılmasında etkisi olduğu düşünülüyor.

Yüz yüze eğitim devam edecek mi?

Eğitim Bakanı Zahawi, Noel ve yılbaşı tatillerinden sonra Salı günü bütün ortaokul-liselerde öğretimin başlayacağını ama bütün öğrencilere okula başlamaları öncesi test yapılacağını söyledi.

Geçtiğimiz hafta ilan edilen bir başka önlem ise öğrencilerin sınıflarda ders sırasında da maske takması oldu. Geçtiğimiz yılın sonlarında maske kuralı geri getirilmiş ancak öğrencilerin derslikler dışındaki alanlarda maske takması istenmişti.

Geçen yıl sonundaki önlemler kapsamında öğrencilerin okulda haftada iki kez hızlı test olmaları da istenmişti ancak hızlı test tedarikinde sorunlar yaşanmıştı.

Eğitim Bakanı Zahawi test sıkıntısının giderileceğini söyledi testlerin haftada iki kez yapılması uyarısını yineledi.

Vaka sayılarının görülmemiş düzeylere çıkmasına rağmen okulların neden tatil edilmediği konusundaki bir soruyu ise Zahawi, "Geçmiş tecrübelerden aldığımız acı ders şu oldu: Çocuklar okula gitmediğinde bunun onların zihin sağlığı ve eğitimleri üzerindeki etkisi çok büyük oluyor. Bu nedenle ben ve başbakan okulların açık kalması konusunda kararlıyız ve bunun için elimizden geleni yapacağız. Çocukların sınıfta arkadaşlarıyla, bir öğretmenle beraber bulunmasının onlar için en iyi şey olduğunu düşünüyoruz" diye yanıtladı.

Virüsle mücadele kapsamında okullara binlerce yeni hava filitreleme cihazı (toplam 8 bin olacak) ve yüzbinlerce karbon diyoksit ölçer gönderileceği de açıklandı.

• İngiltere'de hükümet işyerlerine çalışanların yüzde 25'inin hastalık iznine ayrılmasına hazırlıklı olması uyarısı yaptı
• İngiltere ikinci Covid hapına kullanım onayı verdi
• İngiltere'de günlük Covid vaka sayısı 117 bin ile rekor kırdı

İskoçya ve Kuzey İrlanda'daki okullar da açılıyor ve öğrencilerin yine haftada iki kez test olmaları isteniyor. İskoçya'da da öğrencilere maske zorunluluğu var.

Galler bölgesi yönetimi ise yeni dönem öncesinde öğrenci ve öğretmenlerin haftada üç kez test olmasını istedi.

Eğitim Bakanı Zahawi ayrıca personel sıkıntısını gidermek için mesleği bırakan ya da emekli olmuş öğretmenleri geçici görevle çalışmaya davet etti ve 12-15 yaş arası çocukların ilk iki doz aşılarını tamamlamaları çağrısı yaptı. 18 yaş üzeri ise üçüncü doz aşı olmaya çağırılıyor.

Ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin eğitim sözcüsü Bridget Phillipson ise hükümeti okul çağındaki çocuklara yönelik aşılamada yetersiz kaldığı gerekçesiyle eleştirdi.

12-17 yaş arasındaki yaklaşık 2 milyon öğrencinin tamamen aşısız olduğunu söyleyen Phillipson, hükümetin "virüsün önünü almayı başaramadığını ve çocukları sahipsiz bıraktığını" kaydetti.