Cumartesi Anneleri, 2010 yılındaki 250. buluşmalarında ‘Kayıplar cebimde değil ki vereyim’, ‘polisin elini soğutmayın’ gibi sözlerin sahibi 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in yargılanmasını istemişti.
Cumartesi Anneleri’nden Aysel Ocak, faili meçhullere ilişkin Hüseyin Toraman’ın annesine “Oğlun cebimde mi çıkarıp vereyim?” diyen Demirel’in yargılanmadan ölmesinden dolayı öfkeli olduklarını belirtti.
Birgün'de yer alan habere göre; yargı mekanizmasının geçmişle hesaplaşılamamasında suç ortağı olduğunu belirten Ocak, “Kimse Maraş, Sivas katliamları ortadayken Süleyman Demirel`i demokrasi aşığı olarak pazarlamaya kalkmasın. Bu Roboski’yi yaratanların absürt çabalarından başka bir şey değildir. Bu hesap vermeden gidişler, her geçen gün bizler açısından, hele hele bu kirli savaş politikalarının mağdurları cephesinden daha farklı travmalara dönüşüyor. Artık “Cezasızlığa Son, Adalet İstiyoruz” çığlığı tüm insanlık için karşılığını bulmalı. Tüm insanlığa karşı suçlarla yüzleşilmeli. Kör ölünce kömür göz olunmamalı” dedi.
Medyada Demirel hakkında methiyeler dizileceğini, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamının unutulacağını belirten Ocak, “Ama hala hafıza sahibi olan bizler, bir “zat-i muhterem” in ne ölüm listelerini ne de bu ölümlerin listesini sormayanları unutmayacağız. Hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz. Kimse sanmasın ki bu dava divana kalır” dedi.
2010'daki Galatasaray Meydanı buluşmasında kayıp yakınları adına açıklama yapan İHD İstanbul Şubesi’nden Ahmet Tamer “Kozmik odada bu topraklarda işlenen binlerce faili meçhul cinayetin, gözaltında kaybedilen insanların ve devletin karanlık belgelerin gün yüzüne çıkmasını bekliyoruz.1990’lı yıllardan başlayan karanlık dönemde seri cinayetler işlendi, gözaltında insanlar kaybedildi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ‘polisin elini soğutmayın’ buyurdu. Ve bütün hükümetleri döneminde gerçekten de polisin eli hiç soğumadı" ifadelerini kullanmıştı.