Cumhuriyet gazetesi yazarı Miyase İlknur, "Reisbank hayırlı günler diler!" başlıklı yazısında, "Bu isimde bir banka olmadığını elbet biliyorum. Ancak adı öyle olmasa da Reis hazretlerinin böyle bir bankası var: Merkez Bankası... Ne yani olmasın mı? Yargısı var; ordusu var; polisi var; bekçisi var; üniversiteleri var.
Sarayları var, güzel mi güzel; arabaları, uçakları var özel mi özel. Merkez Bankası niye tüzel olsun? Ne gerek var genel kurula, banka meclisine? Reis, “Kalk koltuktan” der başkan ve yönetim kurulu kalkar, “İn” der inerler. Zaten 2018’de çıkarılan KHK ile Merkez Bankası Başkanı ve yardımcılarının 5 yıl olarak tanımlanan görev süreleri belirsiz kılınmıştı. Onları atayan erk, ister 5 yıl görevde tutar isterse 5 saat... Bankanın adını da Reisbank olarak değiştirirse çok yerinde olur." ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası başkanlarının görev sürelerinin Türkiye'ye oranla pek çok ülkede uzun süreli olduğuna işaret eden Miyasi İlknur, "1980’de AP azınlık hükümeti iktidarda iken Merkez Bankası’nı denetim altına almak için bankanın meclisini ve denetim kurulunu değiştirmek üzere yönetim kuruluna başvurmuş ama reddedilmişti. Hükümet sonuç alamayınca, Maliye Bakanlığı tarafından Ticaret Mahkemesi’ne dava açılarak banka meclisi ile denetim kurulu arasında uyumsuzluk olduğu, bu nedenle görev süreleri dolmamasına karşın olağan genel kurulda meclis üyelerinin tümünün yenilenmesi talebinde bulundu. Ticaret Mahkemesi bu talebi banka yararına aykırı olduğu gerekçesiyle reddetti. Ancak bu dönem o dönem değil. O zaman sadece Merkez Bankası değil, yargı da bağımsızdı.
Eski Türkiye’de özerk yapısı nedeniyle Merkez Bankası Başkanlığı, bakanlardan bile önemli bir makamdı." diye yazdı
Yazının tamamı için tıklayın...