Danimarka'da yüksek mahkeme, bir partide sarhoş olan 17 yaşındaki diyabet hastası genç kadına tecavüz eden üç erkek hakkında verilen tartışmalı beraat kararını bozdu.
Olay 2014 yılı Eylül ayında yaşandı. Genç kadın, Herfolge kasabasındaki çalılıkların arkasında, baygın ve insülin pompası çıkmış halde bulundu.
O tarihte 17 yaşında olan üç sanık, Nisan ayında çıkarıldıkları mahkemede beraat etti, mahkemenin beraat kararı da ülke genelinde protesto edildi.
Üç genç Pazartesi günü yüksek mahkemenin beraat kararını bozmasıyla, 'tecavüz veya tecavüze teşebbüsten' suçlu bulunup hapis cezasına çarptırıldı.
Danimarka yüksek mahkemesinin kararında, mağdurun çok sarhoş olduğu ve diyabet rahatsızlığı yüzünden cinsel ilişkiye rıza gösterebilecek durumda olmadığına hükmedildi.
Daha önce Roskilde bölge mahkemesi ise, genç kadının rıza gösterebilecek durumda olduğu kararına varmıştı.
Genç kadın bulunduğunda vücudunda aşınmalar, vajinasında ve anüsünde yırtılmalar tespit edilmişti.
Partiye katılmadan önce de alkol alan kadın 'daha önce hiç bu kadar sarhoş olmadığını' söylemişti.
Diyabetini genellikle kontrol altında tutan genç kadının kanındaki şeker seviyesi de normalin çok üzerindeydi.
Sanıklardan ikisi, genç kadının ismini bilmediklerini ve cinsel taciz sırasında da kadınla konuşmadıklarını söyledi.
Yükek mahkemenin kararıyla saldırganlardan ikisi 8'er, biri de 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Danimarkalı Kadınlar Toplumu'ndan Helena Hansen, TV2 televizyonuna açıklamasında Pazartesi günkü mahkeme kararının 'tecavüz mağdurlarını bu tip saldırılara karşı seslerini yükselmeleri için cesaretlendirebileceğini' söyledi.
Danimarkalı feminist kuruluş Joan Sisters da yüksek mahkemenin kararını memnuniyet verici bulup, Roskilde mahkemesinin aldığı beraat kararını ise eleştirdi. Mahkeme, genç kadının sanıklardan biriyle partide dans ettiği gerekçesiyle 'bunun dolaylı olarak cinsel ilişkiye rıza gösterilmesi' anlamına gelebileceğini hükmetmişti.
Uluslararası Af Örgütü de Danimarka'daki tecavüz davalarının çoğunun 'cezasız' kaldığını ve çoğunun da mahkemeye dahi taşınmadığını belirtti.
Kopenhag Üniversitesi'nden Doç. Dr. Trine Baumbach, Nisan ayında üç sanığın beraat kararının ülke genelinde büyük tepki çektiğini ifade etti.
Baumbach, "Danimarka'nın yargı sistemi işlese de yasaların düzeltilmesi gerekiyor çünkü rıza yerine şiddet ve zorlamaya gereğinden fazla odaklanıyoruz" dedi.
Danimarkalı akademisyen tecavüz ve yasalara ilişkin şunları söyledi:
"Saldırgana, 'Kadın 'Evet' dedi mi?' sorusu yerine 'Kadın 'Hayır' dedi mi? Karşı koydu mu? Sorularını soruyoruz."
"Bu olaydaki sorun, kadının rıza gösterebilecek durumda olmamasıydı. Dolayısıyla asıl mesele, kadının 'Hayır' diyebilecek ruhsal durumda olup olmaması. Ama bu bir tecavüz vakasını doğru bir şekilde ele alma yolu değil. Kadının 'Evet' diyebilecek durumda olup olmamasına bakılmalı."
"İnsan özgürlüğü kadınların da özgürlüğüdür. Eğer bir ilişkiye girmek istiyorsanız rızanız olmalı. Bu davadan sonra Danimarka'da birçok milletvekili bu yaz tecavüz vakalarıyla ilgilendi. Adaletin daha doğru bir şekilde yerini bulması için yasayı değiştireceklerini düşünüyorum."