Gündem

DBL Entertainment'ın sahibi Abdülkadir Özkan’ın avukatı: Müvekkilim koordineli saldırıların hedefi haline geldi; kışkırtmadan sorumlular hakkında hukuki işlem başlatılacak

07 Nisan 2025 22:31

Güncelleme: 07 Nisan 2025 22:37

T24 Haber Merkezi

Organizasyon firması DBL Entertainment'ın ve şirketin sahibi Abdülkadir Özkan’ın avukatı Ted Anastasiou, müvekkillerinin koordineli saldırıların hedefi haline geldiğini belirterek, iftira, halkı kışkırtma, haksız rekabet ve ekonomik müdahale eylemlerinden sorumlu kişi ve kuruluşlar hakkında resmi hukuki girişimlerde bulunulduğunu bildirdi.

Dünyaca ünlü müzisyenlerin Türkiye organizatörü Dolmabahçe A.Ş. ve bünyesindeki DBL Entertainment'ın sahibi Abdülkadir Özkan, "boykot" çağrıları sonrasında müzisyen Ane Brun'un konserini, komedyen Trevor Noah'ın da gösterisini iptal etmesinin ardından yer aldıkları projelerden çekildiklerini duyurmuştu.

İmamoğlu protestolarına ilişkin sözleri nedeniyle boykot edilen Özkan, "İfade etmek isterim ki; eleştirimin hedefi, gençliğin anayasal hakkını kullandığı barışçıl protesto değil, bu hakkı provoke ederek şiddet ortamı yaratmaya çalışan radikal tutumlardır. Yıllardır sanatın ve kültürün evrensel diliyle ülkemize katkı sunmak için çalışan bir insan olarak, toplumun her kesimiyle ortak zeminde buluşmanın öneminin bilincindeyim" demişti.

DBL Entertainment'ın sahibi Abdülkadir Özkan, "Boykot tweetini atmaz olaydım, milyon dolarlarım yandı" demiş

DBL Entertainment'ın avukatı Ted Anastasiou yazılı açıklama yaptı. Şirketin "dbltr.com" adresi üzerinden yapılan açıklamada, müvekkili Abdülkadir Özkan ve DBL Entertainment'ın devamlı bir dezenformasyon kampanyası ve koordineli saldırıların hedefi haline geldiği öne sürüldü.

Açıklamada, kamuoyuna yapılan açıklamalarla gerçek durum net şekilde belirtilmesine rağmen, bazı kişi ve kuruluşların yanlış ve yanıltıcı iddiaları yaymaya devam ettiği ve müvekkillerinin ticari faaliyetlerine ve itibarına doğrudan zarar verdiği belirtildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"31 Mart tarihinde Sayın Özkan, açıklamalarının küçük bir grup şiddet yanlısı provokatöre yönelik olduğunu ve barışçıl protestonun temel bir anayasal hak olduğunu açıkça ifade etmiştir. 1 Nisan tarihinde ise sayın Özkan, protestoların hayati önem taşıdığını ancak protesto adı altında gerçekleştirilen 'şiddetin' asla kabul edilemeyeceğini tekrar vurgulamıştır. Sayın Özkan'ın bu makul duruşunun böylesine çarpıtılabilmesi, içinde yaşadığımız dönemi net bir şekilde ortaya koymaktadır; yalanların 'alternatif gerçekler' olarak pazarlanıp sosyal medyada hızla yayılması bunun açık bir göstergesidir. Şunu net olarak ifade etmek isteriz ki müvekkilimizin şirketi DBL Entertainment, yıllardır herhangi bir siyasi veya devlet desteği almaksızın, tamamen bağımsız bir biçimde faaliyet göstermiş ve dünyanın en önemli sanatçılarından bazılarını Türkiye'ye getirmiştir."

Açıklamada ayrıca müvekkili Özkan'ın akla ve hukuka aykırı biçimde hedef alındığı, gerçekleştirilen saldırıların konser iptallerinden itibar zedelenmesine kadar milyonlarca dolarlık maddi ve ölçülebilir zararlara neden olduğu, bu durumun yalnızca müvekkillerine değil, DBL ile çalışan çok sayıda tedarikçi ve profesyonele de zarar verdiği öne sürüldü.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Sayın Özkan, iftira, halkı kışkırtma, haksız rekabet ve ekonomik müdahale eylemlerinden sorumlu kişi ve kuruluşlar hakkında resmi hukuki girişimlerde bulunmuştur. Türk ve uluslararası hukuktan doğan tüm yasal haklarımızı aktif olarak takip etmekteyiz. Sözleşme ihlali, kötü niyetli yanlış beyanlar ve koordineli karalama dahil olmak üzere hukuka aykırı faaliyetlerde bulunan herkes hakkında ek hukuki işlemler yakında başlayacaktır. Müvekkillerimiz, Türkiye'ye kültürel etkinlikler getiren ve yaratıcı ile teknik profesyonellerden oluşan geniş bir ekosistemi destekleyen bir işi kurmak için yıllarca emek harcamıştır. Bu çalışmaların kötü niyetli kampanyalara ya da fırsatçı dezenformasyona kurban edilmesine izin verilmeyecektir. DBL Entertainment ve Sayın Özkan, çalışmalarını ve itibarını korumaya devam edecek, sorumlu tüm tarafları hiçbir istisna gözetmeksizin, mevcut tüm hukuki yollarla sorumlu tutacaktır."

Abdülkadir Özkan kimdir?

İstanbul’da dünyaya geldi. İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun oldu. Gazeteciliğe Yörünge dergisinde başladı. İhlâs Haber Ajansı’nda Dış Haberler editörü olarak görev yaptı. İki yıl Avustralya’nın Sidney kentinde Turkish News Weekly gazetesinin haber koordinatörlüğü, ardından Tayland, Hong Kong, Çin ve Endonezya’da Uzakdoğu haber müdürlüğü görevlerini yürüttü. Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin ölümüne sebep olan saldırı sonrası Lübnan, Ürdün ve Dubai’de kaldı. TNW’da haftalık köşe yazılarına devam etti. Strateji ve düşünce dergisi Global Research’ün Genel Yayın Yönetmenliği görevini yürüttü. Medya ve kültürlerarası ilişkilerle Marshall McLuhan’ın medya kuramları üzerine çalışmalar yaptı. 2010 yılında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in, 2014 yılında ise Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı’nın basın müşaviri olarak görev aldı. 2015 yılında ise başbakan başdanışmanı olarak atandı. Aynı yıl UNESCO Türkiye Millî Komisyonu İletişim İhtisas Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. Kaleme aldığı eserler başta Princeton Üniversitesi olmak üzere dünyanın önde gelen üniversite kütüphanelerinde yer aldı. 2018 yılında M5 Savunma Strateji ve Ulusal Güvenlik Dergisi’nin yeniden yayınlanmasını sağladı. Halen ABD’nin Maryland eyaletinde devam eden uluslararası bir yayınevinin yayın yönetmenliği ve Kopernik Kitap Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyor. 

Kitapları; Modern Zamanların Hasan Sabbahı: Fetullah Gülen (Kopernik Kitap 2017), Siyasette Erdoğan Korkusu; Erdoğanofobi (Kopernik Kitap 2017, Kestanepazarı’ndan Pensilvanya’ya Fetullahçı Terör Örgütü (Kopernik Kitap 2017) Çeviri: 1915 Olaylarının İç Yüzü: Bir Ermeninin Hatıratı (Kopernik Kitap 2020) The Modern Assasin (Kopernik Inc 2018) Erdoganophobia: A Case Study (Kopernik Inc 2019).

Tepki çeken paylaşımları