TBMM’de bir grup gazeteci ile bir araya gelen BDP Genel Başkanı Demirtaş, çözüm süreci ve gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin çözmek için uğraştığı Kürt sorununun temelinde CHP’nin ulusçuluk anlayışının yattığını belirten BDP lideri Demirtaş, “CHP bu sorunu 1950’de çözse idi daha Öcalan doğmamıştı. Şimdi muhatap almaya da gerek kalmayacaktı” dedi.
Star gazetesinden Hamza Erdoğan'ın haberine göre, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kürt sorununun Türkiye’deki statükonun son kalesi olduğunu, CHP ve MHP’nin bu kalenin yıkılmasından rahatsız olduğu için çözüm sürecine karşı çıktığını söyledi. Özellikle CHP’nin, tüm politikalarını bunun üzerine bina ettiğini vurgulayan Demirtaş, Kürt meselesinin bu noktaya gelmesinde ve Öcalan’ın muhatap almasında CHP’nin en önemli aktör olduğuna işaret etti. BDP lideri, “CHP, 1950’de bu işi çözseydi, Öcalan daha doğmamıştı, muhatap almaya gerek yoktu. Ama çözmediler işler bu noktaya geldi. Mecburen görüşecekler. CHP’nin bunu görmesi lazım” dedi.
Silahsız mücadele süreci
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iddia ettiği gibi bu konuda herhangi bir söz verilmediğini ve alınmadığını vurgulayan Demirtaş, “Bir anlaşmaya varıldı, madde madde üzerine çalışıldı, protokolle veya uzlaşma ile geri çekilme başladı iddiası doğru değil. Bizim yol temizliği dediğimiz talepler, aşağı yukarı CHP’nin de Meclis’e sunduğu tekliflerle aynı. Verilmiş bir söz yok. CHP ile ayrıştığımız nokta budur. Bu mücadele silahsız olarak siyasetle mücadele süreci olacak” diye konuştu. Demirtaş, AKP ile BDP’nin Başkanlık sisteminde anlaştığı yönündeki iddialarına ise sert tepki gösterdi.
'CHP 80 yıllık geçmişi tekrar ediyor'
Demokratikleşme safhasında CHP’den yararlanmak istediklerini belirten Demirtaş, “CHP kendi klasik statükocu kimliğinden sıyrılıp, ulusalcı hassasiyetleri bir kenara bırakıp, sosyal demokrat hassasiyetleri öne çıkarırsa birlikte AKP’ye karşı demokrasi mücadelesi yürütebiliriz. CHP burayı ıskalarsa hem sürecin dışında kalmış olur hem de demokrasi mücadelesinde gerçekten oynaması gereken tarihi rolünü ana muhalefet olarak oynamamış olur. 80 yıllık geçmişi neyse 90 yılda tekrar etmiş olur.”
Statükonun son kalesi
CHP’NİN Kürt sorununu çözmediği için işin bu noktaya geldiği kaydeden Demirtaş, şunları söyledi: “Bu sadece AKP karşıtlığı değil. Kürt sorunun çözümü statükonun kalan son kalesinin yıkılmasıdır aslında. Kürt sorunun eğer tam demokratik çerçevede çözülürse statükosunun tuzla buz olması demektir. CHP, MHP bundan rahatsızlık duyabilir tabi ki. Çünkü Türkiye’de ‘Kürt halkı vardır’ demek ulus devletin artık bittiği anlamına gelir. Ulus devlet CHP’nin kuruluş gerekçesidir. Üstüne bina ettiği politika odur. Dolayısıyla çözülmesini kabul etmiyor. CHP, 1950’de bu işi çözse idi Öcalan daha doğmamıştı muhatap almaya gerek yoktu. Ama çözmediler işler bu noktaya geldi. Mecburen görüşecekler. CHP’nin bunu görmesi lazım.”