T24 Haber Merkezi
DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, 13 Mayıs 2017 tarihinde Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye arasında imzalanan “Suçluların İadesi Andlaşması” hakkında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nca cevaplanması istemiyle bir soru önergesi verdi.
Çin Halk Cumhuriyeti’nde milyonlarca Uygur Türkü ve farklı etnik kökenden Müslümanlar'ın yaşadığını hatırlatan Yeneroğlu, "Çin Halk Cumhuriyeti tarafından sistematik şekilde ağır insan hakları ihlallerine uğrayan çoğunluğu Uygur Türkü olan on binlerce Çin vatandaşı Müslüman, yaşadıkları zulümden kaçarak ülkemizde ikamet etmektedir. Bu minvalde Türkiye ile Çin arasında yapılan suçluların iadesi andlaşması iki devlet arasındaki standart bir adli yardımlaşma andlaşması olarak değerlendirilemez" dedi.
Yapılan andlaşma ile Uygur Türkleri'nin Çin'e iadesinin gerçekleşeceğini söyleyen Yeneroğlu, "AİHS’nden doğan yükümlülüklerimize göre; hiç kimse, ölüm cezasına çarptırılabileceği, işkence veya kötü muameleye uğrayabileceği bir ülkeye teslim edilemez" ifadelerini kullandı.
Yeneroğlu'nun verdiği soru önergesi şöyle:
- Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasında “Suçluların İadesi Andlaşması”na neden ihtiyaç duyulmuştur?
- Türkiye’de ikamet eden Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı sayısı kaçtır? Bunlardan kaçı ‘Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ doğumludur?
- Bugüne kadar Çin Halk Cumhuriyeti’ne Çin vatandaşı kaç kişi iade edilmiştir? Bunlardan kaçı ‘Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ doğumludur? Bu kişiler hangi suç isnatları nedeniyle Çin’e iade edilmişlerdir?
- Söz konusu andlaşmanın imzalanma talebi hangi ülkeden gelmiştir?
- İade talebi için soruşturmanın dahi yeterli olduğu göz önüne alındığında; Çin Halk Cumhuriyeti’nin, Uygur Türkleri hakkında haksız yere terörist isnadında bulunarak Suçluların İadesi Andlaşması kapsamında Uygur Türklerinin Çin’e iade edilmesi için Türkiye’ye talepte bulunması halinde Türkiye nasıl bir yol izleyecektir?
- Çin, Türkiye’de işlendiğini ileri sürdüğü suçların faillerinin de iadesini talep edebilecek midir?
- Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye arasında imzalanan Suçluların İadesi Andlaşması’na taraf devletlerden çekince ya da şerh koyan olmuş mudur? Şayet olmuşsa hangi konularda şerh veya çekince konulmuştur?