Gündem

DHA İSTANBUL BÜLTEN - 1

1 - KADIKÖY'DE EĞLENCE MEKANINDA SİLAHLI KAVGA Haber-Kamera: Ali KEREM BENGİ - Hakan KAYA / İSTANBUL DHA - KADIKÖY'de bir eğlence mekanında iki grup arasında çıkan kavgada 1 kişi silahla vurularak yaralandı

22 Eylül 2018 11:03

1 - KADIKÖY\'DE EĞLENCE MEKANINDA SİLAHLI KAVGA

Haber-Kamera: Ali KEREM BENGİ - Hakan KAYA / İSTANBUL DHA - KADIKÖY\'de bir eğlence mekanında iki grup arasında çıkan kavgada 1 kişi silahla vurularak yaralandı. Olayın ardından 3 kişi gözaltına alındı. 
Olay, Osmanağa Mahallesi Kuşdili Caddesi üzerindeki bir eğlence mekânında gece yarısı meydana geldi. İddiaya göre, otomobil ile eğlence mekanına gelen bir grup ile eğlence mekanında bulunan başka bir grup arasında henüz bilinmeyen bir nedenle tartışma yaşandı. Kavgaya dönüşen tartışma eğlence mekânının dışında da devam etti. Silahların kullanıldığı kavgada Kenan Kükren koluna ve ensesine isabet eden kurşunlarla yaralandı. İhbar üzerine olay yerine ambulans ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri yaralı Kükren\'i ambulansla Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırdı. Yaralının durumunun ağır olduğu öğrenilirken, polis ekipleri olayın yaşandığı yere güvenlik şeridi çekerek çevrede delil incelemesi yaptı. Bölgeye tedbir amaçlı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri ve Özel Harekat timleri de sevk edildi.

OLAYLA İLGİLİ 3 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Öte yandan olayın ardından bölgeye gelen Kadıköy İlçe Emniyet Müdürü Murat Işık, yaşanan olay hakkında bilgi aldı. Polis ekiplerinin olayla ilgili yaptığı çalışmalarda bir pompalı tüfek ve bir tabanca ele geçirildi. Polis, olayla ilgisi bulunduğu belirlenen 3 kişiyi gözaltına alarak sorgulamak üzere emniyete götürdü.

Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Olay yerinden görüntüler
-Olay yerindeki kargaşa
-Ambulansların gelmesi
-Sağlık ekiplerinin otomobilin içerisinde bulunan yaralıya müdahalesi
-Yaralının ambulansa götürülmesi
-Olayla ilgili bazı kişilerin gözaltına alınması
-Ele geçirilen pompalı tüfek ve tabanca
-Olay yeri inceleme polislerinin çalışması
-Özel Harekat Timlerinden görüntü
-Kadıköy İlce Emniyet Müdürü\'nden görüntü (Siyah takım elbiseli olan) 
-Genel ve detaylar

22.09.2018 - 01.22 Haber Kodu : 180922002

===========================

2- ÜNLÜ PROFESÖRÜN ÇALINAN OTOMOBİLİ VE TIBBİ CİHAZI BULUNDU

Ali AKSOYER / İSTANBUL DHA - Meme kanseri tedavisinde yaptığı önemli çalışmalarla tıp dünyasında önemli bir yere sahip olan Prof. Dr. Ömer Bender\'in geçtiğimiz ay çalınan otomobili ve bagajındaki kanser tedavisinde kullanılan ve Türkiye\'de tek olan Duktoskopi cihazı 
Kurtköy\'de bulundu. Olayla ilgili 18 yaşından küçük bir şüphelinin yakalanarak tutuklandığı öğrenilirken, polis ekiplerinin diğer şüphelileri arama çalışmaları sürüyor.

Ünlü Prof. Dr. Ömer Bender, geçtiğimiz Ağustos ayında Bahçeşehir\'de hırsız şoku yaşamıştı. Hırsızlar Bender\'in kullandığı araca arkadan çarparak trafik kazası süsü vermiş ardından aşağı inmesini fırsat bilerek otomobili çalmışlardı. Araçta meme kanseri tedavisinde kullanılan ve Türkiye\'de tek cihaz olduğu belirtilen Duktoskopi cihazı ile hasta kayıtlarının bulunduğu dizüstü bilgisayarı da bulunuyordu.

Asayiş Şube Müdürlüğü Oto hırsızlık Büro Amirliği ekipleri olayla ilgili yaptıkları çalışmada çalınan otomobili Kurtköy\'de bir sokakta park halinde buldu. Üzerine sahte plaka takılmış halde bulunan araçta yapılan incelemede bagajında Duktoskopi cihazının durduğu, bilgisayarın ise şüpheliler tarafından alındığı tespit edildi.

Olayla ilgili yaşı küçük bir şüphelinin yakalanarak tutuklandığı öğrenilirken, polis ekiplerinin diğer şüphelileri yakalamak için çalışmaları sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: (ARŞİV)
-------------------------------
-Prof. Dr. Bender\'in açıklamaları ve detaylar
-Bulunan cihaz ve aracın fotoğrafı

22.09.2018 - 07.27 Haber Kodu : 180922007_

==============================

3 - SAVCI ALTAN KARDEŞLER VE ILICAK\'IN CEZASININ ONANMASINI İSTEDİ

Haber: Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
Fetullahçı Terör Örgütü\'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri gerekçesi ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan ve Mehmet Altan\'ın da aralarında bulunduğu 6 sanığın İstinaf Mahkemesi\'ndeki yargılamasına başlandı. 
Sanıkların savunmalarının ardından esas hakkındaki görüşünü açıklayan duruşma savcısı, sanıkların istinaf taleplerinin reddedilerek, yerel mahkemece, \"Anayasayı ihlal\" suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının onanmasını istedi. 
İstinaf Mahkemesi, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. 
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi\'nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu yargılanan Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan, Fevzi Yazıcı, Şükrü Turgut Özşengül ve Yakup Şimşek ile tutuksuz yargılanan Mehmet Altan ve avukatları katıldı. 
Davanın sabah yapılan oturumunda Nazlı Ilıcak ve Fevzi Yazıcı\'nın sorgusu yapıldı. Öğleden sonraki oturuma tutuksuz sanık Mehmet Altan\'ın savunması ile başlandı. 
Öğleden sonraki oturumda Mehmet Altan, Şükrü Tuğrul Özşengül, Yakup Şimşek ve Ahmet Altan\'ın savunmaları alındı. 
 
MEHMET ALTAN SAVUNMASINI YAPTI
Yazılı savunmasını okuyan Mehmet Altan, kendisini yargılayan İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi\'nin Anayasa\'yı yok sayarak yargılama yaptığını, şu anda yargılandığı bu mahkemenin de o kararı yeniden değerlendireceğini söyledi. 

\"ANAYASA MAHKEMESİ KONUŞMALARIM NEDENİYLE SUÇLANDIĞIMI...\"
Yerel mahkemenin verdiği ağırlaştırılmış müebbet kararına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu\'nun üç ihlal tespit ettiğini söyleyen Mehmet Altan, \"En son haliyle dosyayı inceleyen AYM Genel Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi \'gözaltına bile alınamayacağımı\' karara bağlarken, Anayasaya yok muamelesi yapan İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi ağırlaştırılmış müebbet veriyor. Halbuki Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu esas olarak yazılarım ve konuşmalarım nedeniyle suçlandığımı, bunun da ifade ve düşünce özgürlüğünün parçası olduğunu söylüyor\" dedi. 
Türkiye\'nin ve Avrupa\'nın en yüksek iki mahkemesinin hiçbir suçunun olmadığına karara bağladığını söyleyen Mehmet Altan, \"Mahkemenizin gerçek bir hukuk anlayışının takipçisi ve uygulayıcısı olarak AYM Genel Kurulu ve AİHM kararlarının da ispatladığı gibi düşüncelerimden, fikirlerimden dolayı benliğime yönelik bu zulmü bitirmesini talep ediyorum\" dedi.
 
\"BİZİ MAHKUM EDEN MAHKEME OLMAYAN BİR SUÇ UYDURMUŞTUR\"
Tutuklu sanık Ahmet Altan savunmasında, tuhaf olan bu yargılamanın bir televizyon programında subliminal mesaj vererek darbeye iştirak ettikleri iddiası ile başladığını söyledi. Ahmet Altan, \"Sübliminal mesaj, manevi cebir, inanç.. Bu iddiaların bir tanesi bile somut değildir. Bir tanesinin bile somut kanıta dayandırılması mümkün değildir. Bir tanesi bile elle tutulur, gözle görülür bir eylem değildir. Sayın Yargıç, bizim ceza yasamızda \'manevi cebir\' diye bir suç yoktur. Bizi mahkum eden mahkeme olmayan bir suç uydurmuştur, ki bunun kendisi suçtur\" dedi.
Gerçekleştirdikleri somut bir eylemin olmadığını söyleyen Ahmet Altan, \"Bizim gerçekleştirdiğimiz somut bir eylem yok, dava dosyasında yazıldığı türden suçları belirleyen kanun maddesi yok, haliyle kanıt da yok. Biz olmayan bir davada yargılanıp, olmayan bir davada mahkûm olduk\" dedi. 
Anayasa Mahkemesi\'ne uymayı reddeden bir kararla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldıklarını savunan Ahmet Altan, \"Kanıtsız ve kanunsuz biçimde mahkum olduk. Sayın Yargiç; şimdi yaşanan bu hukuksuzluğun yeniden değerlendirileceği bir aşamadayız. Yargıdaki bu çöküntüyü tamir etmek sizin elinizde. Benim talebim açık ve net; hukuka, yasaya ve Anayasaya uygun bir biçimde suç olan eylemi tarif edin, bu eylemi suç kabul eden kanun maddesini gösterin ve bu eylemin gerçekleştiğini belirleyen somut kanıtı ortaya koyun. İki senedir bize kanıtı gösterin diyoruz. İki yıldır bu insanların sorusuna hiçbir hakim, hiçbir savcı cevap veremedi. Bu davada adaleti biz sanıklar temsil ediyoruz. Eğer bir mahkemede hukuku ve adaleti yargıçlar değil de sanıklar temsil ediyorsa o ülke çöküyor demektir. Yargı bir devletin, bir toplumun orta direğidir. Bir toplum yargısız olamaz \" dedi. 
Ahmet Altan, \"Yaşanan bu hukuksuzluğun yeniden değerlendirileceği bir aşamadayız. Sizden beklentim hukukun yeniden tesisidir. Ortada somut bir kanıt yoksa bu davayı bitirin. Bu mahkemeden hukukun, adaletin, ve bu toplumun direği olan yargıyı yeniden canlandıracak bir karar bekliyorum\" dedi.
 
SAVCI ONAMA İSTEDİ
Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını açıklayan İstinaf Savcısı, sanıkların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesini istedi. Yerel mahkemenin kararının hukuka uygun olduğunu belirten savcı, bu kararın onanmasını talep etti. Savcı, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını da talep etti. 
Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme, sanıklar ve avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını yapmaları için davayı erteledi. 
 
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede davanın istinaf aşamasında tahliye olan Mehmet Altan ile tutuklu sanıklar Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Şükrü Turgut Özşengül, Yakup Şimşek ve tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman, FETÖ\'nün 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddia ediliyor. 
Davanın görüldüğü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Şubat 2018 tarihinde yaptığı karar duruşmasında, Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan, Mehmet Altan, Fevzi Yazıcı, Yakup Şimşek ve Şükrü Turgut Özşengül, \"Anayasayı ihlal etmek\" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldılar. Sanıkların cezasında indirime gidilmedi. Tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman\'ın ise beraatine karar verildi. 
Sanıkların avukatları davayı İstinaf Mahkemesi\'ne taşıdı. Dosyanın geldiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, 18 Haziran 2018 tarihinde Mehmet Altan\'ın tahliyesine karar vermişti. 
 
Görüntü Dökümü:
--------------
Olaya ilişkin arşiv görüntüleri

21.09.2018 - 19.57 Haber Kodu : 180921218
==================
 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir