Gündem

DHA İSTANBUL BÜLTENİ-2 

  (ÖZEL)  1- ATAŞEHİR'DE DEHŞET SAÇAN KAPKAÇÇILAR KAMERADA - Çantasını almak istedikleri kadını yerde sürüklediler - Kaçarken paniğe kapılan sürücü koltuğundaki kapkaççı, önce kaldırıma çıktı sonra da bir motosiklete çarptı

30 Aralık 2018 15:06

 


(ÖZEL) 
1- ATAŞEHİR\'DE DEHŞET SAÇAN KAPKAÇÇILAR KAMERADA

- Çantasını almak istedikleri kadını yerde sürüklediler
- Kaçarken paniğe kapılan sürücü koltuğundaki kapkaççı, önce kaldırıma çıktı sonra da bir motosiklete çarptı.
- Kapkaççılar, araçlarının altında sıkışan motosikletle kaçarken çevredekiler peşlerine takıldı.
- Dehşet dolu anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Haber-Kamera:Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR-İSTANBUL-DHA
Ataşehir\'de bankadan çıkarak aracına binmek isteyen bir kadının çantası otomobille yanından geçen kapkaççılar tarafından alınmak istendi. Bankadan çektiği paraların içinde olduğu çantasını bırakmayarak kapkaççılara direnen kadın sürüklenerek hafif şekilde yaralanırken, sürücü koltuğundaki kapkaççı paniğe kapılınca direksiyon hakimiyetini kaybetti. Önce kaldırıma çıkan araç daha sonra park halindeki bir motosikleti altına alarak ilerledi. Kapkaç girişimi ve saldırganların kaçışı güvenlik kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi
Olay cuma günü saat 11.40 sıralarında Barbaros Mahallesinde meydana geldi. Sevgi Korkmaz eşi ile birlikte bankadan çıkarak aracına binmek istedi. Bu sırada plakası alınamayan bir araçta bulunan kapkaççılar, Korkmaz\'ın elindeki çantayı almak istedi. Korkmaz  çantayı bırakmayarak kapkaççılara direndi. Çantasını vermeyen kadın sürüklenerek hafif şekilde yaralandı.

KAPKAÇÇILAR MOTOSİKLETİ EZEREK KAÇTI
Kapkaççılar çantayı alamayınca kaçmaya başladı. Sürücü koltuğundaki kapkaççı paniğe kapılınca direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kaldırıma çıkan otomobil park halindeki bir motosikleti altına aldı. Çevredekiler aracın altında sıkışan motosikletle kaçmaya çalışan kapkaççıların peşinden koştu. Bir süre sonra aracın altındaki motosikletten kurtulan kapkaççılar izlerini kaybettirdi.

\"ÇANTAMI ALMAYA ÇALIŞTI AMA VERMEDİM\"
Olayı gören çevredekiler hemen kadının yardımına koştu. Hafif şeklide yaralanan kadın için ambulans ve polis ekiplerine haber verildi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri kadına ilk müdahaleyi ambulansta yaptı. İlk müdahalenin ardından polis merkezine götürülen Sevgi Korkmaz, \"Kapkaç yapmaya çalıştılar. Çantalı almak istediler ama direndim, vermedim onlara\" diye konuştu.
Sevgi Korkmaz\'ın eşi ise, \"Bankadan çıktık. Çantayı kaptılar eşim de vermedi. Motora çarptıktan sonra araçla kaçtılar. Bankadan çıkarken gördüler, pusuya yatmışlar\" diye konuştu.

O ANLAR KAMERADA
Yaşanan kapkaç girişimi güvenlik kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi. Görüntülerde bankadan çıkan Sevgi Korkmaz aracına binmek istediği sırada yanına yaklaşan kapkaççılar kadının çantasını almaya çalışıyor. Çantayı alamayan kapkaççılar park halindeki bir motosikleti altına aldıktan sonra kaçıyor. Sürüklenen kadın yere düşerken çevredekiler kapkaççıları yakalamak için peşlerine düşüyor.  Güvenlik kamera görüntülerini inceleyen polis ekipleri kapkaççıları yakalamak için geniş çaplı çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü
------------
GÜVENLİK KAMERA GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Sevgi korkmaz\'ın arabaya doğru yürümesi
-Kapkaççıların arabayla kadına yaklaşması
-Çantayı almaya çalışması
-Kadının direnmesi
-Yere düşmesi
-Kapkaççıların motosiklete çarparak kaçmaya çalışması
-Vatandaşların arabanın peşinden koşması

AKTÜEL GÖRÜNTÜ 
-Kapkaça uğrayan kadının görüntüsü
-Ambulansa binmesi
-Sevgi Korkmaz ile röp
-Polis ekiplerinden görüntü
Kadının polis otosuna bindirilmesi
-Eşi ile röp
-Görgü tanıkları ile röp
-Hırsızların ezdiği motosikletten görüntü
-Genel ve detay görüntüler

30.12.2018 - 09.58- Haber Kodu : 181230019
======================

2- SÖZEN\'DEN ÇÖP DAĞLARI, SU KESİNTİLERİ ELEŞTİRİLERİNE YANIT

Gülseli KENARLI-Güven USTA-İbrahim MAŞE/ İSTANBUL, (DHA) 
İstanbul\'un Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Nurettin Sözen, Mart ayında yapılacak yerel seçimler öncesi başkanlık döneminde İstanbul için neler yaptıklarını, İstanbul\'un sorunlarını  anlattı.
Sözen,  eleştirildiği su kesintileri için \"olağanüstü önlemler\" aldık derken, çöp yığınları eleştirileri için ise, \"5 yıl içerisinde 2 defa yapılmış olan işçi grevinde biriken çöplerdir. Grevi olmayan bir toplumda yaşamaktansa, çöp yığınlarıyla demokrasi içinde, sendikası, toplu sözleşmesi olan, grevi olan bir düzende yaşamayı yeğlerim diyorum\" dedi.
1989-1994 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Nurettin Sözen,  bugüne kadar çok konuşulan çöp dağları, İstanbul\'un su kesintisi, çöp sorunu, doğalgaz projesi gibi konulara kendi dönemlerinde çözüm bulduklarını söyledi.  Sözen, İstanbul\'un doğalgaz projesi için  \"Dünyanın en büyük kent doğalgaz projesidir. Çünkü Avrupa ve Asya\'da aynı anda başlamıştır ve bugün 15 milyonu bulan nüfusun ihtiyacını karşılamaktadır. Dünyanın hiçbir yerinde bu boyutta bir doğalgaz projesi yoktur\" diye konuştu.

Sözen belediye başkanlığı dönemiyle ilgili çok konuşulan çöp sorununa dikkat çekerek, şunları söyledi: \"Çöp projesi dünyanın en büyük projesidir. Çünkü İstanbul\'un en önemli sorunuydu çöp projesi. \'Nasıl çözelim?\' diye bu konuyla uğraşırken Amerika\'nın hibe projesi, ücretsiz olarak çöp projesini Amerikalılar üstlendi. Dünyanın en büyük projesi çünkü bütün İstanbul\'un çöp sorununu çözüyor. Kantonlar, kentler veya cumhuriyetler boyutunda değil. Bütün İstanbul\'un çöp projesi çözülmüştür ve çok moderndir, çok ileridir. Yalan ve yanlış bir şekilde üst geçitlere \'elektrik üretiyoruz\' yazıyorlar ama bizim projemize aittir. Çöp suyu biyolojik arıtmaya tabi tutulmaktadır, çöp depolarına gidinceye kadar ayrı bir depoları vardır, orada geri kazanım yapılmaktadır. Bu nitelikleriyle çöp projesi dünyanın en büyük projesidir.

ÇÖP PROJESİ, HAVALİMANINDAN BÜYÜK
Havalimanı diyor ya dünyanın en büyük projesi, bana göre İstanbul\'un çöp projesi. Havalimanından daha önemli bir proje. Orada istismar edilen bir olay var. Çöp yığınlarından bahsediliyor. Söz konusu çöp yığınları 5 yıl içerisinde 2 defa yapılmış olan işçi grevinde biriken çöplerdir. Demokrasi içerisinde eğer sendika varsa, toplu sözleşme varsa ve grev varsa bunları anlayışla karşılamak gerekiyor. Bana bu soru sorulduğu zaman; demokrasisi olmayan, sendikası olmayan, grevi olmayan bir toplumda yaşamaktansa, çöp yığınlarıyla demokrasi içinde, sendikası, toplu sözleşmesi olan, grevi olan bir düzende yaşamayı yeğlerim diyorum\" şeklinde konuştu.  

İSTANBUL\'UN SUSUZLUK SORUNU
Sözen, belediye başkanlığı dönemindeki su sıkıntısı çözümü konusunda, \"Aldığımız önlemler olağanüstü önlemler\" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: \"Susuzluk, ne yapalım? Çok yağdı ne oldu, onlarca insan öldü, onlarca araba, mal mülk ziyan oldu. Bu sana bağlı değil. Altyapı yani su borusu değişikliği konusunda benden evvel ve benden sonraki başkanlar döneminin iki katına yakın üstünlüğümüz ve fazlalığımız var. Ne yapmışız su konusunda; Türkiye\'nin en büyük tankeriyle Yalova\'dan İstanbul\'a su taşımışız.

TÜRKİYE\'DE İLK YAĞMUR BOMBASI
Türkiye\'de ilk defa Amerika\'dan getirtilen yağmur bombası kullanılmıştır. Haliç\'in altında boru geçirmişiz her ilçenin ihtiyacını karşılayacak önlemler almışız. Uzmanların yardımıyla. Üzeri açık kanalların üzerini kapatmışız. Çok önemli projelerin doğması o döneme rastlıyor. Örneğin Sazlıdere Barajını yapmışız ve Devlet Su İşlerine devretmişiz. Istranca Dereleri gibi çok mucize bir projenin, regülatörlerle şebeke suyuna bağlanmasını sağlamışız. Bunun için Devlet Su İşleri karşı çıktı, Özal\'ı ilk kez ziyarete gittim meselenin derhal hayata geçmesi için. Biz Özal ile yemek yerken Devlet Su İşleri Genel Müdürü, oyalayıp 6 aydan beri getirmediği onayı getirdi. Trakya\'daki milletvekillerine, oranın hakkına tecavüz olmadığına dair brifing verdik. 7 projenin temelini rahmetli Erdal İnönü ile beraber attık. Bunlar 7 baraj ve ihalesi yapıldı.\"

\"30 YIL ÖNCEKİ SÖYLENTİLERİ BUGÜN KULLANMANIN HALKIMIZ AÇISINDAN, ÜLKEMİZ, KENTİMİZ AÇISINDAN BİR YARARI VAR MI?\"
Nurettin Sözen, kendisine yöneltilen, \'çöp dağları, su kesintileri\' gibi eleştiriler için , \"Yoruldum bunu anlatmaktan\" diyerek şunları söyledi: \"Çok kitap var, çok yayın var, çok röportajım var ama karşıdaki bunları dinlemiyor çünkü o şuna inanmış, \'Bu çok etki yapıyor. Ben bunu oya dönüştürüyorum, söylersem bana inanıyorlar\'. Ben Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptım, milletvekilliği yaptım. Ama o genel başkan, belki genel başkanın ağzından söylenmesi gerekir. Benim genel başkanlarım da bu konulara, böyle polemiklere, ülkenin tümünü ilgilendirmeyen istismar konularına değinmeyi herhalde tercih etmediler. Ben burada bir eksiklik görüyorum. Genel başkanlarımız ya da genel sekreter düzeyinde olmalı. Ben konuşursam 1-2 sütun yer ayrılır ama genel başkan öyle bir şey söylese 5 sütun ayırırsınız. Belki genel başkanlarımıza bu seçim sırasında bunları daha geniş bir şekilde halkımıza anlatma fırsatı doğacak.
28 yıl öncekini konuşuyor. \'Camileri ahır yaptık\' diyor. Bunu ne Menderes, ne Özal, ne Demirel, ne bir başkası söylemedi. Bizim yetiştiğimiz İnönü ekolünün, okulunun öğrencileri bu tür yalanlarla, demagojiyle siyaset yapmaz. Bunları biz reddederiz. Bunlar yanlış. 30 defa söyledim. Yalan söyleyerek, demagoji yaparak 30 yıl önceki söylentileri bugün kullanmanın halkımız açısından, ülkemiz, kentimiz açısından bir yararı var mı? Hiçbir yararı yok. Olmuş bitmiş bir olay. Grevse olmuş bitmiş, suysa tesis yapılmış, doğalgazsa çakır çakır işliyor.\"

HİÇ NİKAH KIYMADI
Nurettin Sözen, belediye başkanlığı döneminde  neden hiç nikah kıymadığını şu sözlerle açıklıyor: \"Anlayışım şu; büyükşehir belediye başkanı belli seçkin insanların nikahını kıyıyor. Ünlü insan, sanatçı, futbolcu, zengin. Sıradan vatandaşların nikahına gitmiyor. Bu iş için ilçe belediyelerinde nikah memurları var. Bunların sayısı da bir hayli fazla. İlçe belediye başkanı kıymayacak, nikah memur kıymayacak, belediye başkanı kıyacak, ben bunu bir haksızlık ve zaman israfı olarak görüyorum.\"

Görüntü dökümü:
-------------------
-Sözen\'in açıklamaları
-Genel ve detaylar

30.12.2018 - 10.17 - Haber Kodu : 181230024
===================

3- İSTANBUL\'DA 2018\'E İZ BIRAKAN OLAYLAR 

İstanbul(DHA)
İstanbul\'da 2018\'de birbirinden çarpıcı olaylar yaşandı. İşte 2018\'yılına damgasını vuran İstanbul\'daki olaylar: 

ADNAN OKTAR VE GRUBUNA YÖNELİK OPERASYON 
11 Temmuz\'da İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü,  Adnan Oktar ve grubuna yönelik 4 ilde operasyon yaptı. Operasyon kapsamında 235 kişi hakkında gözaltı karar verildi. Operasyon kapsamında Adnan Oktar\'ın evine, canlı yayınların yapıldığı A9 TV\'ye baskınlar düzenlendi. Oktar Çengelköy\'deki evinde gözaltına alındı. Başsavcılık, Adnan Oktar\'ın kaçmaya çalışırken yakalandığını açıkladı. Adnan Oktar\'ın mal varlıklarına el konurken şirketlerine kayyım atandı. Soruşturma kapsamında, Adnan Oktar\'ın da aralarında bulunduğu 135 kişi \"Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak\", \"Çocuğun cinsel istismarı\", \"Cinsel saldırı\", suçlarının da aralarında bulunduğu çok sayıda suçtan tutuklandı.

SÜTLÜCE\'DE BİNA ÇÖKTÜ
24 Temmuz\'da Sütlüce\'de İmrahor Caddesi üzerinde bulunan bir temel açma çalışması sırasında toprak kayması yaşandı. Toprak kayması nedeniyle 4 katlı binada boşaltıldı. Polis çevrede geniş güvenlik önlemi aldı. Bina bir süre sonra büyük bir gürültüyle çöktü.

BOSTANCI AÇIKLARINDA HELİKOPTER DÜŞTÜ
6 Eylül 2018\'de Bostancı açıklarında bir helikopter düştü. Helikopterdeki pilot İsmet Özgür ve OTOKAR yönetim kurulu üyesi Halil Ünver çevredekiler tarafından kurtarıldı. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Halil Ünver yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. 

CEMAL KAŞIKÇI\'NIN ÖLDÜRÜLMESİ
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, nişanlısıyla evlenebilmesi için gereken evrakları almak için 2 Ekim\'de Suudi Arabistan\'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdi ve bir daha çıkmadı. Kaşıkçı\'nın Türk yetkililer isim vermeden yaptıkları açıklamalarda Kaşıkçı\'nın başkonsoloslukta öldürüldüğünü söylüyordu. Riyad bu açıklamaları başta reddetse de sonunda Kaşıkçı\'nın \'sorgu sırasında çıkan bir kavgada kazara öldüğünü\' kabul etti.

ARDA TURAN-BERKAY KAVGASI
Emirgan\'da bir eğlence mekânında Arda Turan\'ın, Berkay\'ın eşi Özlem Ada Şahin\'e sözlü tacizde bulunduğu iddiasıyla başlayan kavgada Arda, Berkay\'ın burnunu kırarak şarkıcıyı hastanelik etti. Olayla ilgili iddianame hazırlandı. Futbolcu Arda Turan hakkında \"Cinsel Taciz\", \"Ruhsatsız silah bulundurmak\", \"Genel Güvenliği Kasten Tehlikeye Sokmak\" ve \"Kasten Yaralama\" suçlamalarıyla iddianame düzenlendi. Futbolcu Arda Turan için 12.5 yıl hapsi istendi. Şarkıcı Berkay Şahin hakkında ise \"Hakaret\" suçlamasıyla iddianame düzenlendi, \"tehdit\" suçlamasından ise takipsizlik verildi. Berkay Şahin için ise 2 yıl hapis cezası istendi. 

YENİ HAVALİMANI AÇILDI
29 Ekim\'de temeli 7 Haziran 2014 tarihinde atılan İstanbul\'un Yeni Havalimanı\'nı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından, yabancı konukların da yer aldığı törenle açıldı. Törende konuşan Erdoğan, \"Bugün burada, sizlerle iki büyük mutluluğu bir arada yaşıyoruz. Dünyanın en büyükleri arasında yer alan İstanbul Havalimanımızın açılışı yurtdışından gelen kıymetli dostlarımızla birlikte yapıyoruz. Bunun yanında Cumhuriyetimizin 95\'inci kuruluş yıldönümünün gururunu yaşıyoruz\" dedi.

SILA-AHMET KURAL DARP OLAYI
Ünlü şarkıcı Sıla Gençoğlu, Ahmet Kural\'ın evinde 29 Ekim günü sabaha karşı dakikalarca şiddet gördüğünü iddia etmiş ve savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Savcılık, oyuncu Ahmet Kural hakkında  \"hakaret, tehdit ve basit yaralamaö suçlarından 5 yıla kadar hapis cezası iddianame düzenledi. İddianamede, oyuncu Ahmet Kural\'ın 5 yıla kadar hapsi istendi. oyuncu Ahmet Kural, 7 Mart 2019\'da hakim karşısına çıkacak.

SANCAKTEPE\'DE ASKERİ HELİKOPTER DÜŞTÜ 
26 Kasım\'da Sancaktepe\'de eğitim uçuşu yapan askeri bir helikopter sokağa düştü. İki apartmanın arasına düşen helikopterde bulunan 4 asker şehit oldu, yaralı bir asker ise hastaneye kaldırıldı. Yaralı asker de geçtiğimiz günlerde tedavi gördüğü hastanede şehti oldu. Milli Savunma Bakanı Akar da olay yerinde yaptığı açıklamada  \"Bu kahraman pilotlarımız, şu anda bilemediğimiz bir sebepten dolayı acil iniş gerçekleştirme çabasına girmişlerdir. Ve bunu da gördüğünüz gibi hiç kimseye zarar vermeden gerçekleştirmek için anlaşılıyor ki büyük çaba göstermişler ve bunu da bir ölçüde sağlamışlardır\" dedi.

ŞİLE\'DE KARGO GEMİSİ KIYIYA OTURDU
19 Aralık\'ta Şile Sahilköy açıklarında şiddetli fırtına nedeniyle bir kargo gemisi kıyıya oturdu. Yan yatan Natalıa adlı Komor Adaları bandıralı 127 metre uzunluğundaki kargo gemisinin 16 kişilik mürettebatı kurulan halat sistemiyle kurtarıldı.

METİN AKPINAR VE MÜJDAT GEZEN İFADE VERDİ 
Sanatçı Metin Akpınar ve Müjdat Gezen bir televizyon programında söyledikleri sözler nedeniyle 24 Aralık\'ta polis eşliğinde adliyeye getirilerek ifade verdi. İfadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen Metin Akpınar ve Müjdat Gezen adli kontrolle serbest bırakıldı. İki isim hakkında da yurt dışına çıkış yasağı konularak haftada bir karakola giderek imza vermesi kararlaştırıldı.

Görüntü dökümü:
-------------------
-Adnan Oktar operasyonuna ilişkin görüntüler
-Sütlüce\'de bina çökmesi görüntüleri
-Bostancı\'da helikopter düşmmesi görüntüleri
-Cemal kaşıkçı görüntüleri
-Arda Turan-Berkay kavga görüntüler
-Havalimanı açılış görüntüleri
-Sıla ve Ahmet Kural görüntüleri
-Sancaktepe helikopter kazası görüntüleri
-Şile kargo gemisi görüntüleri
-Metin Akpınar ve Müjdat Gezen görüntüleri

30.12.2018 - 09.54 - Haber Kodu : 181230017
30.12.2018 - 09.52 - Haber Kodu : 181230016
30.12.2018 - 09.58 - Haber Kodu : 181230020
30.12.2018 - 09.56 - Haber Kodu : 181230021
30.12.2018 - 10.04 - Haber Kodu : 181230023
=======================

4- JANDARMA\'DAN SAHTE İÇKİ OPERASYONU; EVİ İÇKİ İMALATHANESİNE ÇEVİRMİŞLER

Haber-Kamera: Erhan TEKTEN/İSTANBUL,(DHA) 
İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, düzenlediği bir operasyonla İstanbul genelinde sahte içki satma hazırlığındaki H.O.\'yu   kıskıvrak yakaladı. Şüphelinin Arnavutköy\'de bulunan evinde yapılan aramalarda satışa hazır hale getirilmiş ve üzerlerinde Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK)  sahte etiketleri bulunan binlerce sahte içki şişesi, dolum tankı, çeşitli marka ve ebatlarda şişe kapağı ile 1 adet alkol metre ele geçirildi. Operasyonla H.O ve olayla bağlantısı olan 5 kişi çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. 

TEKEL BAYİSİ GİBİ EV
H.O.\'nun Arnavutköy ikamet adresinde sahte içki imalatı yaptığı bilgisini alan Jandarma ekipleri harekete geçti. Söz konusu ev ve çevresini takibe alan ekipler, H.O.\'nun evde ürettiği sahte içkileri, İstanbul genelinde alkol satışı yapan tekel bayileri ile alkollü eğlence merkezlerine satacağını tespit etti. 

Operasyon için düğmeye basan Jandarma ekipleri, eve baskın düzenledi. Ekipler ilk olarak girişteki odada dağıtıma hazır halde kolilerce sahte içki, sonrasında evin mutfağında yüzlerce litrelik dolum tankı ve sahte alkol dolu bidonlar ile karşılaştı. Sahte içkilerin üretildiği ortamın, insan sağlığını ciddi şekilde tehdit edecek kadar kötü durumda olduğu ve evin adeta bir çöplüğü andırdığı gözlendi. Evini adeta bir tekel bayisine çeviren H.O.\'nun diğer odalarında da arama yapan Jandarma ekipleri binlerce sahte içki şişesi, dünyaca ünlü içki markalarına ait sahte etiketler ile Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) sahte bandrolleri buldu. 

ELE GEÇİRİLENLER
Operasyonda kolilenmiş ve nakle hazır halde yerli ve yabancı içki markalarına ait binlerce sahte rakı ile litrelerce etil alkol, 1 adet dolum tankı, doluma hazır halde binlerce sahte içki şişesi, çeşitli marka ve ebatlarda şişe kapağı, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) sahte etiketleri ile 1 adet alkol metre ele geçirildi.

KUZENİYLE AYNI KADERİ PAYLAŞTI
H.O.\'nun kuzeninin de sahte içki imal etmek suçundan Jandarma ekiplerince yakalanarak adalete teslim edildiği ortaya çıktı.  H.O. ve olayla bağlantısı olan 5 kişi çıkarıldıkları adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü dökümü:
-----------------
-Baskın anları
-Evde yakalanan şüpheliler
-Sahte içkilerin görüntüsü
-Ele geçirilen diğer malzeler
-Sergilenen içki şişeleri

30.12.2018 - 10.51 - Haber Kodu : 181230035
========================


 (ÖZEL) 
5- KİŞİ BAŞINA DÜŞEN SU MİKTARI YÜZDE 18 AZALDI

Haber-Kamera: Hüseyin ÇAKMAK / İSTANBUL,(DHA)
Küresel ısınma ve nüfustaki artış son 20 yılda kişi başına düşen su miktarını bin 700 metreküpten bin 400 metreküplere düşürdü. Düşüşün daha da devam edeceğini dile getiren İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Albay, 2030 yılında kişi başına düşen su miktarının bin metreküplerin altına ineceğini ifade etti.
Dünyada artan nüfus,  iklim değişikliği  nedeniyle yeraltı su kaynaklarının gittikçe azalması, yaşanacak olan su kıtlığının en büyük sebepleri arasında gösteriliyor. Bu anlamda 2030 yılında su sıkıntısı çekmesi beklenen ülkeler arasında Türkiye de bulunuyor. Türkiye\'de son 20 yılda kişi başına düşen su miktarının bin 700 metreküplerden, bin 400 metreküplere gerilediğini, ortalama yüzde 18 oranında azaldığını belirten İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Albay, 2030 yılında kişi başına düşen su miktarının bin metreküplerin altına ineceğini ifade etti.

TATLI SU KAYNAKLARI TEHLİKE ALARMI VERİYOR
İklimsel nedenlerle birçok dere ve gölün suyla tanışamadığını belirten Prof. Dr. Meriç Albay, \"121 milyar metreküp civarında bir suyumuz var. Su hacmimiz, kullanılabilir su miktarımız belli. Fakat nüfusumuz artıyor ve iklimsel nedenlerle birçok kaynağımız şu anda tehdit altına girmeye başladı. Su kaynağı belli olsa da iklimsel nedenlerle birçok dere ve gölümüz suyla tanışamıyor. Türkiye\'de göllerimiz, derelerimiz akmamaya başladı. Biz yıllardan beri belki de tarımda büyük hatalar yaptık. Kullanmamız gereken suları kullanmadık, kullanmamamız gerekenleri kullandık. Şu anda derelerimizi, göllerimizi kurutmaya başladık. Burdur, Kızılırmak, Akarçay Havzası\'nda hatta Afyon Bölgesi\'nde şu anda birçok gölümüz ya kurudu ya da kurumak üzere. Derelerimiz akmıyor ya da bir şekilde sadece mevsimsel akar duruma geldiler. Tehlike aslında çok büyük\" dedi.

HARİTADA GÖRÜNEN GÖLLERİ, BÖLGEYE GİTTİĞİMİZDE GÖREMİYORUZ\"
Büyük Menderes, Gediz Nehri gibi önemli tatlı su kaynaklarımızı kullanamadığımızı ifade eden Prof. Dr Albay, \"Büyük Menderes  ve  Gediz Nehri çok kirli akıyor. Bunlar var olan ama bizim kullanamadığımız su kaynakları. Ergene Çayı\'nı şu anda hiçbir şekilde kullanamıyoruz. Arabanızı yıkarken bile tereddüt etmeniz gereken sular bunlar. Şu anda birçok sığ gölümüz bitmek üzere. Haritada görünen gölleri bölgeye gittiğimizde göremiyoruz. Birçok alanımız kurumaya başladı. Örneğin Yarışlı Gölü, Eber Gölü buralar artık can çekişiyor. Acı Göl\'de kilometrelerce yürüyorsunuz neredeyse burada su kalmamış. Su kaynakları azıcık bir tehdide uğradığında bu alanların kuruması an meselesi. Burdur Gölü, şu anda büyük tehdit altında. Karadeniz Bölgesi hariç şu an Türkiye\'de büyük sıkıntı var\" şeklinde açıklamada bulundu.
\"Bunun tek çözümü şu. Öncelikle suyumuzu kötü kullanmayacağız. Tarımdaki kullanımı denetim altına alacağız\" diyerek sözlerine devam eden Prof. Dr. Albay şunları kaydetti:
\"Derelerimizde suların akması için suları olabildiğince biraz daha iyi depolayıp buharlaşmayı azaltıcı önlemlere gitmemiz lazım. Aksi takdirde biyoçeşitliliğimiz tehdit altına giriyor, balıklarımızı yok ediyoruz. Bir an önce ekosistem temelli su yöntemine geçmek durumundayız.\"

\"SU TASARRUFU İLKOKULLARDA DERS OLARAK OKUTULMASI LAZIM\"
Su tasarrufunun ilkokullarda ders olarak okutulması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Albay,  su kültürünü hala insanlara kazandıramadıklarını söyledi.
Prof. Dr. Albay, Almanya\'da kişi başına düşen su miktarının 6 bin metreküp iken bizde  bu rakamın bin 500 metreküpün altında olduğunu vurgulayarak, \"Ama onlar suya bizden daha doğru bakıyorlar. Bunu yapabilecek akademik birikim de var. Biz İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi olarak bütün ülkenin su kaynakları üzerinde çalışıyoruz. Ülkemizin tüm bölgelerinde büyük sıkıntı var. Akarçay, Burdur, Küçük Menderes Havzası, Maraş bölgesi şu anda ciddi tehdit altında. Buralar gelecek yıllarda daha büyük sıkıntı yaşayacak gibi gözüküyor. Önlem alınıp hem yerleşim alanlarının hem de tarımsal alanların tekrar planlanıp su kaynaklarının daha doğru yönetilmesi lazım. Suyu yönetmek 2-3 yaşındaki çocuktan itibaren başlamalı. Suyumuzu boşuna kullanmayalım. Sanayide birinci sınıf sularımızın kullanılmasını yasaklayalım. Ülkenin buna lüksü yok. Deniz suyu kullanabilirler. Tatlı suların sanayide kullanımını engellemeliyiz. Su kültürünü geliştirmeliyiz\" dedi.

\"METROPOLLERİ YARATIRSAK HAVZALAR YETMEYEBİLİR\"
Ülke olarak nüfus planlamasını iyi yapıp daha doğru bir şekilde insanların kendi şehirlerinde kalmasını sağlamamız gerektiğini dile getiren İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Albay sözlerini şöyle noktaladı:
\"Metropolleri yaratırsak havzalar yetmeyebilir. İklimsel nedenler ülkemizin baş belası. Bu durum gelecek yıllarda bizi daha da sıkıştıracak gibi gözüküyor. İklim değişikliğinden en çok ülkemiz etkilenecek. Havadaki değişim sularda da ortaya çıkacak. Bu da hayatın durması demek. Büyükşehirlerde havzalar arası zaman zaman su taşınma durumu oluyor. Halka suyu vermek durumundasınız, mutlaka suyla tanışmak durumundasınız ama büyükşehirlerde bir yere kadar bu çözüm olur belli bir süre sonra olmaz. Bizim havzalar arası su taşımayı değil gerçekten insanların suyu nasıl kullanacağını anlatmamız lazım. Her akarsuyun kendi havzasında akma özgürlüğü var.\"

Görüntü dökümü:
----------------------
-Dere ve ırmaklardan drone görüntüleri
-Doğal yaşam görüntüleri
-Türkiye\'nin su kaynaklarından detaylar
-Prof. Dr. Meriç Albay röportajı
-Mutfakta su kullanımına yönelik detaylar
-Su içen insan detayları

30.12.2018 - 11.03 - Haber Kodu : 181230040
=========================
 (ÖZEL) 
6- DOĞAYA ATILAN PLASTİK ATIKLAR HER YIL ARTIYOR
 
Haber-Kamera: Gül KABA-Özgür KUMANOVALI/ İSTANBUL, (DHA)
Çevrenin korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve giderilmesi için plastik poşetler tüketiciye ücretli olarak satılacak. 1 Ocak\'tan itibaren başlayacak uygulamayla plastik ambalaj kullanımının azaltılması hedefleniyor. Verilere göre her geçen yıl doğaya atılan plastik atık miktarı artıyor. Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) Genel Sekreteri Mete İmer, 2018 yılında 650 bin ton ambalaj atığının geri kazandırıldığını ve bunun 181 bin tonunun plastik ambalaj atıklarından oluştuğunu söyledi.
Plastik alışveriş poşetlerinin ücretli hale getirilmesi gibi düzenlemeler içeren kanun teklifi geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Belirlenen tarihten itibaren, plastik alışveriş poşetleri tüketiciye en az 25 kuruştan satılacak. 

Plastik poşetleri ücretsiz veren satış noktalarına, kapalı satış alanının her metrekaresi için 10 lira idari para cezası uygulanacak. Kaynakların verimli yönetimi ve plastik poşetlerden kaynaklanan çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla bu uygulama hayata geçirildi. Meyve, kargo ve kuru temizleme poşetlerinin yer aldığı bazı poşet grupları ise ücrete tabi olmayacak.
ÇEVKO Genel Sekreteri Mete İmer, 2018 yılında geri dönüştürülen ürünlerin sayısını açıkladı. Bu yıl 650 bin ton ambalaj atığının geri kazanıldığını belirten İmer, \"Bunun 181 bin tonu plastik ambalaj atıklarından oluşuyor. Plastiğin yanında cam, metal, kağıt, ahşap, kompozit gibi ürünler de var\" diye konuştu.

\"GERİ DÖNÜŞÜM EVLERDE BAŞLIYOR\"
Daha yaşanılabilir bir dünya için geri dönüşüme destek olmak gerektiğinin altını çizen İmer, \"Bu dönüşüm evlerimizde başlıyor. Tüketici olarak yapmamız gereken şey atıklarımızı ayrı biriktirmeliyiz. Özellikle yaş ve kuru olmak üzere biriktirmeliyiz,  bu bizim en önemli ve yapmamız gereken iş. Daha sonra bu atıkların ayrı ayrı toplanıp geri dönüşüme sevk edilmesi lazım\" ifadelerini kullandı.

\"YUKARI DÖNÜŞÜMÜ HEDEFLİYORUZ\"
Geri dönüşümün kullanılan atıkların kaynak olarak değerlendirip sisteme dahil edilmesinden oluştuğunu söyleyen İmer, \"Geri dönüşüm önemli bugün geldiğimiz noktada kısıtlı kaynaklar çevre kirliğinin artması, bizi geri dönüşüme daha fazla yönlendirdi. Kullanılan ürünlerden yenilerini elde ediyoruz. Hedefimiz geri dönüştürdüğümüz ürünlerin ilk ürünlere kıyasla daha kaliteli ve çevreye daha az olumsuz etki de bulunmasıdır, buna yukarı dönüşüm diyoruz\" dedi.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELEDE GERİ DÖNÜŞÜM ŞART!
Ürünlerin geri dönüştürüldüğünde daha az enerji, fosil yakıt ve su kullanıldığını belirten İmer, \"Hem kaynak hem iklim değişikliğiyle mücadele açısından geri dönüşümün önemi gittikçe artırıyor.Türkiye\'nin 13-14 yıldır geldiği noktayı olumlu buluyorum. Ama tabi daha ileriye, hızlı adımlarla yürümeliyiz. Geri dönüşümü dikkate almamak aslında hem ekonomik olarak ciddi bir ihmal hem de çevrenin korunması açısından önemli. Bütün bu atıklar çevreye atılıp geri dönüştürülmezse ciddi çevre kirliliğiyle karşı karşıya kalabiliriz\" diye konuştu.

13 YILDA EKONOMİYE 31 MİLYAR LİRALIK KATKI
Geri dönüşüm çalışmalarının ülke ekonomisine de ciddi katkıları olduğunu vurgulayan Mete İmer, \"2005 yılından bugüne kadar yaptığımız çalışmaların Türk ekonomisine katkısını hesapladığımız zaman bunun 31 milyar liralık bir katkı sağladığını bulduk. Sadece 2017 yılında ise 2.6 milyar liralık katkısı olmuş. 2017 yılında yaptığımız çalışmalarla 9 bin 400 hektarlık ormanlık alan da kurtarıldı\" ifadelerini kullandı.

2013-2017 YILLARI ARASI GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEN PLASTİK ATIK MİKTARI
Geri dönüşüm doğal kaynakları, çevreyi koruyor ve enerji tasarrufu sağlıyor. Küresel ısınmayı yavaşlatıyor, iş olanağı sağlayıp ülke ekonomisine katkıda bulunuyor. ÇEVKO\'nun rakamlarına göre doğaya atılan plastik atıklar her yıl artıyor. Son 5 yılda 821 bin ton plastik atığın yüzde 30\'a yakını geri dönüştürüldü. Buna göre, 2013 yılında geri dönüştürülen 503 bin ton atığın 142 bin tonu, 2014 yılında 554 bin tonun 155 bin tonu, 2015 yılında 581 bin tonun 167 bin tonu, 2016 yılında 637 bin tonun 172 bin tonu, 2017 yılında ise 656 bin tonun 183 bin tonu plastikti. 

Görüntü dökümü:
-------------------
- Mete İmer röp.
- Doğadaki çöplerden detay görüntüler(arşiv)
- Röportajdan detaylar
- ÇEVKO filminden detaylar
- Denizde çöp toplayan araçtan detaylar
- Detaylar 

30.12.2018 - 11.15 - Haber Kodu : 181230046

======================

7- ORTAKÖY\'DE DÜĞÜN KONVOYU DEHŞETİ

Haber: Ersan SAN-Kamera: İstanbul/DHA
Beşiktaş Ortaköy\'de motosiklet sürücüsü, karşı yönden gelen düğün konvoyundaki araçların hatalı sollama yapması nedeniyle önünde aniden duran otomobile çarptı. Kaza anı kask kamerasına saniye saniye yansıdı. 
Palanga Caddesi üzerinde seyir halindeki 34 TS 8851 plakalı motosikletlin sürücüsü Emrullah M., karşı şeritten gelen düğün konvoyundaki araçların hatalı sollama yapması nedeniyle kaza yaptı. Emrullah M., hatalı sollama yapan araçlara çarpmamak için aniden duran 34 LJ 2311 plakalı otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle yere düşen motosikletli kazayı yara almadan atlattı. Kaldırımdan düğün konvoyundakilere \'Gelin buraya\' demesine rağmen konvoydakiler yollarına devam etti. O anlar motosikletlinin kask kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. 

Görüntü dökümü:
------------
-Hatalı sollama yapan araçlar
-Duran araç
-Motosikletlinin çarpması
-Motosikletlinin bağırması

30.12.2018 - 11.28 - Haber Kodu : 181230054

=====================
8- ATM SIRASINDA KAVGA

Haber: Ersan SAN-Kamera: İSTANBUL,(DHA)
Üsküdar\'da bulunan bir ATM\'den para çekmek isteyen iki kişi arasında kavga çıktı. Kavgayı o sırada aracınyla geçmekte olan bir kişi cep telefonuyla çekti. 
Olay, geçtiğimiz hafta Üsküdar Libadiye Caddesi üzerinde meydana geldi. İddialara göre, akşam saatlerinde ATM\'ye para çekmeye gelen iki kişi arasında sıra tartışması çıktı. Tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü. Kavgayı çevredeki vatandaşlar ayırmayı çalıştı. O sırada oradan geçen bir sürücünün çektiği görüntüler sosyal medyada paylaşıldı. 

Görüntü dökümü:
--------------------
-Kavganın görüntüsü

30.12.2018 - 11.45 - Haber Kodu : 181230058

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir