Haber: Ümit TÜRK İstanbul / DHA
15 Temmuz darbe girişimi sırasında, Gayrettepe\'deki Türk Telekom binasını ele geçirmeye teşebbüs ettikleri gerekçesiyle, \"Anayasal düzeni ortandan kaldırmaya teşebbüs\" suçundan 2\'si ağırlaştırılmış müebbet, 4\'ü ise müebbet hapis cezasına çarptırılan 6 sanık hakkında gerekçeli kararını açıkladı. 2 sanığın Fetullahçı Terör Örgütü üyesi oldukları, diğer 4 sanığın ise örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işledikleri belirtildi.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ\'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Gayrettepe\'deki Türk Telekom binasını ele geçirmeye teşebbüs ettikleri gerekçesiyle 13 sanık hakkında verdiği kararın gerekçesini açıkladı.
ÖRGÜTÜN STRATEJİSİ ANLATILDI
Gerekçeli kararda, Fetullahçı Terör Örgütü\'nün 1970\'li yıllardan başlayarak yapılaştığı ve toplumun inanç ve dini duygularını kullanarak istismar ettiği, toplumun bu yöndeki zaaf noktalarını stratejik ve metot olarak iyi tespit ettiği belirtildi. Örgütün, insan kaynağı olarak fakir aile çocuklarına yöneldiği, kalacak yer temin ederek, eğitim ve öğretim alanında kurum ve kuruluşlar oluşturarak bu kesimleri ele geçirdiği anlatıldı. Örgütün bu şekilde yetiştirdiği gençleri de mülkiye, askeriye, emniyet, milli eğitim, maliye, hukuk ve tıp alanlarında eğitim gören kurumlara yönlendirdiği kaydedildi.
\"BEYİN YIKAMA YÖNTEMİYLE, SORGULAMAYAN, DÜŞÜNMEYEN FERTLER YETİŞTİRİLDİ...\"
Gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi; \"Yetiştirilen kişileri ilk başta cemaat üyelerinin bu kurumlara masumane görünüm adı altında yerleştirdiği, toplum içerisinde tedbir ve gizlenmenin ön planda tutulduğu, bu sebeple söz konusu yapı içerisindeki kişilerin birbirlerini dahi tanımadıkları ve bu haliyle hücre yapılanması şeklinde devlet yapılanması içerisine yerleştikleri, daha sonra aynı taktikle toplumun gerek resmi, gerekse sivil birimlerinden alt birime kadar yapılandıkları, bu yapılanma neticesinde siyaset, askeriye, mülkiye, emniyet ve yargı başta olmak üzere devletin tüm kademelerine yerleştirdiği yurt, okul, dershane ve ışık evlerinde beyin yıkama metotlarıyla sorgulamayan, düşünmeyen, mutlak itaati esas alan yapıya bağlı fertler yetişmiştir.\"
\"KENDİLERİNDEN OLMAYAN HERKESİ DÜŞMAN OLARAK GÖRDÜLER\"
Kararda, bu yapının yetiştirdiği kişilerin Ergenekon ve Balyoz gibi birçok kumpas davasında da görev aldığı vurgulandı. Kararda, bu kişilerin kendilerinden olmayan herkesi, düşman olarak gördükleri, bu yapıya boyun eğmeyen veya farklı düşünen kişileri ise hedef gösterdikleri vurgulandı.
DARBE GİRİŞİMLERİ
Kararda, kendi emelleri doğrultusunda devleti yıkmak için Ergenekon, Balyoz ve benzeri soruşturma ve davalarda sağladıkları özgüvenle 7 Şubat 2012\'de MİT\'e operasyon yapmaya çalıştıkları ardından da, 17/25 Aralık sürecindeki yolsuzluk iddialarıyla ülkede kaos oluşturmaya çalıştıkları anlatıldı. Bunlarla da başarılı olamayan örgütün MİT TIR\'larını durdurarak devlet otoritesini zaafa uğratmaya çalıştıkları, uluslar arası toplum ve devletler nezdinde Türkiye\'ye yönelik terörü destekleyen ülke algısını oluşturmaya çalıştıkları ifade edildi. Örgütün son olarak ise TSK içine gizlenmiş militanlarıyla 15 Temmuz 2016\'da harekete geçerek devlet otoritesini zaafa uğratmak ve ele geçirmeye çalıştıkları vurgulandı. Şu ifadelere yer verildi; \"Bu bağlamda stratejik öneme sahip kurum ve kuruluşları askeri unsurlarla hedef aldıkları, Cumhurbaşkanı\'na Marmaris\'te aile ve yakınlarıyla tatil yaptığı sırada suikast girişiminde bulundukları, devlete ait kuruluşları bombaladıkları, sivil halkın üzerine bomba yağdırdıkları, kimisini şehit, kimisini gazi, kimisini de gazi veya şehit yakını olarak mağdur ettikleri\"
VERİLEN CEZALAR...
Darbe girişimde yaşananlara da değinen gerekçeli kararda, 1. Ordu MEBS Alay Komutanlığından çıkış yapıp Gayrettepe\'deki Türk Telekom binasını işgal etmek için hareket ettiği iddiasıyla dava konusu 13 sanığın hukuki durumlarının değerlendirmesi yapıldı. Bir astsubay ve 6 er hakkında dava açıldığı ancak bu sanıklar hakkında yeterli delilin elde edilemediği ve bu nedenle tüm suçlardan beraati şeklinde hüküm kurulduğu kaydedildi.
Kararda 2\'si ağırlaştırılmış müebbet, 4\'ü müebbet olmak üzere ceza verilen 6 sanık hakkında ise yapılan değerlendirmede, eski albay Zafer Atmaca ile eski yarbay Birol Keskinkılıç\'ın FETÖ silahlı terör örgütüne üye oldukları, diğer 4 sanığın ise silahlı terör örgütü adına suç işledikleri, bu nedenle \"örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek\" suçundan dava açıldığı, bu sanıklar hakkında aynı zamanda \"Anayasayı ihlal\" suçundan hüküm kurulduğu için söz konusu \"örgüt\" suçundan ayrıca bir ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiği belirtildi.
ESKİ ALBAY SIKIYÖNETİM LİSTESİNDE
Ceza verilen sanıkların, \"işgale gitmedikleri kontrol altına almak için hareket ettikleri\", \"darbe girişimini bilmedikleri\" gibi savunmalarına da itibar edilmediği belirtilen gerekçeli kararda, sanıkların 03.55\'te nizamiyeden çıkış yaptıkları, bu nedenle darbe girişimini bilmediklerine dair savunmalarının doğru olmadığı, sanıklardan Atmaca\'nın sözde sıkıyönetim listesinde, \"Genelkurmay İstihbarat Başkan Yardımcısı\" olarak görevlendirildiği, yine diğer sanık Keskinkılıç\'ın söz konusu listede parmak izinin bulunduğu, diğer 4 sanığın da söz konusu bu iki sanıkla birlikte hareket ettiği vurgulandı.
6 SANIĞA CEZA, 7 SANIĞA BERAAT VERİLMİŞTİ
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi\'nde 2 Ekim 2017\'de yapılan karar duruşmasında, darbecilerden sıkıyönetim listesinde, \"Genelkurmay İstihbarat Başkan Yardımcısı\" olarak görevlendirilen tutuklu sanık eski albay Nurullah Zeki Atmaca ile eski yarbay Birol Keskinkılıç, \"Anayasal düzeni ortandan kaldırmaya teşebbüs\" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılırken, eski yarbay Cem Doygun, eski astsubaylar Muhammet Mustafa Çelik, Serdar Uzel ve uzman erbaş Murat Karataş hakkında ise, duruşmalardaki tavır ve davranışlarını göz önünde bulundurarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını müebbet hapse indirmişti.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklar astsubay Uğur Alpay ile sanık erler İzzet Uğur Alp, Emre Aslan, Sinan Aslan, Fatih Özbek, Cengiz Taşhan ve Kadir Kars\'ın, suç işleme kasıtlarının bulunmaması nedeniyle tüm suçlardan beraatlerine karar vermişti.