Gündem

DHA YURT BÜLTENİ-2

YOLA PATLAYICI YERLEŞTİRMEYE ÇALIŞAN 3 PKK'LI ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ HAKKARİ- Çukurca arasında Dincak bölgesindeki karayola el yapımı patlıyıcı (EYP) yerleştirmeye çalışan 3 PKK'lı terörist, silahlı insansız hava aracı ile (SİHA) ile tespit edildikten so

03 Eylül 2018 12:42

YOLA PATLAYICI YERLEŞTİRMEYE ÇALIŞAN 3 PKK\'LI ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

HAKKARİ- Çukurca arasında Dincak bölgesindeki karayola el yapımı patlıyıcı (EYP) yerleştirmeye çalışan 3 PKK\'lı terörist, silahlı insansız hava aracı ile (SİHA) ile tespit edildikten sonra, bölgeye sevk edilen Kobra tipi helikopterlerle etkisiz hale getirildi.
Hakkari Valiliği, merkeze bağlı Ceylanlı köyü Gelinli mezrası Dincak Deresi bölgesindeki Çukurca ilçesi karayolunun üzerinde bulunan menfeze EYP yerleştirmeye çalışan teröristlerin etkisiz hale getirilmesi ile ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, \"03.09.2018 günü saat: 02.00 sıralarında İlimiz Merkez Ceylanlı Köyü Gelinli Mezrası Bölgesindeki karayolu üzerinde bulunan menfeze el yapımı patlayıcı (EYP)yerleştirmeye çalışan 3 bölücü terör örgütü mensubu SİHA ile tespit edilmiş olup; icra edilen operasyon neticesinde etkisiz hale getirilmiştir. Konu ile ilgili adli tahkikat devam etmektedir\" denildi.

Behçet DALMAZ/HAKKARİ, (DHA)-

==============================================

YIPRANAN ANTİKA HALILARI TAMİR EDEREK GELECEĞE TAŞIYORLAR

MANİSA\'nın Demirci ilçesinde, Veli Arslan (42) ve Murat Arslan (38) kardeşler, dünyanın dört bir yanından gönderilen antika halıları tamir edip, yeniliyor. Asırlık halıları tamir ederek geleceğe taşıyan ustalara esnaf \'halı doktoru\' diyor. Halı doktorlarına sadece Türkiye\'den değil, İngiltere, ABD, Özbekistan, Fransa, Almanya, Hollanda, Avusturya gibi bir çok ülkeden tamir için antika halı geliyor.
Yıllar önce kadınların ellerinde binbir emekle dokunan ve zamanla yıpranan halılar, Manisa\'nın Demirci ilçesinde yaşayan Veli Arslan ve Murat Arslan kardeşlerin elinde yeniden hayat buluyor. İlçedeki küçük atölyelerinde antika halıları tamir eden 15 yıllık halı ustası iki kardeşin, dünyanın birçok ülkesinden müşterisi var. Büyük bölümü asırlık, antika halılar üzerinde duruma göre 5-6 ay çalıştıkları zaman olduğunu belirten halı ustası kardeşlerden Veli Arslan, \"Her yörenin halısını tamir ediyoruz. Deforme olan yerler için koyunlardan elde ettiğimiz yünleri ip haline getiriyoruz. Kazanlarda kök boya ile boyuyoruz. Deforme olan yerleri el emeği, göz nuru dökerek, büyük bir titizlikle tamir ediyoruz. Geçmişte dokunan tarihi halıları günümüze kazandırmaya çalışıyoruz. Uzun yıllar da bu halıların korunmasını istiyoruz\" dedi.
BİR ASIRLIK HALIYI İLK GÜNKÜ HALİNE GETİRİYOR
Şu an üzerinde çalıştığı İran halısının bir asır önce dokunmuş olduğunu belirten Arslan, \"Yıllar önce yaşamış kişilerin bu halıda emeği var. Bunu korumaya çalışıyoruz. Bu halı üzerinde 5 aydır çalışıyorum. 20 gün sonra ilk günkü haline dönecek. Tamiri bitince, sahibine geri gönderilecek. Müzede de sergilenebilecek bir halı. Tamir için başta İngiltere, ABD, Özbekistan, Fransa, Almanya, Hollanda, Avusturya olmak üzere bir çok ülkeden halı getirenler oluyor\" dedi. Halı tamirinin sabır isteyen bir iş olduğunu kaydeden Arslan, \"Tarihi halıları tamir ederken, yıllar önce halıyı dokuyan kişinin duygularını hissetmeye çalışıyorum. O duyguyu yakalayabilisem o zaman o halıyı eski haline döndürebilirim. O duyguyu yakalayamazsak deforme olan motifi iyi bir şekilde düzeltemeyiz\" diye konuştu.  

\'BİR TARİHİ KURTARIYORUZ\'
Halı tamirini ustalarından öğrendiğini aktaran Veli Arslan, şunları söyledi: 
\"Mesleğe başlarken büyüklerimiz önce tarihi öğretti. Bizim, bir can kurtarır gibi halıyı kurtarıp doktorluk yaptığımızı söylediler. Ancak bizden sonra halı tamiri yapabilecek ustalar yetişmiyor. Bu nedenle üzülüyoruz. Halının durumuna, kalitesine, yöresine, tarihine göre ücret belirleniyor. Bazı halılar ne kadar eski de olsa tamiri maliyetini kurtarmıyor. Halı tamiri fiyatları 150 lira ile 15 bin lira arasında değişiyor. Bizim için önemli olan halıyı kurtarmak, tarihi kurtarmak. Fiyatı ikinci planda tutuyoruz.\" 

\'KİŞİLERİN KENDİSİ TARAFINDAN ÇİZİLEN HALILAR DA DOKUNMAYA BAŞLANDI\'
Demirci Atölye Halıcılığını Geliştirme Derneği Başkanı Kazım Aysan da Demirci\'nin halıcılıkla anılan bir ilçe olduğunu ve 2 asırdır halıcılık yapıldığını söyledi. Aysan, \"Maalesef Çin, Hindistan, Pakistan gibi ülkelerdeki ucuz iş gücü nedeniyle üreticiler emeğin karşılığını alamadığı için el halıcılığından uzaklaşıyor. Bu gelişmeler olurken nitelikli halı dokumaya yöneldik. Ustalarımız sayesinde yeni bir meslek daha kazandık. Antika denilen, geçmiş yüzyıllara dayanan halıların tamiratı yapılıyor. İnsanlar hastalandığında hastaneye gittiği gibi halılar da zarar gördüğü zaman tekrar sağlıklarına kavuşmaları için atölyelere getiriliyorlar. Ustaların elinde gece gündüz aylarca süren çalışmaların sonunda ilk günkü halini alıyor. Bu halının değeri de kat kat artıyor\" diye konuştu. 
İlçede dokunan halıların yurtdışına gönderildiğini ve kişiye özel halı dokumacılığı yapıldığını kaydeden Aysan, \"En büyük pazarımız Avrupa ve ABD. ABD pazarında daha büyük ve özel halılar isteniyor. Kişilerin kendisi tarafından çizilen halılar da dokunmaya başlandı. Maharetli kadınlar, çizilen resmi halıya nakşediyor\" dedi. 

Görüntü Dökümü
------------------------:
-Halı atölyesinden görüntü
-Ustaların halıları tamir etmesinden görüntü
-Kök boyalarından görüntü
-Halı tamircisi Veli Arslan ile röp.
-Demirci Atölye Halıcılığını Geliştirme Dernek Başkanı Kazım Aysan ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Nermin UÇTU / MANİSA, (DHA)

======================================================

YIPRANAN ANTİKA HALILARI TAMİR EDEREK GELECEĞE TAŞIYORLAR

MANİSA\'nın Demirci ilçesinde, Veli Arslan (42) ve Murat Arslan (38) kardeşler, dünyanın dört bir yanından gönderilen antika halıları tamir edip, yeniliyor.Asırlık halıları tamir ederek geleceğe taşıyan ustalara esnaf \'halı doktoru\' diyor. Halı doktorlarına sadece Türkiye\'den değil, İngiltere, ABD, Özbekistan, Fransa, Almanya, Hollanda, Avusturya gibi bir çok ülkeden tamir için antika halı geliyor.
Yıllar önce kadınların ellerinde binbir emekle dokunan ve zamanla yıpranan halılar, Manisa\'nın Demirci ilçesinde yaşayan Veli Arslan ve Murat Arslan kardeşlerin elinde yeniden hayat buluyor. İlçedeki küçük atölyelerinde antika halıları tamir eden 15 yıllık halı ustası iki kardeşin, dünyanın birçok ülkesinden müşterisi var. Büyük bölümü asırlık, antika halılar üzerinde duruma göre 5-6 ay çalıştıkları zaman olduğunu belirten halı ustası kardeşlerden Veli Arslan, \"Her yörenin halısını tamir ediyoruz. Deforme olan yerler için koyunlardan elde ettiğimiz yünleri ip haline getiriyoruz. Kazanlarda kök boya ile boyuyoruz. Deforme olan yerleri el emeği, göz nuru dökerek, büyük bir titizlikle tamir ediyoruz. Geçmişte dokunan tarihi halıları günümüze kazandırmaya çalışıyoruz. Uzun yıllar da bu halıların korunmasını istiyoruz\" dedi.
BİR ASIRLIK HALIYI İLK GÜNKÜ HALİNE GETİRİYOR
Şu an üzerinde çalıştığı İran halısının bir asır önce dokunmuş olduğunu belirten Arslan, \"Yıllar önce yaşamış kişilerin bu halıda emeği var. Bunu korumaya çalışıyoruz. Bu halı üzerinde 5 aydır çalışıyorum. 20 gün sonra ilk günkü haline dönecek. Tamiri bitince, sahibine geri gönderilecek. Müzede de sergilenebilecek bir halı. Tamir için başta İngiltere, ABD, Özbekistan, Fransa, Almanya, Hollanda, Avusturya olmak üzere bir çok ülkeden halı getirenler oluyor\" dedi. Halı tamirinin sabır isteyen bir iş olduğunu kaydeden Arslan, \"Tarihi halıları tamir ederken, yıllar önce halıyı dokuyan kişinin duygularını hissetmeye çalışıyorum. O duyguyu yakalayabilisem o zaman o halıyı eski haline döndürebilirim. O duyguyu yakalayamazsak deforme olan motifi iyi bir şekilde düzeltemeyiz\" diye konuştu.  

\'BİR TARİHİ KURTARIYORUZ\'
Halı tamirini ustalarından öğrendiğini aktaran Veli Arslan, şunları söyledi: 
\"Mesleğe başlarken büyüklerimiz önce tarihi öğretti. Bizim, bir can kurtarır gibi halıyı kurtarıp doktorluk yaptığımızı söylediler. Ancak bizden sonra halı tamiri yapabilecek ustalar yetişmiyor. Bu nedenle üzülüyoruz. Halının durumuna, kalitesine, yöresine, tarihine göre ücret belirleniyor. Bazı halılar ne kadar eski de olsa tamiri maliyetini kurtarmıyor. Halı tamiri fiyatları 150 lira ile 15 bin lira arasında değişiyor. Bizim için önemli olan halıyı kurtarmak, tarihi kurtarmak. Fiyatı ikinci planda tutuyoruz.\" 

\'KİŞİLERİN KENDİSİ TARAFINDAN ÇİZİLEN HALILAR DA DOKUNMAYA BAŞLANDI\'
Demirci Atölye Halıcılığını Geliştirme Derneği Başkanı Kazım Aysan da Demirci\'nin halıcılıkla anılan bir ilçe olduğunu ve 2 asırdır halıcılık yapıldığını söyledi. Aysan, \"Maalesef Çin, Hindistan, Pakistan gibi ülkelerdeki ucuz iş gücü nedeniyle üreticiler emeğin karşılığını alamadığı için el halıcılığından uzaklaşıyor. Bu gelişmeler olurken nitelikli halı dokumaya yöneldik. Ustalarımız sayesinde yeni bir meslek daha kazandık. Antika denilen, geçmiş yüzyıllara dayanan halıların tamiratı yapılıyor. İnsanlar hastalandığında hastaneye gittiği gibi halılar da zarar gördüğü zaman tekrar sağlıklarına kavuşmaları için atölyelere getiriliyorlar. Ustaların elinde gece gündüz aylarca süren çalışmaların sonunda ilk günkü halini alıyor. Bu halının değeri de kat kat artıyor\" diye konuştu. 
İlçede dokunan halıların yurtdışına gönderildiğini ve kişiye özel halı dokumacılığı yapıldığını kaydeden Aysan, \"En büyük pazarımız Avrupa ve ABD. ABD pazarında daha büyük ve özel halılar isteniyor. Kişilerin kendisi tarafından çizilen halılar da dokunmaya başlandı. Maharetli kadınlar, çizilen resmi halıya nakşediyor\" dedi. 

Görüntü Dökümü
------------------------:
-Halı atölyesinden görüntü
-Ustaların halıları tamir etmesinden görüntü
-Kök boyalarından görüntü
-Halı tamircisi Veli Arslan ile röp.
-Demirci Atölye Halıcılığını Geliştirme Dernek Başkanı Kazım Aysan ile röp.
-Genel ve detay görüntüler
(Haber- Kamera: Nermin UÇTU / MANİSA, (DHA)

===================================================

TARİHİ KALINTILAR İÇİNDE YÜZMENİN KEYFİNİ ÇIKARDILAR

DENİZLİ\'nin beyaz cenneti Pamukkale\'de M.S. 60 yılında depremle oluşan ve Mısır Kraliçesi Kleopatra\'nın da banyo yaptığı rivayet edilen Kleopatra havuzu bölgeyi ziyaret eden turistlerin gözdesi oldu. İçindeki tarihi kalıntılar arasında yüzen turistler, sıcak ve şifalı suyun tadını çıkarıyor.

Pamukkale\'nin simgelerinden biri olan, Mısır Kraliçesi Kleopatra\'nın da banyo yaptığı rivayet edilen, M.S. 60 yılındaki büyük depremden sonra oluşmuş havuz, ziyaretçilerine antik kalıntılar içerisinde yüzme imkanı sunuyor. Sıcak ve berrak suyuyla dikkat çeken havuz, turistlerden büyük ilgi görüyor. Rivayete göre Hazreti Meryem\'in Efes\'e giderken rahatsızlanan gözlerini Pamukkale\'deki suyla yıkadığı ve düzeldiği belirtiliyor. Mısır Kraliçesi Kleopatra\'nın da banyo yaptığı rivayet edilen havuz, antik kalıntılar içerisindeki görüntüsüyle özelikle yabancı turistlerin gözdesi oldu. \'Kleopatra\'nın güzellik havuzu\' olarak da bilinen antik havuza yerli ve yabancı turistlerle çeşitli hastalıklara şifa arayanlar da yoğun ilgi gösteriyor. Havuzun içinde yer alan tarihi eserlerin arasında yüzen ve fotoğraf çektiren turistler, şifalı sıcak suyun içinde uzun süre kalıyor. Günde yaklaşık 2 bin kişinin girdiği antik havuzda turistler, tarihin içinde yüzmenin tadını çıkarıyor.
\'BURASI GERÇEK BİR CENNET\'
Kleopatra havuzuna Manisa\'dan geldiğini söyleyen İsmail Özcan, \"Suyu soğuk zannediyordum ancak sıcakmış. Tarihi eserlerin içinde yüzmek çok değişik bir duygu. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım\" dedi. Kızı Emine Gül Özcan ise, \"Kleopatra antik termal havuzu ilgimi çekti, gezmek istedim. Bu sıcak havada su biraz daha soğuk olsa daha güzel olurdu. Suyun rengi çok güzel, memnun kaldım\" diye konuştu.
Hollandalı turist John Nolet, Kleopatra havuzunun suyunun çok etkileyici olduğunu ifade ederek, \"Buraya Hollanda\'dan geldim. Kleopatra antik havuzunu ve Pamukkale\'yi çok sevdim. Suyun sıcaklığı 35 derece. Burası gerçek bir cennet\" dedi. Laura Nolet Türkiye\'nin doğal güzellikleri bakımından eşsiz bir ülke olduğunu belirterek şunları söyledi: \"Daha önce hiçbir zaman böyle güzel bir yerde bulunmadım. Çok olağandışı bir yer ve çok sevdim. Suyun sıcak olması da hoş. Türkiye çok güzel bir ülke.\"

Görüntü Dökümü
------------------------:
- Havuza girenlerden görüntü
- Röportajlar
- Drone görüntüleri
- Genel ve detay görüntüler

(Haber-Drone: Mehmet CANDAN - Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)

==================================================

Sığınma evinde baygın bulunan 4 yaşındaki Derya\'dan acı haber 

ARTVİN\'in Hopa ilçesinde, Kadın Sığınma Evi\'nde kalan Ö.D.\'nin (29), olay tarihinde 2 yaşında olan kızı Derya D., 16 Nisan Nisan 2016\'da baygın bulundu. Kaldırıldığı hastanede kalp masajıyla yeniden hayata döndürülen kız çocuğu, solunum cihazına bağlı olarak 2 yıldır verdiği yaşam savaşını kaybetti. Büyük acı yaşayan anne Ö.D., \"O gün kızıma ne oldu, hala bilmiyoruz. Ben iki yıldır mücadele ediyorum. Kızıma ne oldu? Bana bir açıklama yapsın. Kızım için ayaktayım, ağlamıyorum. Kızım öldü, Bu acının tarifini kimse bilemez\" dedi.
Olay, 16 Nisan 2016\'da, Hopa Kadın Sığınma Evi\'nde meydana geldi. İddiaya göre olay tarihinde 2 yaşında olan kızı Derya D. (4) ile birlikte kalan burada kalan Ö.D., kızının sığınma evinde bir arkadaşına bırakarak verilen bir kursa katılmak için gitti. Bu sırada sığınma evinde bulunan kızı, bir başka kadın tarafından odada baygın halde bulundu. Ambulansla Hopa Devlet Hastanesi Acil Servisi\'ne götürülen ve kalbi durduğu belirlenen küçük çocuk, burada yapılan kalp masajı ile yeniden hayata döndürüldü. Yapılan ilk müdahalenin ardından ambulans helikopterle Samsun\'da özel bir hastaneye kaldırıldı. Ö.D.\'nin şikayeti üzerine, olayla ilgili olarak Hopa Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Tedavisi Samsun\'da özel bir hastanede yapılan Derya D. solunum cihazına bağlı olarak yaşamaya başladı.
YAŞAMINI YİTİRDİ
Zaman zaman evine de gönderilen küçük çocuk geçen 30 Ağustos\'ta fenalaşınca annesi tarafından ambulansla tedavi gördüğü özel hastaneye götürüldü. Küçük çocuk, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Derya\'nın cenazesi Trabzon Adli Tıp Kurumu\'nda yapılan otopsinin ardından annesine teslim edildi. 31 Ağustos\'ta, Derecik Mezarlığı\'nda 4 kişinin katıldığı cenaze namazının ardından cenaze toprağa verildi. Acılı anne kızının tabutunun ve mezarının üzerine gelinlik ve Türk Bayrağı örttü. Olayla ilgili Hopa 1\'inci Asliye Ceza Mahkemesi\'nde açılan davanın devam ettiği ve o dönem kadın sığınma evinde kalan İ.C. isimli bir kadının yargılandığı belirtildi.

\'O GÜN KIZIMA NE OLDUĞUNU HALA BİLMİYORUZ\'

Acılı anne Ö.D. kızına Kadın Sığınma Evi\'nde ne olduğunun ortaya çıkarılmasını isteyerek \"Ben kızımı devletin bir kurumunda çocuk haklarının olduğu bir kuruma bıraktım. Ben kurumdan ayrıldıktan 2 saat sonra kızım fenalaşmış. O gün kızıma ne oldu hala bilmiyoruz. Dava şuan devam ediyor. Ben iki yıldır mücadele ediyorum. Kızım o günden sonra bir daha gözlerini açamadı. Bakanlıktan bir açıklama bekliyorum. Kızıma ne oldu orada. Bana bir açıklama yapsınlar. Artık çocuklar ölmesin. Şiddet görmesin. Kızım için ayaktayım, ağlamıyorum. Kızım öldü, onu kendim yıkadım, kendin morga koydum, kendin mezara koydum. Bu acının tarifini kimse bilemez. 4 kişi cenaze namazını kıldılar. Allah onlarda razı olsun. Kim sebep olduysa kimin ihmali varsa bulunup ceza almalarını istiyorum. Ancak benim acım öyle diner. Ben tüm çocuklar için ayaktayım, mücadele edeceğim ve pes etmeyeceğim\" diye konuştu.

GöÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Anne Ö.D.\'nin mezar ziyareti

-Derya D.\'nin mezarından detay

-Derya D. hastanedeyken arşiv görüntüler

-Olay tarihinde güvenlik kamerası görüntüsü

-Derya D.\'nin olay öncesinde çekilmiş cep telefonu görüntüsü

-Derya D.\'nin tabutundan detay

-Reportaj

-Detaylar

(SÜRE:3.44 Dk) (BOYUT:420.11 MB)

Haber-Kamera:Yaprak KOÇER/ SAMSUN, (DHA) 

===================

HESAP YÜZÜNDEN TARTIŞTIĞI ARKADAŞI TARAFINDAN ÖLDÜRÜLMÜŞ

ADANA\'da, dövüldükten sonra başından silahla vurulan ve portakal bahçesine gömülen Ünal Gülbahar\'ın (44) hesap yüzünden tartıştığı arkadaşı ile onun 2 yakını tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. Polis ekiplerince yakalanıp, gözaltına alınan 3 kişi, adliyeye sevk edildi. 

Olay, 31 Ağustos günü, Seyhan ilçesine bağlı Mıdık Mahallesi\'nde meydana geldi. Necdet Geçgel, sabah saatlerinde portakal ağaçlarını sulamak için bahçesine gitti. Elindeki kürekle suyun taşmaması için ağacın gövdesinin çevresine bent oluşturmaya çalışan Geçgel, toprağa gömülü cesetle karşılaştı. Geçgel\'in ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Sadece parmakları görülen ceset, olay yeri inceleme ekiplerince çıkarıldı. Olayın ardından araştırma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü\'ne bağlı Cinayet Büro ekipleri, portakal bahçesi çevresinde geniş kapsamlı inceleme yaptı. Çevreyi didik didik arayan ekipler, Çatalan yolu üzerine bırakılan taksiyi tespit etti. Ekipler, ayrıca Gülbahar\'ın yakın çevresini de mercek altına aldı.

Polis, Ünal Gülbahar\'ın, son olarak 29 Temmuz günü arkadaşı Hüseyin Ay\'la (32) eğlenmek için bara gittiğini öğrendi. Ay\'ın çeşitli suçlardan 6 sabıkası olduğunu belirleyen ekipler, araştırmayı genişletti. Cinayet dedektifleri, olay günü Ünal Gülbahar\'ın, hesap yüzünden çıkan tartışmada Hüseyin Ay\'ı dövdüğünü, Ay\'ın ise kardeşi Erhan Ay ve eniştesi Burhan Ünlü\'yü aradığı tespit edildi. Polis, 3 kişinin Gülbahar\'ı bularak, portakal bahçesine getirip, dövdükten sonra başından silahla vurarak, öldürdüğünü belirledi. Gülbahar\'ı öldürdükten sonra geldikleri taksiyi terk eden 3 kişinin, kullandıkları tabancayı da poşete sarıp, oturdukları evin yangın merdiveninde sakladığı saptandı. Tüm bu detayları öğrenen ekipler, 3 kişiyi yakalamak için harekete geçti. Erhan Ay (26) ve Burhan Ünlü\'nün (28) Kocaeli\'ndeki dağ evine kaçtığını öğrenen polis, operasyon düzenledi. Ay ve Ünlü, saklandıkları yerde yakalanıp, Adana\'ya getirildi. Erhan Ay\'ın çeşitli suçlardan 7 sabıkasının olduğu, Burhan Ünlü\'nün ise 11 suç kaydının olduğu ortaya çıktı. Hüseyin Ay ise düzenlenen operasyonla Adana\'da yakalandı. Emniyette sorguları tamamlanan 3 kişi, adliyeye sevk edildi.


Görüntü Dökümü
------------------------
*ARŞİV*
- Adli tıp biriminin görüntüsü
- Yakalanan cinayet zanlılarının adli tıp birimine getirilmeleri
- Sağlık kontrolünün ardından zanlıların polis aracına bindirilmesi
- Portakal bahçesi ve olay yerinin görüntüsü ile Ünal Gülbahar\'ın sağlık fotoğrafı (arşiv)


Haber: Çağlar ÖZTÜRK - Kamera: Can ÇELİK/ADANA, (DHA)

======================

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir