14 Eylül 2018 14:45
Kastamonu\'yu dolu vurdu; 370 araç ve 90 evde hasar (2) - GÖRÜNTÜLÜ
GÜN IŞIYINCA KORKUNÇ GÖRÜNTÜYLE KARŞILAŞTILAR
Kastamonu’da dün akşam saatlerinde yaklaşık 20 dakika süre etkili olan dolu yağışının izleri silinmeye çalışılıyor.
Kent merkezinde etkili olan dolu yağışı sonrası ev ve işyerleri ile araçların camları kırılan, duvar ve kiremitleri delik deşik olan vatandaşlar sabah saatlerinden itibaren Meteoroloji İl Müdürlüğünden aldıkları rapor ile birlikte AFAD İl Müdürlüğü’ne başvurmaya başladı. Vatandaşlar, ilk belirlemelere göre 370 araç ve 90 evin hasar gördüğünü hatırlatarak Kastamonu’nun afet bölgesi ilan edilerek zararlarının karşılanmasını istedi.
CAMCILAR ÖNÜNDE KUYRUKLAR OLUŞTU
Şiddetli dolu yağışı nedeniyle araçlarının camları kırılan vatandaşlar oto tamircilerinin önünde kuyruk oluşturmaya başladı. Tamirciler vatandaşların isteklerini karşılamakta zorluk çektiklerini belirtirken, kentte cam bulamayan vatandaşlar ihtiyaçlarını karşılamak için yakın kentlere gitmeye başladı.
BİNALARIN DIŞ YÜZLERİ KURŞUNLANMIŞ GİBİ DELİK DEŞİK
Doludan etkilenen bazı binalar ise il merkezinde ilginç görüntülerin yaşanmasına neden oldu. Dolu yağışının etkisiyle dış yüzeyleri delik deşik olan binalar adeta savaş manzarasını andıran görüntüleri anımsatırken vatandaşlar bu durumu şaşkınlıklarını izlediler.
KUŞLAR ÖLDÜ
Yoğun dolu yağışı nedeniyle park ve bahçelerde korunmasız yakalanan çok sayıda sığırcık ve güvercin gibi kuşlarında öldüğü görüntüleri vatandaşların üzüntüsüne neden oldu. Belediye temizlik işçileri, sabah saatlerinden itibaren kuş ölülerini de parklardan toplamaya başladı.
Görüntü dökümü:
Camları kırılan araçlar
Vatandaş röportaj
Camcıların önü
Afad önü
Binaların dış yüzü
Haber - Kamera: Gürkan YILMAZ/KASTAMONU (DHA)
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
======================================
Gülen\'in cinsel istismar sanığı yeğenleri için iade talebi
Hümeyra PARDELİ/ERZURUM, (DHA)- ERZURUM\'da 15 yaşındaki S.K.\'ye cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla FETÖ elebaşı Fethullah Gülen\'in yeğenleri Ammar ve Selahaddin Gülen\'in de yer aldığı 12 sanığın yargılanmasına devam edildi. Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkileri Genel Müdürlüğü Suçluların İadesi ve Hükümlü Nakli Bürosu tarafından ABD\'de olan Selahaddin Gülen ve Ammar Gülen\'in iadesi için başvuruda bulunuldu. ABD\'nin yetkili makamlarınca başvuru talebine henüz cevap verilmezken, mahkeme Gülen kardeşlerin kırmızı bültenle yakalama emirlerinin devamını kararlaştırdı.
Merkez Aziziye ilçesine bağlı Gezköy Mahallesi\'nde oturan S.K., 29 Ekim 2007\'de Dadaşkent Polis Merkezi\'ne başvurarak birçok erkek tarafından tehdit edilerek cinsel istismara uğradığını söyledi. Psikolog raporlarına göre, \'donuk zekaya\' sahip olan ve \'hafif mental retardasyon\' tanısı konulan S.K.\'nin isimlerini verdiği 9 kişiden 8\'i tutuklandı. Yetiştirme yurdunda kalan S.K., kendisini erkekler ilişkiye zorladıkları ve istismarda bulundukları ididasıyla anne ve babasının da aralarında yer aldığı 85 kişinin ismini verdi. 10 yaşından itibaren karşılaştığı istismar olaylarını teker teker ve isimleri ile anlatan S.K.\'nin rapor haline getirilen bu görüşme kayıtları Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı\'na gönderildi. Yurttaki psikolog ve sosyal hizmet uzmanının yeri değiştirilirken, yurt müdürü hakkında farklı iddialarla soruşturmalar açıldı ve Kastamonu\'ya atandı.
SAŞSAVCI VEKİLİ AKSAKAL\'DAN 63 KİŞİ HAKKINDA TAKİPSİZLİK
Cinsel istismar mağduru S.K. de Nene Hatun Kız Yurdu\'ndan alınarak Şanlıurfa Kadın Sığınma evine gönderildi. Savcı Mustafa Kızılateş tarafından yürütülen soruşturmada 9 kişi hakkında Erzurum 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi\'nde dava açıldı. S.K.\'ye istismarda bulunduğu iddia edilen, aralarında Fethullah Gülen\'in kardeşi Seyfullah Gülen, oğulları Ammar ile Selahaddin Gülen\'in olduğu şüphelilerin dosyası ise Cumhuriyet Başsavcıvekili Taner Aksakal\'a verildi. Soruşturma kapsamında Gülen\'in kardeşi Seyfullah Gülen ile ilgili iktidarsız olmadığına dair rapor veren doktor \'terör örgütü üyesi\' iddiasıyla dinlemeye alındı. 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi\'ndeki dava 8 Kasım 2012\'de tüm sanıkların beraati ile sonuçlandı. Taner Aksakal ise 63 kişi hakkında takipsizlik kararı vererek dosyayı kapattı.
DOSYA 10 YIL SONRA YENİDEN AÇILDI
Sahte belgeler ve usulsüz olarak kapatılan \'utanç dosyası\' 10 yıl sonra yeniden açıldı. FETÖ izi çıkan dosya ile ilgili yeniden derin bir soruşturma başlatan Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı, usulsüzlükleri tek tek ortaya çıkardı. Başlatılan soruşturmada 28 Kasım 2014\'te ölen Seyfullah Gülen (72) için takipsizlik kararı verilirken, firari olan oğulları Ammar Gülen (36) ile Selahaddin Gülen\'in (27) de aralarında bulunduğu A.K., A.S., E.Y., M.K., N.A., M.E., R.T., S.E., V.A. ve Z.S. hakkında, Erzurum 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi\'nde dava açıldı. Sanıkların \'çocuğun zincirleme şekilde nitelikli cinsel istismarı\' suçundan 30-42 yıl kadar, \'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma\' suçundan ise 4,5 yıldan 15 yıl 9 aya kadar hapsi istendi. İddianamede, S.K.\'nin Samanyolu TV ana haber spikeri olan \'Kemal\' olarak tanınan Kevser Gülen\'in kardeşleri olan Ammar ve Selahaddin Gülen\'in anal yoldan ilişkiye girdiği yönündeki ifadesine yer verildi.
ABD İADE TALEBİNE CEVAP VERMEDİ
Erzurum 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi\'nde dün görülen 4\'üncü celsede sanık avukatları hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Server Şimşek, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkileri Genel Müdürlüğü Suçluların İadesi ve Hükümlü Nakli Bürosu tarafından, ABD vatandaşı olan ve Florida eyaletinde yaşayan Selahaddin Gülen ile Amerika\'ya kaçan Ammar Gülen\'in iadesi için başvuruda bulundulduğunu açıkladı. Başkan Şimşek, ABD yetkili adli makamlarından geçen 18 Mayıs\'ta yapılan başvuruya henüz yanıt verilmediğini bildirdi. Mahkeme heyeti, Ammar ve Selahaddin Gülen kardeşlerin kırmızı bültenle yakalama emirlerinin devamına, iade talepnamesinin dönüşünün beklenmesine karar vererek duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için erteledi.
AKSAKAL VE OFLUOĞLU FETÖ ÜYELİĞİ İDDİASI İLE İHRAÇ EDİLDİ
Öte yandan o dönem Gülen\'in kardeşi ve yeğenlerinin cinsel istismar davasının kapatılması için sahte evrak düzenleyen ve görevi kötüye kullanan 16 polis memurunun ise 2\'nci Ağır Ceza Mahkemesi\'nde yargılamaları devam ediyor. Utanç dosyasını kapatan dönemin Başsavcıvekili Taner Aksakal ile beraat kararı veren 1\'inci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Erol Ofluoğlu, FETÖ üyesi oldukları iddiasıyla meslekten ihraç edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: ARŞİV
-Erzurum adliyesi
-Seyfullah Gülen\'in bir toplantıdaki görüntüsü
-Seyfullah Gülen\'in cenazesi
178 mb-2.55 dk
======================================
\'Ben cani anne değilim\'
Hümeyra PARDELİ/ERZURUM, (DHA)- ERZURUM\'da çocuğunu icra memurlarına teslim etmediği için tutuklanan Tugay D.\'nin (29) suçladığı boşanma aşamasındaki eşi Sedanur D. (23) konuştu. Sedanur D., \"Ben cani bir anne değilim, asla cani bir anne olmadım. Oğlumun psikolojisi alt üst olmuş durumda. 2 senedir göremiyorum. Mahkeme kararına rağmen oğlumu kaçırıyorlar. Tugay, cezaevinden dahi tehdit ediyor. Ses kayıtlarını savcılığa sunduk, şikayetçi olduk\" dedi.
Merkez Yakutiye ilçesine bağlı Güzelova Mahallesi\'nde yaşayan Tugay D., 2013 yılında Sedanur D. ile evlendi ve bir çocukları oldu. Geçimsizlik nedeniyle Sedanur D., mahkemeye başvurarak boşanma davası açtı. Aile Mahkemesi\'nde süren boşanma davasında çocuğun velayeti, gecici olarak anne Sedanur D.\'ye verildi. 4 yaşındaki çocukları Muhammed Mert D. teslim edilmeyince, anne Sedanur D., icra memurlarını göndererek oğlunu almak istedi. Eve gelen icra memurları, aileyi evde bulamayınca Tugay D. hakkında 2\'nci İcra Ceza Mahkemesi\'nde dava açıldı. Tugay D. savcılığa başvurarak kız kardeşinin çektiği videoları delil olarak sunup, eşi Sedanur D.\'nin oğlunu dövdüğünü iddia ederek, şikayetçi oldu. Bunun üzerine Sedanur D. hakkında soruşturma başlatıldı. Çekilen video görüntüleri üzerine Sedanur D.\'nin Asliye Ceza Mahkemesi\'nde \'altsoya ve çocuğa karşı eziyet\' suçundan dava açıldı. Hukuk ve ceza davaları sürerken, Tugay D., 2\'nci İcra Ceza Mahkemesi tarafından \'çocuk teslimine muhalefet\' suçundan 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Tugay D., geçen 31 Ağustos\'ta tutuklanarak Erzurum Açık Ceza İnfaz Kurumu\'na kondu. Tugay D.\'nin ayrıca 2\'nci Asliye Ceza Mahkemesi\'nde \'çocuğun kaçırılması ve alıkonulması\' suçundan da 1 yıla kadar hapsi istendi.
\'CEZAEVİNDEN BENİ VE AİLEMİ TEHDİT EDİYOR\'
Çocuğunu icra memurlarına teslim etmediği için tutuklanan baba Tugay D. ile ilgili haberlerin yazılı ve görsel medyada yayınlanması üzerine Sedanur D. de konuştu. Tugay D.\'den defalarca şiddet gördüğünü iddia eden Sedanur D., şunları anlattı:
\"Ben cani bir anne değilim, asla cani bir anne olmadım. Çocuğumu benden kaçırdılar, asla ben bırakıp gitmedim. Evliliğim boyunca dayak yedim, aç, susuz kaldım ama çocuğum babasız kalmasın diye bu kahırları çektim. Çocuğumun her ihtiyacını benim babam üstlenmişti. Doğum yaptığımda oğlum kuvözde kaldı, kimse yanımda yoktu. 15 gün boyunca annem benimle ilgilendi. Buna rağmen çocuğum babasıyla yaşasın diye katlandım. Cani göstermek için haber yaptırdılar, ben çocuğumun psikolojisini düşündüğüm için bu röportajı veriyorum. Çocuğumun psikolojisi alt üst olmuş durumda. 2 senedir çocuğumu görmüyorum, sesini duymuyorum. İcra memurlarıyla gittiğim halde benim oğlumu bulamadılar. Her seferinde icrayla, jandarmayla gitmek zorunda değilim. Şu an bu nedenle hapis yattığı ortada. Video çekildiğinden haberi yoktu, benim çocuğum babasına ağlıyor ikaz etmek için parmağımı sallıyorum, çocuğuma kızıyorum, şiddet yok orada. Diğer görüntü ise hızlandırılmış bir video, ben orada çocuğumu bana küfürlü söz söylediği, saçımı çektiği için uyarıyorum. Çocuğum kahvelerde büyüdü, bana yakın olmasın diye. Buralara götürülmesine karşı çıktığım için şiddet gördüm. Çocuğuma bana karşı söylenmesi için ağza alınmayacak kötü küfürler öğretildi. Anne olarak çocuğumu terbiye etme amaçlı hareketleri özel hayatıma kastederek beni ifşa etmişler. Tutuklandıktan sonra Tugay aradı. Tehdit ediyor. Gemlik\'te suç duyurusunda bulunduk.\"
\'DARP ROPARLARINI MAHKEME SUNDUK\'
Kızının yaşananlar nedeniyle psikolojisinin bozulduğunu belirten Sedanur D.\'nin babası K.A. ise torunu Mert\'i almak için tüm hukuki savaşı vereceklerini bildirdi. Aldıkları tehditlere rağmen hukuk yoluyla Tugay D. ve ailesi ile mücadele edeceklerini belirten baba K.A., \"Kızımı dövdüğüne dair darp raporlarını mahkemeye sunduk. Kızım beni arayıp \'Baba kurtar beni\' diye yalvardı. Kızım bir ateşe düşmüştü. İki yıldır çocuğunun yüzünü göstermiyorlar. Torunumla annesinin eğlenceli videoları da var. Nasıl baktığı, yedirdiği, içirdiği bunları mahkemeye sunduk\" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Muhammet Mert\'in bahçede oyun oynarken görüntüleri
-Baba ve annenin düğün fotoğrafları
-Anne Sedanur D. ile röp
-Sedanur D ile Muhammet Mert D.\'nin birlikte fotoğrafı
Haber: Hümeyra PARDELİ - Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,(DHA)
SÜRE:05.40 BOYUT: 650 MB
======================================
Öldüren sigara bıraktırma karışımı ile ilgili soruşturma sürüyor
DİYARBAKIR\'da, 7 yıldır içtiği sigarayı bırakmak için arkadaşının tavsiye ettiği karışımı içtikten sonra fenalaşarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 25 yaşındaki Murat Duman\'ın ölümü ile ilgili hazırlanan ön otopsi raporunda, ölüm nedeninin tetkik olarak belirlenemediği belirtildi. Savcılığın, \"Zehirlenme ile taksir ile ölüm\"den başlattığı soruşturma kapsamında, Duman\'ın ölümüne neden olan karışım incelenmesi için Laboratuvara gönderilirken, kesin ölüm nedeninin Adli Tıp kurumuna gönderilen parça ve kan örneklerinin incelenmesinden sonra ortaya çıkacağı öğrenildi. Soruşturma kapsamında Duman ailesi bireylerinin ifadesini alırken, Murat Duman\'ın cep telefonunu da aileden alınarak son olarak kimlerle görüştüğünü tespit edileceği belirtildi.
Bir fabrikada çalışan ve 7 yıldır içtiği sigaradan kurtulmak için arkadaşının tavsiye ettiği karışımdan 4 gün önce bir bardak içtikten sonra fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitiren 25 yaşındaki Murat Duman\'ın ölümü ile ilgili başlatılan soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında savcılık ölüme neden olduğu belirtilen karışı alıp incelenmesi için Laboratuvara gönderirken, Duman ailesi bireylerinin de ifadeleri alındı. Duman\'ın karışımı kimden aldığının peşine düşen savcılık, bu kapsamda Murat Duman\'ın kullandığı cep telefonunu da aileden aldı. Soruşturma kapsamında Duman\'ın telefon ile son olarak görüştüğü kişilerin tespit edileceği ve karışımın kimden temin ettiğinin bulunmaya çalışılacağı öğrenildi.
ÖN OTOPSİ RAPARONDA ÖLÜM NEDENİ BELİRLENEMEDİ
Murat Duman\'ın ölümü ile ilgili hazırlanan ön otopsi raporunda, ölüm nedeninin tetkik olarak belirlenemediği belirtilirken, ölüm nedeninin tespiti için Adli Tıp Kurumuna gönderilen parça ve kan örneği ile ilgili incelemeden sonra kesin ölüm nedeninin ortaya çıkacağı ifade edildi. Cumhuriyet Savcılığının, \"Zehirlenme ile taksirle ölüm\"den başlattığı soruşturma sürerken, Duman ailesi, oğullarının ölümüne neden olan karışımın kimler tarafından hazırlandığını ve önerildiğini ve devletin bu konuda gerekli önlemlerin alınmasını istedi.
Görüntü Dökümü:
-Karışımın görüntüsü
-Pet şişedeki sıvı karışım
-Poşetteki katı karışım
-Murat Duman\'ın fotoğrafları
Haber-Kamera: Ferit ASLAN/DİYARBAKIR,(DHA)
======================================
Yakut ve zümrüt benzeri taşlar bezeleri tarihi obje ele geçirildi
ADANA\'da tarihi eser niteliği olduğu değerlendirilen üzerinde İbranice yazılar ile çeşitli figürler bulunan ahşap ve deri malzemelerden oluşan çift kubbeli obje ele geçirildi. Objenin sahibi Suriyeli Halid Ahmed, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Kaçakçılık Büro Amirliği ekipleri, merkez Yüreğir ilçesi Kiremithane Mahallesi\'ndeki bir evde tarihi eser bulunduğunu belirledi. Ev baskın yapan ekipler, 50 santimetre yüksekliğinde, 4 ayak üzerinde duran, 2\'si dikey, 1\'i yatay açılan kapağı bulunan, üzerinde yakut ve zümrüt benzeri taşlar yer alan çift kubbeli ahşap obje ele geçirdi. Objenin kapaklarını açıp inceleyen ekipler, üzerinde İbranice yazılar ve çeşitli figürler işlenmiş deri rulo buldu. Tarihi eser niteliğinde olduğu değerlendirilen objeye el konuldu, Suriyeli şüpheli Halid Ahmed, gözaltına alındı. Ele geçirilen obje ise Adana Müze Müdürlüğü\'ne teslim edildi.
Halid Ahmed, antikalara merakının olduğunu, objeyi Suriye\'de 4 bin dolara satın aldığını, Türkiye\'ye gelirken de yanında getirdiğini söyledi.
Şüpheli, işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Görüntü Dökümü
------------------------
- Tarihi eserden görüntü
- Tarihi eserin fotoğrafları
SÜRE:36\" BOYUT:67 mb
Haber:Can ÇELİK-Kamera: ADANA,(DHA)
======================================
Kaybolmaya yüz tutan odun sobalarını cami ve kiliseler için üretiyor
MARDİN\'in Midyat ilçesinde dedesinden öğrendiği odun sobacılığı mesleğini hayatta tutmaya çalışan son soba ustası Abdulkadir Arbağ, \"Daha önce Müslüman ve Süryani ustalardan oluşan 20-30\'a yakın soba imalatçısı vardı. Bugün bu işi yapan sadece bir tek ben kaldım. İlçede apartmanların yapılması, kaloriferli evlerin yaygınlaşmasından dolayı odun sobaları artık tercih edilmiyor. Yaptığım odun sobalarını yoğunlukla cami ve kiliselere veriyoruz\" dedi.
Midyat ilçesinde 40 yıla aşkındır odun sobacılığı mesleğini sürdüren Abdulkadir Arbağ, kaybolmaya yüz tutmuş mesleğini yaşatmanın mücadelesini veriyor. Dedesi ve babasından öğrendiği mesleği ayakta tutmaya çalışan Arbağ, Midyat\'da daha önce sayıları 30 dolayında olan Müslüman ve Süryani ustalarının olduğunu dile getirerek, bugün ilçede odun sobacılığı üretimini tek başına yaptığını söyledi.
Arbağ, ilçede ısınma ısınma ihtiyacının kalorifer ve kömür sobasıyla giderildiğinden ötürü odun sobalarına ihtiyaç duyulmadığını anlatarak, ürettiği sobaları cami, kilise ve köy evlerinde kullanıldığını söyledi. İlçeye turist olarak gelenlerin sobalara büyük ilgi duyduğunu anlatan Arbağ, \"Dedemizden, kalan bu mesleği yapıyoruz. Daha önce Müslüman ve Süryani ustalardan 20-30\'a yakın soba imalatçısı vardı. Bugün bu işi yapan sadece bir tek ben kaldım. İlçede apartmanların yapılması, kaloriferli evlerin yaygınlaşması, kömür sobalarının tercih edilmen dolayı artık odun sobaları kullanılmıyor. Bu sobaları daha çok köylerimizde yaşayan vatandaşlar tercih ediyor. Sobalarımız tarih olmuş. Midyat\'a özgü sobalar olduğu için yatay şeklinde oluyor. Her tarafta bu sobalar yapılmıyor. Bu işin zahmeti, el ile yapılmasıdır. Bu sobaların tüm imalatını biz kendimiz yapıyoruz. Sadece düz sacını dışarıdan getiriyoruz. Her sene 400-500 adet yapıp satıyoruz. Bu şekilde ekmeğimiz çıkıyor. Bunu keyiften süs eşyası olarak alanlarda İstanbul\'a, İzmir\'e, Avrupa\'ya götürenler var. Biz bunları toptan dışarıya satmıyoruz. Ancak şehirdeki vatandaşlarımız için üretim yapabiliyoruz. Çünkü yapımı çok zahmetli olan sobalardır. Fakat buna rağmen el emeği ve alın teri çok fazla var, daha önceleri çok çok daha zahmetliydi. Soba fiyatlarımız çeşitlerine ve büyüklüklerine göre 100 ila 350 TL arasında değişiyor. Camiler, kiliseler ve büyük misafir odaları için de bu odun sobaları tercih ediliyor\" dedi.
Görüntü Dökümü:
-İmalathaneden görüntü
-Arbağ\'ın soba yapımı
-Soba yapımında kullanılan malzemeler
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Mehmet Halis İŞ/MİDYAT (Mardin), (DHA)
====================
Siirt lisesinde, 1900\'lu yıllardaki eğitim araçları sergilendi
SİİRT\'te, 1954 yılında açılan Siirt lisesi, 1900\'lü yıllardaki okullardaki eğitim araçlarının yeraldığı materyalleri, okul bünyesinde oluşturulan müzede sergilemeye başladı. 1930 yılına ait ders kitapları, 1960\'lı yıllarda derstlerde kullanılan ve ispirto ile çalışan projeksiyon, ısı sonucu oluşan ışıkla film gestirimi yapan makine, 100 yıllık fotoğrafların yeraldığı müzeyi ziyaret edenler, 100 yıllık tarihi geçmişe yolculuk yaparak o günlerin izlerini görme fırsatı buluyor.
Siirt\'in ilk lisesi olan Siirt Lisesi\'nde kurulan il eğitim tarih müzesinde, tarihi eğitim araç ve gereçlerinin yanı sıra, 1930 yılana ait ders kitapları sergileniyor. Sergilenen tarihi eserler arasında en ilgi çekeni ise, 1950 yıllarına ait olan ve o yıllarda öğrencilerin sinevizyon gösterimi ile ders işledikleri ispirto ile çalışan projeksiyon aleti dikkat çekiyor.
Eğitim müzesinin yaklaşık bir yıldan beri açık olduğunu ve müzeye yoğun bir ilginin olduğunu belirten Siirt Lisesi Müdür Yardımcısı Oktay Harman, \"Kentimize ait eğitim müzesinde 1930-1960 yıllarında eğitim ve öğretim de kullanılan materyalleri eğitim müzemizde sergiliyoruz. O yıllarda eğitim alanında kullanılan ve kısıtlı imkânlara rağmen yapılan bu materyalleri sergileyerek öğrencilerimize gösteriyoruz. Müzemiz kentimizin nadide yerlerinden birisi ve Siirt Lisesi 1954 yılında kuruldu ve geçmiş dönemler eğitim olanakları çerçevesinde kullanıla bilen materyalleri görmekteyiz\" dedi.
Geçtiğimiz yüzyıldaki temel eğitim araç ve gereçlerinin, o dönemin olanak ve imkanlarının şimdiki öğrencilere gösterme fırsatı yarattıklarını anlatan Harman, \"Müzemizin kuruluş gayelerinden birisi içerikte yer alan eserlerin o dönemki olanaksızlar çerçevesinde söz konusu kentimizden okulumuzdan bu materyalleri kullanarak iyi konumlara gelmiş öğrencilerimizi ile beraber günümüzdeki öğrencilerimizin de bunları görmesi ve tanıması için eğitim müzesini oluşturduk. Amacımız bugünkü teknolojide yeni nesil öğrencilerinin daha çok imkânları olduğunu ve derslerine sıkıca sarılmasını bir nebzede olsa hatırlatmaktır\" dedi.
Eğitim müzesinde en ilgi ve dikkat çeken aletlerden biri olan projeksiyon aletinin 1950 yılında öğrencilere eğitim vermek için ispirto ile kullanılan projeksiyon aleti olduğunu ifade eden Harman, şöyle konuştu:
\"O yıllarda öğrencilere filim vasıtası ile eğitim veriliyordu ve bunu ispirto ile çalışan bir alet ile yapıyorlardı yani değim yerinde ise şimdi sınıflarımızda kullandığımız akıllı tahta gibi bir aletti. Buraya gelen birçok öğrencinin dikkatini bu alet çekiyor ve ellerindeki mevut imkânlarından ötürü memnun olmalarını talep ediyoruz. Diğer yandan ise müzemizde çok sayıda eğitimde kullanılan kitaplar mevcut bunları da gören öğrencilerimiz şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar ve bu müzemiz gerek bizlere ve gerekse öğrencilerimize eğitim alanında çok ciddi bir örnek olmaya devam ediyor\"
Görüntü Dökümü
Lisenin genel görüntüsü ve levhası,
Müzenin girişi ve genel görüntüsü,
Müzede sergilen eğitim araçların yakın detay görüntüsü,
1930-1950 yıllarında eğitim verilen kitapların görüntüsü,
Müzenin en ilgi çeken İspirto ile çalışan prodüksiyon makinesinin görüntüsü,
İspirto ile çalışan prodüksiyon makinesinin nasıl çalıştığının anlatıldığı görüntüsü,
Lisede kullanılan ve gazla çalışan kaynak makinesinin görüntüsü,
Okul Müdür Yardımcısının müze ile alaka verdiği röportaj,
Liseden o yıllardan mezun olan öğrencilerin sergilendiği fotoğrafların görüntüsü,
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, (DHA)
==================
Demet Akalın Kınık\'ta konser verdi
İZMİR\'in Kınık ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü kutlandı, Hasat Festivali kapsamında ise Demet Akalın konser verdi.
Kınık\'ın düşman işgalinden kurtuluşun 96\'ncı yıldönümü kutlamaları kapsamında Atatürk Anıtına çelenk ksunuldu, ardından ilçe protokolü, şehit aileleri ve gazilerin katılımıyla kahvaltıda buluştu. Daha sonra belediye sosyal tesislerinde, 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Fotoğraf Sergisi\'nin açılışı yapıldı. Cumhuriyet Meydanı\'ndaki programda ise saat 21.30\'da, halk oyunları gösterileri yapıldı. Kınık Belediye Başkanı AK Partili Sadık Doğruer ve Kınık Kaymakamı Mustafa Ergün, ilçenin düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü nedeniyle konuşma yaptı. Programa katılanlar hep bir ağızdan 10\'ncu Yıl Marşı\'nı söyledi, ellerindeki Türk bayraklarını salladı.
DEMET AKALIN\'DAN KONSER
İlçede düzenlenen Hasat Festivali\'nin kapanış programında ise kısa süre önce eşi Okan Kurt\'tan boşanan ünlü şarkıcı Demet Akalın sahne aldı. 1.5 saat sahnede kalan Demet Akalın; \'Evli mutlu çocuklu\', \'Türkan\', \'Çalkala\', \'Affedersin\' ve \'Bozuyorum yeminimi\' gibi şarkılarla Kınıklılara keyifli bir gece yaşattı.
Başkan Doğruer, konser sonunda Akalın\'a plaket ve Kınık kilimi hediye etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Halk oyunlarından görüntü
- Demet Akalın\'ın konserinden görüntü
- Belediye Başkanı Sadık Doğruer\'in Demet Akalın\'a plaket ve kilim hediye etmesi
- Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Cevdet ŞEN / KINIK (İzmir), (DHA)
======================================
Almanya\'da ölen baba- kız, Kadirli\'de toprağa verildi
ALMANYA\'daki trafik kazasında yaşamını yitiren Hasan Cinkara (46) ile kızı Sevdanur Cinkara (9), Osmaniye\'nin Kadirli ilçesinde gözyaşları içinde toprağa verildi.
Kaza, 7 Eylül\'de Almanya\'nın Oftersheim şehrinde meydana geldi. İddiaya göre Hasan Cinkara\'nın kullandığı otomobil, karşı yönden gelen kamyonla kafa kafaya çarpıştı. Kazada ağır yaralanan Hasan Cinkara ile kızı Sevdanur Cinkara götürüldükleri hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Almanya\'da yaşayan ünlü boksör Hüseyin Cinkara\'nın da ağabeyi olan Hasan Cinkara ve kızı Sevdanur Cinkara\'nın cenazeleri toprağa verilmek üzere Osmaniye\'nin Kadirli ilçesine getirildi. Bugün yakınlarının katıldığı törenin ardından baba ve kızının cenazeleri, Kadirli Asri Mezarlığı\'nda gözyaşları içinde toprağa verildi.
Görüntü Dökümü
------------------------
- Cenaze namazından görüntü
- Cenazelerin omuzlara alınıp taşınması
- Mezarlığa getirilmesi
- Kalabalığın görüntüsü
- Baba kızın fotoğrafları
SÜRE:01\'13\" BOYUT:135 mb
Haber-Kamera: Efendi ERKAYIRAN/KADİRLİ (Osmaniye), (DHA)
© Tüm hakları saklıdır.