Die Welt gazetesinde yer alan yorumda Almanya'da bir tahammül kültürü olduğu ve bu değişmedikçe de Hamburg'dakine benzer saldırıların önlenemeyeceği vurgulanıyor:
"Genel bir göz yumma kültürüyle ilgisi var. Siyasetin geniş kesimleri, yargı, medya, kilise ve sosyal yardım çevreleri; katı bir biçimde, buraya gelmeyi başarabilmiş herkesin her ne pahasına olursa olsun Almanya'da kalabilmesini savunuyor. O nedenle etkin sınır kontrolleri yok. Berlin’deki Sosyal Demokrat Parti-Sol Parti-Yeşiller koalisyonuna göre örneğin bir daha sınır dışı uygulaması olmamalı. Yetkili makamlar üzerinden bir sonuç alamayan, kilise üzerinden iltica hakkı ediniyor. Her planlanan sınır dışı uygulamasında yardım gruplarından sivil direniş ortaya çıkıyor. Şu arada hükümetin içi de dâhil olmak üzere yoksulluk ya da iklimdeki dalgalanmaların bir iltica nedeni olarak tanınıp tanınmayacağı tartışılıyor. En bariz IŞİD ve Taliban teröristlerinin insani nedenlerle Almanya’da kalma hakkından faydalanması da tüm bunlara uyuyor. Sert ama dürüst bir biçimde söyleyelim: Bu göz yumma kültürü tüm yasaların üzerinde oldukça Hamburg'dakine benzer cinayet eylemleri de Almanya'da olmaya devam edecek.”
Mannheimer Morgen gazetesinde yer alan yorumda yasaları sertleştirmenin tehdit yaratan sığınmacıları sınır dışı etmek açısından işlevli olmadığı belirtiliyor:
“Elbette şimdi daha sert yasalar için sesler yükselecek. Bir Pavlov refleksi. Ama durum daha karışık. Daha yeni sınır dışı zorunluluğunun daha iyi bir biçimde hayata geçirilmesi için yasa yürürlüğe girdi. Yasa vücut, hayat ya da iç güvenlik için tehdit oluşturan sığınmacılara ilişkin. Tehdit yaratanlar henüz bir suç işlememiş olsalar dahi sınır dışı edilebilir. Peki, ama eğer ilgili makamlar ters yöndeki işaretlere rağmen kişinin tehlikeli olmadığı sonucuna varacaklarsa, daha sert bir yaklaşım neye yarıyor?”
Mittelbayerische Zeitung Hamburg'daki bıçaklı saldırgana polisten önce göçmenlerin müdahale ettiğine dikkat çekiyor:
"Hamburg'daki korkunç olay daha şimdiden iki şey gösterdi: İlki cesur erkekler, Almanlar ve göçmenler İslamcı saldırganın önüne çıktı. Medeni cesaretleri sayesinde daha kötüsünün olmasını engellediler. İkincisi bıçaklı saldırı sınır dışı kararlarının hayata geçirilmesinde boşluk ve ihmaller olduğunu ortaya koydu. Resmi bürokratik engeller sayesinde bıçaklı saldırgan Almanya'da kalabildi. Bundan sonuçlar çıkarmanın tam zamanıdır.”
ABD Senatosu Rusya'ya yaptırım öngören yasa tasarısını onayladı. Hannoversche Allgemeine Zeitung'un konuyla ilgili yorumu şöyle:
"Resmi açıklamaya göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'ya askeri müdahalesi nedeniyle cezalandırılması lazım. Ama elbette ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyası sırasında Kremlin'den ne kadar destek gördüğüne dair çözülemeyen sorun da bir rol oynuyor. Amerikalılar dış siyasette yeni tartışmalar kışkırtmak yerine önce kendi iç sorunlarını çözseler iyi olur. Ve Avrupa'nın enerji tedariki ABD'nin Rusya yaptırımları nedeniyle tehlikeye girince bunun olacağı kesin gibi.”
©Deutsche Welle Türkçe
EC/HS