Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB), Alman kamuoyunda son yıllarda odağında yer aldığı tartışmalara atıfta bulunarak "gerilimi düşürme ve nesnel konulara geri dönme" çağrısı yaptı.
DİTİB'den Pazartesi günü yapılan açıklamada 4 Ocak tarihli üyeler toplantısında yeni bir yönetim kurulu seçildiği bildirildi ve "bu adımla yaklaşık üç yıldır süregelen tartışmaların yatıştırılmasının ve yeni bir başlangıç yapmanın" amaçlandığı kaydedildi.
Alman kamuoyunda Türk hükümetine bağımlılık ilişkisi nedeniyle sıkça eleştirilere hedef olan DİTİB'le ilgili tartışmalar, 2016 yılı sonunda ortaya atılan casusluk suçlamalarıyla zirveye ulaşmıştı. DİTİB'e ait camilerde görevli bazı imamların Gülen yapılanması hakkında Ankara'ya bilgi notları gönderdiğinin ortaya çıkması üzerine Federal Savcılık soruşturma başlatmış, dönemin DİTİB Genel Sekreteri Bekir Alboğa DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada casusluk suçlamasını reddederek "söz konusu imamların hata yaptığını, bundan dolayı üzüntü duyduklarını" söylemişti.
DİTİB daha sonraki dönemde de Türkiye'deki AKP iktidarının etkisinde olduğu gerekçesiyle sık sık eleştirilere konu olmuştu.
"Kısmen haklı eleştiriler…"
DİTİB'in 7 Ocak tarihli basın açıklamasında "son üç yılda kısmen amacını fazlasıyla aşan ve kısmen dayanaksız eleştirilerin yanı sıra kısmen haklı eleştiriler ve DİTİB'in yaptığı hataların" da bulunduğu belirtilerek "İslam ve Müslümanlar konusunda 'biz' ve 'siz'e indirgenen, Müslümanların karşıt ve sorun olarak algılandığı tartışma ortamı sadece Almanya'daki Müslümanlara zarar vermekle kalmayıp sahip olduğumuz tartışma ve topluluk kültürümüzü de giderek zehirlemektedir. Gerilimin düşürülmesi ve nesnel konulara geri dönüşe acil ihtiyaç vardır" denildi.
DİTİB'in bu konuda üzerine düşeni yapmaya ve yeni bir başlangıca hazır olduğu belirtilen açıklamada, Ankara'daki Diyanet İşleri Başkanlığının DİTİB'in ruhani ve dini referans kaynağı olarak önemli bir dayanak olmayı sürdüreceği belirtildi. Açıklamada DİTİB'in bundan böyle bir dini cemaat olarak taşıdığı sorumluluğu faaliyetlerinin odak noktasına taşıyacağı kaydedilerek dini cemaat ve kamu tüzel kişiliği olarak resmen tanınma amaçlı adımların yeniden canlandırılacağı kaydedildi.
Ankara'dan kurumsal bağımsızlık
Bu yöndeki ilk adımın Hessen ve Kuzey Ren-Vestfalya eyaletlerinde atıldığını, eyalet ve bölgesel teşkilat tüzüklerinin şüpheye yer bırakmayacak şekilde müstakil hale getirildiğini belirten DİTİB böylece söz konusu eyaletlerde din derslerinde eyalet hükümetlerinin partneri olmaya devam edildiğini, diğer eyaletlerde de din dersleri ve İslam teolojisi alanlarında katkı sunmaya hazır olunduğunu vurguladı.
DİTİB Hessen teşkilatında Aralık ayında yapılan tüzük değişikliğiyle Diyanet'in eyalet yönetimindeki atamalara müdahil olmasının önüne geçilmişti. Bu adım, DİTİB'in din derslerinin organizasyonuna katılımı için Ankara'nın etkisinin azaltılmasını talep eden eyalet hükümetinin baskısı sonucu atılmıştı.
"Ilımlı İslam anlayışının garantörü"
Açıklamasında ayrıca Alman hükümetinin düzenlediği İslam Konferansı çerçevesinde liberal, muhafazakar, laik İslam, Alman İslamı gibi kavramların giderek yerleşmeye başladığını, ancak camilerde yaşanan İslam'ın gerçekliklerini yansıtmadığını belirten DİTİB, "tüm hizmetleri, camileri, bölge ve eyalet teşkilatları ile DİTİB'in tüm Müslümanları kapsayan, kaynaklara ve akla dayalı, ılımlı İslam anlayışının en güçlü ve önemli garantörü olmayı sürdürecektir" ifadesine yer verdi.
Açıklamada ayrıca geçmişteki hatalardan mümkün olduğunca kaçınabilmek adına siyaset, toplum ve basınla daha yoğun bir iletişim içinde olunacağı da kaydedildi.
DİTİB'in Yönetim Kurulu başkanlığı görevine Berlin Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Kazım Türkmen getirilirken ilahiyatçı Ahmet Dilek Yönetim Kurulu Başkanvekilliği görevini sürdürecek. Genel Sekreter Yardımcısı Abdurrahman Atasoy Genel Sekreter, psikolog Emine Seçmez de Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapacak.
DW/BK,HT
© Deutsche Welle Türkçe