Dünya
Deutsche Welle

Duma failleri yargı önünde

Temmuz ayında işgal altındaki Batı Şeria topraklarında Filistinli bir ailenin evini kundaklayarak bir çocukla ebeveyninin ölmesine sebebiyet veren iki İsrailli gencin yargılanmasına başlandı.

04 Ocak 2016 15:56


Sanık avukatlarından Hay Haber zanlıların fail değil soruşturmanın kurbanı olduklarını, dolayısıyla acıklı bir güne gelindiğini söylüyor. Avukat müvekkillerinden işkenceyle ifade alındığını da iddia ediyor.

Fail zanlılarının avukatları yasa dışı yollara başvurulduğu tezini savunarak soruşturmaya gölge düşürmeye çalışıyorlar. Fanatik gençler İsrail iç istihbaratının tutuklu arkadaşlarına nasıl işkence yaptığının temsil edildiği sokak gösterileri düzenliyorlar. Soruşturma makamı iddiaları ret ediyor. Lod'daki mahkeme kanıt ve delillerin dava açılması için yeterli olduğuna hükmetmişti.

21 yaşındaki Amiram Bel-Ulliel üç kişiyi öldürmekle suçlanıyor. Yaşı küçük olduğu için adı açıklanmayan bir diğer genç de suçça iştirakten yargılanıyor. Sanıklar 31 Temmuz'da batı Şeria'da yaşayan bir Filistin ailesinin evine Molotof kokteyli atmakla suçlanıyorlar. Çıkan yangında 18 aylık Ali ile anne ve babası can vermişti. Ağır yaralı olarak kurtarılan Ali'nin beş yaşındaki ağabeyi Ahmed ise bir İsrail hastanesinde tedavi görüyor.

Gençler arasında fanatizm yayılıyor

Batı Şeria'da izinsiz yerleşimler kuran ‘Tepe Başı Gençliği' adındaki fanatik İsrailli gençlerden oluşan çetenin diğer iki üyesi de Filistinlilere ırkçı saldırıda bulunmaktan yargılanıyor. Dört sanık aynı zamanda terör suçundan da yargılanıyor.

Bu olay aynı zamanda Yahudi terörizminin de olduğunu gözler önüne sermesi bakımından büyük yankı buldu. İsrail güvenlik birimleri her an saldırıda bulunabilecek onlarca kişiden oluşan radikal Yahudi gençlik çetelerinin izini sürüyor. Bu grupların İsrail devletini yıkıp yerine Yahudi krallığı kurmak istedikleri öne sürülüyor.

İsrail'de haftalardır terörün nedenleri ve terörle nasıl mücadele edilebileceği tartışılıyor. Nefret dolu vaazlarıyla genç Yahudileri kışkırtan radikal din adamlarını susturmakla şiddetin üstesinden gelinebilir mi? Yoksa terörizmin doğmasından, radikal İsrailli gençlerin işgal ettikleri Batı Şeria topraklarında yerleşimler kurup buraları Filistinli komşularına yaptıkları saldırılar için üs olarak kullanmalarına yıllarca seyirci kalan güvenlik makamları mı sorumludur? Fanatik İsrailler Filistinlilere yüzlerce kez saldırmış, cami ve araçları ateşe verip zeytin ağaçlarını sökmüş ama hemen hiçbiri yakalanmamıştı.

Güvenlik makamları pasif davranıyor

Geçenlerde gösterilen ve Yahudi gençlerin silah ve Molotof kokteylleriyle dans ettiklerini gösteren düğün filmi kamuoyunda şok etkisi yapmıştı. Filmde Duma'da öldürülen Ali'nin resmini bıçaklayan bir fanatik de gösterilmekteydi.

İsrail başbakanı Benyamin Netanyahu İsrail'in hukuk devleti olduğunu ve yasaların ülkenin her yerinde ve herkes için geçerli olduğunu hatırlattı. Öldürülen aile reisinin kardeşi de İsrail'in hukuk devleti olduğuna inanabilmek istediğini şöyle dile getirdi: “İşlenen suç bizi öfke ve acıya gark etti. Katiller altı ay sonra mahkemeye çıkarılabildi. Katillerin dürüstçe yargılanmalarını, uzun hapis cezalarına çarptırılmalarını, evlerinin yıkılmasını ve İsraillilerin Filistinlilere yaptıklarının onlara da yapılmasını istiyoruz. İsrail adaleti sınav verecek. Bir defalığına da olsa Filistinliler adına adalet dağıtmasını bekliyoruz.”

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle