Dünya genelinde başka bir ülkeye kaçan insanların sayısı 51 milyon. Bu, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yaşanan en büyük göç dalgası.
Dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan siyasi krizler ve çatışmalar nedeniyle ülkesini terk edenlerin sayısı artıyor. İnsan hakları örgütleri, dünya genelinde sığınmacıların sayısının 51 milyona ulaştığına dikkat çekti. Sığınmacıların çoğu kaçış yolundaki kötü ve tehlikeli koşullar nedeniyle hayatını kaybediyor.
Uluslararası Af Örgütü'nün Almanya temsilcisi Selmin Çalışkan, 26 Eylül’deki Mülteci Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sadece bu yıl içinde 2 bin 500 kaçak göçmenin Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken Akdeniz'de boğularak hayatını kaybettiğini belirtti. Pro Asya Örgütü Direktörü Günther Burkhardt da Avrupa’nın bu ölümlere son vermesi gerektiğini vurguladı.
Avrupa'ya yasal kaçış yollarının oluşturulması ve kaçak göçmenlerin güvence altına alınmalarını talep eden insan hakları örgütleri, Libya ve Türkiye ile yapılan geri kabul anlaşmalarını da eleştirdi.
Avrupa'ya göçü sınırlandırmak için yapılan bu anlaşmaların yanlış olduğunu ifade eden Çalışkan, Avrupa Birliği'nin tampon bölgeler oluşturmaya çalıştığını söyledi. Avrupa Birliği yaptığı anlaşmalar uyarınca sığınmacıları, belli koşullar altında güvenli üçüncü ülke olarak Libya ya da Türkiye'ye geri gönderebiliyor.
Çalışkan, Avrupa Birliği'nin 2007 ve 2013 arasında sınır ve gözetleme duvarlarının imarı için yaklaşık iki milyar euro harcadığını, sığınmacıların koşullarının iyileştirilmesi için harcanan paranınsa sadece 700 milyon euro olduğunu belirtiyor.
Çalışkan, Türkiye’nin son günlerde Suriye’den kabul ettiği sığınmacıların sayısının Almanya’nın son üç yılda kabul ettiği sığınmacı sayısına eşit olduğuna da dikkat çekti.