Dünya
BBC Türkçe

Dünyanın en güçlü okyanus akıntısı yavaşlıyor, şimdi ne olacak?

14 Mart 2025 21:26

Güncelleme: 14 Mart 2025 21:29

Antarktika'nın uzak ve gizemli okyanus akıntısı, iklim, gıda ve çeşitli ekosistemler üzerinde büyük bir etkiye sahip. Peki 2050 yılına kadar bu akıntının yavaşlamasını durdurmak mümkün mü?

Antarktika etrafında saat yönünde giden Antarktik Kutup Akıntısı, dünyadaki en güçlü akıntı. Gulf Stream Akıntısı'ndan beş kat, Amazon Nehri'nden de 100 kat daha güçlü.

Büyük Okyanus, Atlantik Okyanusu ve Hint Okyanusunu birleştiren küresel okyanus "taşıma bandının" bir kısmını oluşturuyor.

Sistem Dünya'nın iklimini düzenliyor, küresel çapta su, sıcaklık ve besleyici maddeler pompalıyor.

Fakat Antarktika'da buzların erimesiyle ortaya çıkan tatlı, soğuk su okyanus suyunun tuz oranını düşürüyor ve bu durum yaşamsal önemdeki bu okyanus akıntısını tehdit ediyor.

Yeni bir araştırma Antarktik Kutup Akıntısı'nın dünyanın ısınması sonucu 2050 itibarıyla % 20 zayıflayacağına işaret ediyor.

Bunun Dünya'daki yaşama büyük etkileri olabilir.

Antarktika'daki buzullar
Antarktika

Antarktik Kutup Akıntısı, buz kaplı kıta etrafındaki bir hendek gibi.

Sıcak suyun dışarıda kalmasını sağlıyor ve tehdit altındaki buzulları koruyor.

Aynı zamanda, istilacı boğa yosunları ve bu yosun tabakalarının üzerinde otostop yapan hayvanlara karşı bir bariyer görevi görüyor.

Akıntı, Antarktika'ya yaklaşan yosun tabakalarının parçalanmasını sağlıyor. Dünya ikliminin düzenlenmesinde de büyük bir rol oynuyor.

ABD'nin doğu kıyısındaki Gulf Stream, Japonya yakınlarındaki Kuroşio Akıntısı, Güney Afrika kıyılarındaki Agulhas Akıntısı gibi daha iyi bilinen akıntıların tersine, Antarktik Kutup Akıntısı iyi anlaşılmış değil.

Bunun ana nedeni doğrudan ölçüm almayı zorlaştıran uzak konumu.

İklim değişikliği tehdidi

Okyanus akıntıları sıcaklıklardaki değişikliklere, tuz düzeyine, rüzgar yönlerine ve deniz buzulunun genişliğine tepki veriyor.

Şimdi bu akıntılar birçok açıdan iklim değişikliğinin tehdidi altında.

Daha önceki araştırmalar, bu taşıma bandının yaşamsal önemdeki parçalarından birinin, feci bir çöküşe doğru gittiğini gösteriyordu.

Teorik olarak, Antarktika etrafındaki ısınan suyun akıntıyı hızlandırması gerekiyor.

Antarktika etrafındaki yoğunluk değişiklikleri ve rüzgarlar, akıntının gücünde belirleyici rol oynuyor.

Sıcak su daha az yoğun ve normal şartlarda bunun akıntıyı hızlandırmaya yetmesi gerekiyor.

yumurtası çatlayan penguen
Antarktika'nın karmaşık ekosistemleri, istilacı türlerin tehdidi altında.

Ancak bugüne kadarki gözlemler, son yıllarda akıntının gücünün göreceli olarak sabit kaldığı yönünde.

Etraftaki buzun erimesine karşın, bu istikrarın devam etmesi şu ana dek bilimsel tartışmalarda tam anlamıyla ele alınmış bir durum değil.

En güçlü bilgisayar tahmini

Okyanus modellemesindeki ilerlemeler, gelecekteki potansiyel değişiklikler hakkında daha kapsamlı bir fikir veriyor.

Antarktik Kutup Akıntısını incelemek için Canberra'da bulunan Avustralya'nın en hızlı bilgisayarını ve iklim simülatörü kullanıldı.

Access-OM2-01 adlı model Avustralya Okyanus-Deniz Buzu Modellemesi Konsorsiyumu'nun bir parçası olarak, çeşitli üniversitelerden Avustralyalı araştırmacılar tarafından geliştirildi.

Model, diğerlerinin sıklıkla kaçırdığı girdaplar gibi durumları da hesaba katıyor. Dolayısıyla, dünya ısındıkça akıntının gücünün ve davranışını değerlendirmek adına çok daha isabetli bir yöntem. Buz erimesi ve okyanus sirkülasyonu gibi karmaşık etkileşimleri de yakalıyor.

Bu gelecek projeksiyonunda, Antarktika'daki buzların erimesinden gelen soğuk, tatlı su kuzeye göç ediyor ve gittikçe okyanus derinliklerini de dolduruyor.

Bu durum da okyanusun yoğunluk yapısında büyük değişikliklere yol açıyor.

Projeksiyona göre akıntının 2050 itibarıyla % 20 kadar yavaşlaması bekleniyor.

Sonuçları ne olacak?

Antarktik Kutup Akıntısı'nda zayıflamanın sonuçları büyük ve uzun erimli.

Besleyici düzeyi yüksek suları Antarktika etrafında çeviren ana akıntı olduğu için, Antarktik ekosisteminde önemli bir rol oynuyor.

Akıntının zayıflaması biyoçeşitliliği ve birçok kıyı toplumunun bağımlı olduğu balıkçılıkta üretkenliği azaltabilir.

Ayrıca, boğa yosunu gibi istilacı türlerin girişine yardımcı olup, yerel ekosistemlere ve yiyecek ağlarına zarar veribilr.

güney kutbunda eriyen buzullar.

Daha zayıf bir akıntı aynı zamanda daha çok sıcak suyun güneye doğru gitmesine ve Antarktik buz kütlelerindeki erimenin hızlanmasına yol açabilir ve küresel deniz seviyesindeki yükselmeyi artırabilir.

Buzların daha da erimesi daha sonra akıntının daha da zayıflamasını beraberinde getirip bir kısırdöngüye yol açabilir.

Bu bozulma, küresel iklim kalıplarına da uzanabilir, okyanusun atmosferdeki fazla ısı ve karbonu emerek, iklim değişikliğini düzenleme kabiliyetini azaltabilir.

Emisyonları azaltmak kurtarabilir

Bulgular Antarktik Buzul Akıntısı'nın geleceği anlamında karamsar bir tablo sunarken neler olacağı hâlâ net değil.

Karbon salımlarını azaltmak adına ortak bir uğraş hala Antarktika etrafındaki erimeyi kısıtlayabilir.

Güney Okyanusu'nda yapılacak uzun vadeli araştırmalar, bu değişikliklerin isabetli bir şekilde izlenmesi için hayati önemde.

Proaktif ve koordineli ulusulararası adımlarla, iklim değişikliğinin okyanuslar üzerindeki etkisi üzerine eğilme ve potansiyel olarak bunlardan kaçınma şansımız var.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir