Eğirdir Gölü'nün kuzey kesiminde yer alan Gelendost bölgesinde, metan gazı dumanı görüntülendi. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, gölün kuzey kesiminin metan gazı yatağına dönüştüğünü söyledi.
Son günlerde ciddi kirlilik ve kuraklık nedeniyle gündemde olan, 1960 yılı öncesinde 518 kilometrekare olan yüzeyi 2024 yılında 426 kilometreye kadar düşen Eğirdir Gölü'nün kuzey kesimlerinden gökyüzüne yükselen duman görülmeye başlandı. Eğirdir Gölü'nün korunması için uzun yıllardır mücadele veren TTKD bilim danışmanı Dr. Erol Kesici, göl yüzeyindeki azalmanın gün geçtikçe hızla devam ettiğine dikkat çekti. Dr. Kesici, “Gölün ortalama derinliği 1950'de 16 metre, 1960'da 14,5 metre, 1970 sonrası 12 metre, 1980-1990 arasında 11,3 metre iken 2000 sonrası 8,8 metreye geriledi. 2017'de ise 6,5 metre, 2020'de 5,3 metre, 2022'de 4,2 metre, 2023'te 4,1 metreye düştü. Bu değerler ekim başı değerleri. 2024 yılı temmuz ayında ise yaklaşık 3,2 metre ortalama derinliğe kadar düştü. Yani 16 metreden 3,2 metreye kadar indi" dedi.
Gölün Kaynarca mevkisinde 8 Ağustos günü bir balıkçının ıstakoz sepetini toplamak için teknesiyle göle açıldığında görüntülediği fokurdayan suyun sebebinin metan gazı çıkışı olduğunu dile getiren Dr. Erol Kesici, bu konuda yapılan incelemelerin bir an önce açıklanmasını da istedi. Balıkçı tarafından cep telefonu ile çekilen görüntüler sonrasında bu kez gölün yine kuzey bölgelerinde duman yükselişi görüldü. Görüntüleri paylaşan Dr. Erol Kesici, “Gölün kuzey kısmı adeta metan gazı yatağına dönüşmüş" ifadelerini kullandı.
"Buradan çıkan metan gazı nedeniyle sürekli yanmakta"
Dr. Kesici, “Bu sazlıkla kaplı kesim 2-3 yıl öncesi tamamen suyla kaplıydı. Şimdi günlerdir bu sazlıklar, kirlilik sonucunda dip çamurunda oluşan ve buradan çıkan metan gazı nedeniyle sürekli yanmakta. Tıpkı birçok çöplükte yaşanan metan gazı yangınları gibi. Bataklık nedeniyle buraya ulaşmak çok zor ve tehlikeli. Dozer vb. ağır iş makineleriyle setler oluşturulsa da gaz çıkışı devam etmekte ve yanmakta. Önceki yıllarda da göl içinde fokurdama şeklinde, göl kıyısında ise bu tür yanmalarla devam etmekteydi" diye konuştu. (DHA)