Britanyalıların Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılmaya karar vermesi ekonomi dünyasında büyük hayal kırıklığına yol açtı. Referandum sonucunun şok dalgaları piyasaları önemli ölçüde sarstı. Borsa endeksleri, hammadde fiyatları ve döviz kurları her iki yönde de büyük sıçramalar yaparken petrol fiyatı yüzde 7 oranında düştü, altına ise hücum başladı.
Alman iş dünyası Britanya'nın AB'den ayrılma kararını şaşkınlıkla karşıladı. Sanayiciler ayrılma kararının Birlik ülkeleriyle ada ülkeleri arasındaki mal mübadelesinin sonuçtan doğrudan ve son derece ağır bir şekilde etkileneceğini belirtiyorlar. Alman şirketlerinin Britanya'daki şubelerinde 400 bin kişi çalışıyor.
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği Başkanı Eric Schweitzer ayrılma kararının Alman ekonomisine ağır darbe indirdiğini söyledi. İhracatçı Alman şirketlerinin sözcüleri de referandum sonucunu, ‘İngiltere, Almanya ve Avrupa için bir felaket' olarak değerlendirdiler. Alman Dış Ticaret Odası Başkanı Anton Börner, ‘dünyanın en eski demokrasisinin Avrupa'ya sırtını dönmesini hayretle karşıladıklarını' ve ‘ayrılma kararından önce Britanya'nın olumsuz etkileneceğini' dile getirdi.
Alman sanayi sektörü Britanya'nın birlikten ayrılmasının Birleşik Krallık ile olan ekonomik ilişkileri doğrudan etkileyeceği görüşünde. Alman Sanayiciler Birliği Başkanı Markus Kerber, ‘önümüzdeki aylarda ticari ilişkilerde soğuma hissedileceğini ve Alman şirketlerinin adada doğrudan sermaye yatırımı yapmasını beklemediğini' söyledi.
İhracatçı Alman şirketleri kötümser
Britanya'daki Alman şirketlerinde çalışanları kötü günlerin beklediğini ifade eden Kerber ayrılmadan öncelikle ‘otomotiv, enerji, telekomünikasyon, elektronik, metal, perakendecilik ve finans branşlarının yara alacağını' söyledi. Odalar Birliği Başkanı Schweitzer Almanya'nın en önemli ticari ortaklarından Britanya'ya yapılan ‘Alman malı ihracatının azalmasını ve Britanya para biriminin önümüzdeki haftalarda yüksek oranda değer kaybetmesini beklediklerini' söyledi. Schweitzer, Britanya ile ticaret yapmanın zorlaşacağını ve AB'den ayrılacağı için Britanya'nın bütün küresel ticaret sözleşmelerini yenilemesinin gerekeceğini sözlerine ekledi.
AB antlaşmalarına göre Birlikten ayrılan üye ile AB ülkeleri arasındaki ticari ilişkilerin iki yıl zarfında yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Ekonomik Araştırma Enstitüsü ifo'nun başkanı Clemens Fuest ‘iş dünyasının ve piyasaların en kısa zamanda önünü görebilmesi gerektiğini' ve ‘ekonomik kaybı asgaride tutma sorumluluğunun siyasi otoriteye düştüğünü' belirtti.
Alman özel sektörü tarafından finanse edilen Köln'deki Ekonomik Araştırma Enstitüsünden yapılan açıklamada, ‘kriz ülkelerindeki reformların olumlu sonuç vermesi, finans sisteminin risklere daha hazırlıklı hale gelmesi ve Britanya'nın Birlikten ayrılmasının sürpriz olmaması bakımından Euro krizinin nüksetmesinin beklenmediği' belirtildi. Enstitü Başkanı Michael Hüther ‘Britanya'nın AB'den ayrılmasının diğer üyelere emsal oluşturmamasına ve ayrılma kozu oynanarak özel imtiyazlar arayışına girilmemesine dikkat edilmesi gerektiğini' söyledi.
Finans dünyası beklemede
Alman Bankalar Birliği, piyasaların kısa sürede durulacağını ve merkez bankalarının Brexit'i hesaba katarak para piyasasına anında müdahalede bulunma kapasitesini arttırdığını duyurdu. Birlik Başkanı Hans-Walter Peters Avrupa finans merkezinin Londra'dan kıta Avrupa'sına kaymasının mümkün olduğunu belirtti, ancak “Finans hizmetlerinde Frankfurt Londra'yı geride bıraksa da, Britanya'nın da yer aldığı Avrupa Siyasi Birliği'ni bu avantaja tercih ederdim”, dedi.
Dekabank adlı Alman bankasının baş iktisatçısı Ulrich Kater Britanya'nın AB'den ayrılma kararını değerlendirirken, ‘oylama sonucunu 30 yıl önce demir perdenin yıkılışıyla kıyasladı ve Brexit'in siyasi şok dalgalarının Komünizmin çöküşü kadar şiddetli olduğunu', söyledi. Kater Britanya'nın dış ticaretinin yüzde 45'ini AB ile yaptığını hatırlatarak, “Ayrılma AB'de durgunluğa, Britanya'da ise resesyona yol açacaktır”, dedi.