Ankara Emniyeti'nde tutuklanan polis şefleri, tahliyeden sonra göreve iade edildi ancak yeniden ifadeye çağrıldılar. İddiaya göre, polis şeflerinin tekrar ifadeye çağırılmasının sebebi Ayhan Bora Kaplan'ın "Konuşurum" tehdidi oldu.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde geçen mayıs ayında yaşanan kriz, 'Cevheri Güven sızıntısıyla' devam ediyor. Ayhan Bora Kaplan davasının firari sanığı Serdar Sertçelik'in bir YouTube kanalına bağlanarak “Hükümet üyeleri aleyhinde ifade vermeye zorladılar. Cumhur İttifakı’na kumpas kurdular” sözlerinin ardından başlatılan soruşturmada tutuklanan ve ardından tahliye edilerek görevlerine iade edilen Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik ve Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdür Yardımcısı Şevket Demircan ile tutuksuz yargılanan Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner bu kez de 'FETÖ'cü olmakla suçlanan Cevheri Güven'e bilgi sızdırmakla suçlandı.
Yurtdışına kaçan firari sanık Sertçelik'in aynı zamanda Ayhan Bora Kaplan davasının M7 kodlu gizli tanığı olduğunun da ortaya çıktığı süreçte, özellikle MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sert tepki gösterdi ve "Emniyet ve yargı içine yuvalanmış soysuz ve kripto çetelerin yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığı görülmektedir. Hedefleri; MHP, AK Parti, Cumhur İttifakı" dedi.
Göreve iadeden sonra yeniden ifadeye götürdüler
Bahçeli'nin bu sözlerinin ardından tutuklanan polis şefleri, geçen eylül ayında serbest bırakıldı. Soruşturma başlatıldığında açığa alınan polis şefleri, aralık ayının başında ise İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın imzasıyla göreve iade edildi. İade kararının ardından ise, 11 Aralık'ta 'mevcutlu olarak' çağrılan polis şefleri, Cevheri Güven'e bilgi sızdırdığı için geçen şubat ayında tutuklanan Ankara Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube'de görevli polis memuru S.D. hakkında yürütülen soruşturma kapsamında ifade verdi.
Cevheri Güven'e Ayhan Bora Kaplan'ın ifadesini sızdırdıkları gerekçesiyle 'örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme' suçlaması yöneltilen Çelik, Öner ve Demircan, FETÖ'yle mücadele ettikleri yönünde ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.
Sızıntı yapan polis ve Engin Dinç ilişkisi
Duvar'dan Can Bursalı'nın haberine göre; polis şeflerinin serbest bırakılmasının ardından emniyet kulislerinde S.D.'yle ilgili dolaşan iddiaların peşine düştü. Cevheri Güven'e bilgi sızdırdığı gerekçesiyle tutuklanan S.D.'nin, Ankara Emniyet Müdürü Engin Dinç'in yakın ekibinde olduğu ve uzun yıllar birlikte görev yaptıkları ileri sürülüyordu. Emniyet içindeki bir ekibin iddiasına göre eski Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Engin Dinç, Mc Donalds bombalaması ile Rahip Santoro ve Hrant Dink cinayetlerinin de yaşandığı süreçte S.D.'yi ekibine dahil etti. Ancak aynı dönemde görev yapan başka bir üst düzey polise göre ise, S.D. hiçbir zaman Trabzon İstihbarat Şube'de çalışmadı.
Dinç, 2013'te Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı olduktan sonra ise, S.D. de Ankara'ya geldi. İstihbarat Daire Başkanlığı'nda bir süre çalışan S.D.; Engin Dinç, Ankara Emniyet Müdürü olduktan sonra ise Narkotik Şube Teknik Büro'da görevlendirildi. Özel bir ekibin yaptığı çalışmanın sonucunda S.D.'nin bu görevi yürütürken Cevheri Güven'e bilgi sızdırdığı tespit edildi ve geçen ocak ayında tutuklandı.
"Bozdurmazsanız konuşurum"
Murat Çelik, Şevket Demircan ve Kerem Gökay Öner'in S.D. hakkındaki soruşturma kapsamında ifade vermesiyle ilgili ise kulislerde, Ayhan Bora Kaplan'ın 68 yıl ceza aldığı davanın karar duruşmasının ardından ilettiği tehdit içerikli mesajların neden olduğu konuşuluyor.
İddiaya göre, yargılandığı davada 68 yıl hapis cezasına çarptırılan Kaplan, rüşvet verdiği emniyet ve yargı mensuplarına ilişkin bilgi ve belgeleri yakın çevresiyle paylaştı. Buna göre Kaplan, aldığı hapis cezasının bozulmamaması halinde rüşvet verdiği isimleri kamuoyuna açıklamakla tehdit ediyor. Bu iddia, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Ahmet Şık'ın, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesine de konu oldu.
"Soylu'ya yakın başsavcı imza attı" iddiası
Bir başka iddiaya göre Çelik, Demircan ve Öner'in ifadelerine başvurulmasının altında, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yakın olduğu belirtilen Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Veysel Kaçmaz'ın imzası var. Veysel Kaçmaz; Çelik, Demircan ve Öner'in mayıs ayında tutuklandıkları soruşturmayı da başlatan isimdi.
